Obama'nın bahsettiği o teknoloji Türkiye'de varmış

90 Hızlı İmalat Teknolojileri AŞ Genel Müdürü Burak Pekcan, 3D teknolojisi ile bir nevi firmaların ürün geliştirme ve Ar-Ge merkezi gibi çalıştıklarını belirterek, ''Türkiye'de kendi ürününü geliştiren, hatta Ar-Ge ekibi olmayan sadece projesi olan firmalar geliyor ve 3D teknolojisi ile ürünü istekleri doğrultusunda geliştiriyoruz'' dedi.

90 Hızlı İmalat Teknolojileri Genel Müdürü Burak Pekcan, ABD Başkanı Barack Obama'nın, ''Birliğin Durumu'' konuşmasında ''Geleceğin Sanayi Devrimi'' şeklinde ifade ettiği, 3 boyutlu (3D) tasarım ve yazıcı teknolojisi hakkında AA muhabirine bilgi verdi.

Pekcan, 1994 yılından beri faaliyette bulunduklarını belirterek, 3D teknolojisini bilgisayarda üretilen yada tasarlanan bir şeyin çıktısını alabilmek şeklinde tanımladı.

Bu teknolojinin ilk olarak NASA tarafından uzay sanayinde kullanılmaya başlandığını, sonrasında savunma sanayi ve otomobil sektörüne geçtiğini, günümüzde ise hemen hemen tüm sektörlerin bu teknolojiden yararlandığını anlatan Pekcan, Türkiye'de ise otomotivden sonra en fazla savunma sanayi ve beyaz eşya sektörünün bu teknolojiyi kullandığını, son yıllarda inşaat ve mimari sektörünün de büyük projeler için 3 boyutlu prototip taleplerinin olduğu söyledi.

Pekcan, bu sistemlerin firmalara en önemli katkısının zaman tasarrufu sağlaması olduğunu vurgulayarak, şu bilgileri verdi:

''3 boyutlu üretim teknolojisinde plastik eritilerek katman katman üst üste döşeniyor. Kalıp sisteminde 5-6 hafta arasında bekleyen proses böylelikle neredeyse saatlerle ölçülebilen bir zamana iniyor. Bütün bu teknolojiler tüm ürün geliştirme sürecinin hızlanması adına, yaptığınız ürünün hızlı bir şekilde piyasaya sürülmesine imkan sağlayan teknolojiler. 3 boyutlu analizler yapılıyor, sanal gerçeklik uygulamaları var, 3 boyutlu endüstriyel tasarım, mekanik tasarım yapabiliyorsunuz. Bunların amacı, örneğin tasarladığınız bir otomobil ise, otomobilin tasarım sürecini 3 yıldan 2 yıla indirebildiğiniz zaman rekabette ön plana geçebiliyorsunuz.''

3D teknolojilerinin önemli özellikleri

3D teknolojilerinin diğer önemli özelliğinin de, üretimde deneme yanılma sayısını azaltması olduğunu söyleyen Pekcan, ''Her yaptığınız ürünü bilgisayarda, 'parçalar birbirine uyacak mı?' endişesini duymadan görüyorsunuz. Ayrıca bilgisayarda 3 boyutlu çizim yaptıktan sonra bu ürünü değişik analizlere tabi tutabiliyorsunuz. Belirli bir güç gelince kırılacak mı, hava nereden esecek, yani ürünleri sanal ortamda test edebiliyorsunuz.

Türkiye'de kendi ürününü geliştiren, hatta Ar-Ge ekibi olmayan, sadece projesi olan firmalar bize geliyor ve ürünü onlar adına biz geliştiriyoruz. Onlara proje hizmeti verebiliyoruz. 3D teknolojisi ile biz bir nevi firmaların Ürün Geliştirme merkezi, Ar-Ge merkezi gibi çalışıyoruz.''

''3. havalimanı ihalesine de teklifin 3 boyutlu olarak verilmesi gerekiyor''

İnşaat sektöründe son yıllarda yapılacak projenin 3 boyutlu olarak takip edilebilmesi veya her gelişmede geriye bilgi verip en son güncel dataların alınmasının sağlanması için dünyada 3 boyutlu teknolojilerin kullanılmaya başlandığını ifade eden Pekcan, ''Bir ihaleye teklif verilirken o ihaleyi 3 boyutlu olarak görselleştirip 'ben bunu yapacağım' diyor, öyle teklif veriyorsunuz. Bu ihaleler havaalanı ihaleleri, endüstriyel tesis ihaleleri, yani büyük tesisler. İstanbul'a yapılacak 3. havalimanı ihalesine de 3 boyutlu olarak teklif verilmesi gerekiyor ki, verilen sözler ile tesis farklı olmasın. Yakın gelecekte de kamuda da tüm projelerin 3 boyutlu olarak ihale edileceğini ve isteneceğini düşünüyorum'' öngörüsünde bulundu.

Türkiye'nin ihraç ettiği, tekstil sektörü hariç hemen hemen tüm sektörlerde 3D ürün geliştirme teknolojilerinin kullanıldığının altını çizen Pekcan, şöyle konuştu:

''Bunlar elle tutulur, savunma sanayinde kullanılan ürünler. Örneğin THY uçak koltuklarını üretmek için şirket kurdu, onların da prototiplerini biz yaptık. Fiat Fiorino yapılırken 3 boyutlu tasarım süreci sonrasında bir adet prototip üretiliyor. Biz bu araç için plastik olarak torpido, tampon vesaire birçok parça ürettik.

Bir otobüs firması fuara gidecekti, ama otobüsün ön konsolu yetişmemiş, bunu biz ürettik. İlk giden 5-10 arabaya bizim ürettiğimiz ürünler takıldı, kullanıldı. Karsan'ın New York taksi projesinde detay parçalarını biz yaptık, projede aktif olarak yer aldık. Prototip parçalarını biz ürettik. Biz fotokopici gibiyiz, bize 3 boyutlu ne data yollarsanız, biz basıp yollarız size.''

''Vücuda daha uyumlu kemik parçaları, protezler üretilebilecek''

3D printing sektörünün geleceğinden de bahseden Pekcan, bugün dünyada yaklaşık 50 bin adet olan 3 boyutlu printerların gelecekte her evde olacağını söyledi. Metal ürünlerin de aynı sistemle gelecekte üretilebileceğini ifade eden Pekcan, şunları kaydetti:

''İleride 3D printerlar, mesela bir cep telefonunun hem cam hem plastik hem de diğer malzemelerini de dökerek aynı anda üretilebilecek. Yani birden çok malzeme aynı anda sıkıp kullanılabilecek. Tasarım hakları da gelecekte sorun olacak. ABD Başkanı Obama'nın dediği dijital fabrikalar görülmeye başlayacak.

Yani aynı anda belki 100 adet makineye bir data yollanıp, el değmeden 100 adet ürün ürettirilebileceksiniz. Bir aracın bütün parçalarını bu sistemlerle, dijital fabrikalarda bir haftada içerisinde ürettirebileceksiniz. Bu teknoloji ile sağlık sektöründe vücuda daha uyumlu ve daha güvenli titanyum kemik parçaları, ortodonti kullanımına uygun malzemeler ve protezler üretilebilecek.''

''Bir firma eskiden yılda bir defa iş verirken, şimdi her şeyini buradan denemeye başladı''

Son dönemde Ar-Ge'ye verilen teşvik ve desteklerin artmasıyla Türkiye'de yeni ürün geliştirmelerin de arttığını söyleyen Pekcan, sözlerini şöyle tamamladı:

''Türkiye'de fazla ürün geliştirilmiyordu. Şimdi tüm sektörlerde talep artıyor, bir firma eskiden yılda bir defa iş verirken, şimdi her tasarımını bu şekilde denemeye başladı. Kesinlikle ürünü üretmeden önce prototipini görmek istiyor firmalar. Kalıba geçildiğinde hatanın maliyeti çok yükseliyor, en baştan prototipini yaparak ne üreteceklerine karar veriyorlar ve sürpriz ile karşılaşmıyorlar.

Bizle çalışan kendi Ar-Ge departmanı olan çok büyük firmalarda var, kendi tasarımını yapan tek kişilik şahıs firmaları da var. Mühendisler, tasarımcılar, mucitler de var. Herkes bir şeyler talep ediyor. Biz de kendilerine ürünü yapıp yolluyoruz.''