M. Marmara mağdurlarının 'özür' tepkisi

İsrail'in, Gazze'ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara Gemisi'ne düzenlenen saldırıya ilişkin Türkiye'den özür dilemesinin yankıları sürüyor. Mavi Marmara gemisinde bulunan mağdurlardan peşpeşe açıklamalar geldi.

M. Marmara mağdurlarının 'özür' tepkisi
M. Marmara mağdurlarının 'özür' tepkisi
GİRİŞ 22.03.2013 19:09 GÜNCELLEME 22.03.2013 21:06
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Saldırıda hayatını kaybeden Bengi'nin eşi Saniye Bengi:

İsrail'in, Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara Gemisi'ne düzenlediği saldırıda  hayatını kaybeden Ali Haydar Bengi'nin eşi Saniye Bengi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etti.

Bengi, İsrail'in özür dilemesine ilişkin olarak AA muhabirine yaptığı açıklamada, kararı duyduğunda çok şaşırdığını belirterek, çok duygulandığını söyledi.

''Başbakan Erdoğan'a çok teşekkür ediyorum. Başbakanımız nasıl uygun görürse biz de onun arkasındayız. Zalim olduğu için İsrail özür dilemez diye düşünüyordum. Ama duyunca çok duygulandım'' diyen Bengi, Gazze'ye yönelik ambargonun kaldırılmasını istediklerini kaydetti.

Bengi'nin 12 yaşındaki kızı Nursena Bengi de babasıyla gurur duyduğunu aktararak, ''İsrail'in özrünü kabul ediyoruz ama en başından bunu yapmaları gerekiyordu. Tazminat istemiyoruz. Filistin'in özgür olmasını istiyoruz. İlk duyduğumda hem gurur duydum hem de babamı kaybettiğim için üzüldüm'' diye konuştu.

Bengi'nin kayın biraderi Muhammed Ensari ise özür dileme olayının Türkiye Cumhuriyeti devletinin gücünün göstergesi olduğunu, Başbakan Erdoğan'ın bu konuda ortaya koyduğu tavrı çok önemsediklerini belirtti.

Ensari, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Beklediğimiz bir olaydı. İsrail er ya da geç bunu yapacaktı. Çabuk dize geldi. Biz mutluyuz. Başbakanımız bu konuda bizi temsil ediyor. Başbakanımızın Mavi Marmara Gemisi konusunda ortaya koyduğu tavır bizi yansıtıyor. Onunla hem fikiriz. Başbakana yapılan özür beyanı bize yapılmış olarak kabul ediyoruz. İsrail zillet içerisine düştü. Bu artık İsrail'in geri adım atacağını gösteriyor. Yeni bir dönem başladı.''

Saldırıda oğlunu kaybeden Ahmet Doğan:

Saldırıda oğlu Furkan Doğan'ı kaybeden baba Ahmet Doğan, İHH Kayseri Şubesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail'in geç de olsa ''insanlık suçu işlediğini kabul ettiğini'' söyledi.

Mavi Marmara Gemisi'nde yola çıkanların Gazze'deki ambargoyu kırmayı amaçladıklarını belirten Doğan, şunları kaydetti:

''Şayet İsrail, bizim baştan beri söylediğimiz üç şartı kabul etmişse, Mavi Marmara, o gemide yolculuk yapanlar ve şehit olanlar amacına ulaşmış demektir. Furkan da o geminin parçası olarak Gazze'ye uygulanan insanlık dışı ambargoyu kırmak, yıkmak, ortadan kaldırmak için uğraşıyordu. O yolda da şehit olmuşlardı. Eğer İsrail, Gazze'ye ambargoyu da kaldırmışsa, Mavi Marmara ve şehitler amacına ulaşmış demektir. Gazze'deki ambargo kalkmadan, şayet sadece özür dileme ve tazminat kabul edilmişse, şartların kabul edildiği anlamına gelmez. Tek başına özür ve tazminatın hiçbir anlamı yok. Bizim şartlarımızın en önemlisi de Gazze'ye ambargonun kaldırılması. Furkan ve diğer şehitlerimiz de esas itibari ile 'ambargoyu kırma konusunda amaçlarına ulaşmıştır' diyebiliriz.'' 

Bir gazetecinin, ''Bu karar, sizin Amerika'da açtığınız davayı olumlu yönde etkiler mi?'' sorusu üzerine Doğan, şöyle konuştu:

''İsrail'in baştan beri söylediği şart vardı. 'Biz şartlarınızı kabul ederiz ama sizler uluslararası platformlarda açtığınız, Türkiye'de açtığınız davaları geri çekeceksiniz' diyor. Ben oğlumu kaybettim, bunun cezası sadece özür dilemek veya tazminat ödemek olmayacağı için İsrail suçunu kabul edecek. Bu suçu işleyenlerin de ister İsrail'de ister Amerika'da ister Türkiye'de veya uluslararası platformlarda mutlaka cezalandırılmaları için davalarımız devam edecek. Davalarımızı, şartlar kabul edildiği taktirde geri çekmemiz gibi bir şey söz konusu değil. En azından şahsım adına takip ettiğim, açtığımız davaların devam edeceğini söylüyorum. Aksi taktirde hiçbir zaman İsrail ile aramızın düzelmesi mümkün olmayacak.''

Saldırıda ağabeyini kaybeden Hasan Yaldız: Birinci önceliğimiz Filistin'e uygulanan ambargonun koşulsuz olarak kaldırılmasıdır''

Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara Gemisi'nde İsrail askerlerinin saldırısında hayatını kaybeden Fahri Yaldız'ın kardeşi Hasan Yaldız, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesine ilişkin, ''Şehit ailesi olarak bizim birinci önceliğimiz Filistin'e uygulanan ambargonun koşulsuz olarak kaldırılmasıdır'' dedi.

Yaldız, İHH Adıyaman Şubesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, özür ve tazminatın kendileri için ikinci planda olduğunu söyledi.

Şu anda devam eden bir mahkemenin olduğunu anımsatan Yaldız, ''Orada suç işleyen askerler ne olacak? Daha bu soruların cevabı verilmedi. Sadece bir özür ve tazminat konuşuluyor. Bizim taleplerimiz öncelikli olarak devam eden yargılamanın biran önce sonlanmasıdır'' diye konuştu.

Bir gazetecinin ''İsrail'in özür ve tazminat ödemeyi kabul etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki sorusu üzerine Yaldız, şunları kaydetti:

''Hükümet bu konuda çok başarılı bir çalışma yaptı. Bizler de hükümetin verdiği beyanlar doğrultusunda hareket edeceğiz. Şehit ailesi olarak birinci önceliğimiz Filistin'e uygulanan ambargonun koşulsuz olarak kaldırılmasıdır. Kudüs'teki Mescid-i Aksa işgal altında. Bunlar giderilmediği müddetçe bizim burada konuşmalarımız boş. Sadece Gazze'de değil, Batı Şeria'da, Ramallah'da uygulanan zulüm var. Bunlar kalktıktan sonra özür ve tazminata bakacağız.''

Saldırıda Dünya Tekvando Şampiyonu eşi Çetin Topçuoğlu'nu kollarında kaybeden milli tekvandocu Çiğdem Topçuoğlu: Emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz''

Gazze'ye yardım götüren Mavi Marmara Gemisi'ne düzenlenen saldırıda Dünya Tekvando Şampiyonu eşi Çetin Topçuoğlu'nu kollarında kaybeden milli tekvandocu Çiğdem Topçuoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gelişmeyi Türk bürokrasisi, hükümet açısından olumlu bulduğunu belirtti.

Topçuoğlu, şunları kaydetti:

''Türk diplomasisi açısından, bizim için gerçekten büyük başarı oldu. Burada emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Ama biz Türk milleti olarak, o 9 tane katledilen, masum vatandaşın, nasıl hesabını verecekler. Bir özürle, bir tazminatla mı hesap verilecek. Bunu kabullenemeyiz. 3 yıl geçti üzerinden. 3 yıl sonra böyle bir olayın olması ne derece samimi. İşgal devletini biz kabul etmiyoruz. Ancak, tek bir şartla bizler kabul edebiliriz. Filistin'de akan şehit kanları duracak, abluka kalkacak, tüm insanlıktan özür dileyecek. Ondan sonra özrünü kabul edebiliriz. Kaldı ki biz işgal devleti diye bir şeyi kabul etmiyoruz.''

-Saldırıda yaralanan Muhyettin Yıldırım-

Mavi Marmara Gemisi'ne düzenlenen saldırıda yaralanan Muhyettin Yıldırım da, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini ''samimi bulmadığını'' belirtti.

Ortada bir hata, kusur varken bu kadar süre beklenmesinin bir anlamı olmadığını ifade eden Yıldırım, ''İsrail şu anki konjonktür gereği bu özrü yapıyor. Çünkü, Orta Doğu'da, dünyada yalnızlaştı, bu yalnızlığı sadece Türkiye ile aşabileceğine inanıyor. Özürü de buna bağlıyorum. Belli bir kabahat, kusur, işlediği için diye değil, yalnızlığından dolayı özür dileme pozisyonu var ortada'' diye konuştu.

Yıldırım, bu özrün kendilerini tatmin etmediğini vurguladı.

 Saldırıda Mavi Marmara Gemisi'nde yaralanan Mehmet Tunç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini ''olumlu bir gelişme'' olarak nitelendirdi.

Saldırıların üzerinden yaklaşık 3 yıl geçtiğini belirten Tunç, ''Aslında bu özür daha önceden olmalıydı. Çok gecikmiş bir özür'' dedi.

Bugüne kadar İsrail'e yönelik şahsi bir dava açmadığını, dava açmak için İsrail'in özür dilemesini beklediğini dile getiren Tunç, şunları söyledi:

''Bu özrün ardından şahsi olarak maddi ve manevi tazminat davası açacağım. Tazminatı alırsam da bir kuruşuna dahi dokunmadan Filistin halkına bağışlayacağım. Çünkü biz o yola çıkarken sadece Allah rızasını düşündük ve Filistin halkının özgürlüğü için yola düştük. Bir kere daha böyle bir şey olsa bu sefer o gemiye ailemi de alıp giderim.''

Saldırıda yaralanan Cevdet Ökenek:

 Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara Gemisi'nde İsrail askerlerinin saldırısında yaralanan Cevdet Ökenek, İsrail'in özür dilemesine ilişkin, ''Bizim için önemli olan Filistin'de yaşayan kardeşlerimizin özgür olmasıdır'' dedi.

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde lokanta işleten Ökenek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 31 Mayıs 2012 tarihinde Mavi Marmara Gemisi ile Gazze'ye yardım götürdükleri sırada uluslararası sularda İsrail askerlerinin saldırısına maruz kaldıklarını hatırlattı.

Koluna ve kalçasına isabet eden kurşunlarla yaralandığını, uzun bir tedavi sürecinin ardından sağlığına kavuştuğunu anlatan Ökenek, şunları kaydetti:

''Kamuoyu uzun zamandır İsrail'den özür bekliyordu. Türkiye'den bu konuda özür dilenmesi önemli bir gelişme. İsrail'in özür dilemesi önemli bir olay. Bizim için önemli olan Filistin'de yaşayan kardeşlerimizin özgür olmasıdır. Bu da inşallah en kısa sürede gerçekleşir.'

Saldırıda gemide bulunan İHH Şanlıurfa Şube Başkanı Atila

Gemide İsrail askerlerinin saldırısından yara almadan kurtulan İHH Şanlıurfa Şube Başkanı Behçet Atila, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yardım faaliyeti için Gazze'de bulunduğunu, İsrail'in özür dilediğine ilişkin haberi burada almanın kendisinde çok farklı duygular uyandırdığını belirtti.

İsrail'in şu ana kadar herhangi bir konuda özür dilediğini hatırlamadığını aktaran Atila, ''İsrail'e özür diletmek bile başlı başına bir olay. İsrail, çok kibirli ve kendini beğenmiş bir ülke. Bildiğim kadarıyla bugüne kadar herhangi bir ülkeden hiçbir konuda resmi olarak özür dilemiş değil. Bu tavırları Türkiye'nin gücünü gösteriyor. İsrail'in geri adım attığını gösteriyor'' diye konuştu.

Sadece özür ve tazminatın kendileri için yeterli olmadığını vurgulayan Behçet Atila, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İsrail'in özür dilemesi ve tazminat ödemesi sevindirici ama yeterli değil. Filistin'e uygulanan ambargo da bir an önce kalkmalı. Mavi Marmara'nın yola çıkmasının hedefi de zaten ambargoyu kırmaktı. Allah'ın izniyle ambargonun kaldırılmasına yönelik mücadelemiz sürecektir.''

Saldırıda yaralanan Mehmet Ali Zeybek: ''Tazminatı alırsam Gazze'deki mağdur insanlara kendi elimle vermeyi düşünüyorum''

 Gazze'ye insani yardım götüren Mavi Marmara Gemisi'nde İsrail askerlerinin saldırısında yaralanan Mehmet Ali Zeybek, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesine ilişkin, ''Tazminatı alırsam Gazze'deki mağdur insanlara kendi elimle vermeyi düşünüyorum'' dedi.

Diyarbakır'ın merkez Bağlar ilçesinde eczacılık yapan 2 çocuk babası Zeybek (31), AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Türkiye'den özür dilediğini arkadaşlarından ve avukatlarından öğrendiğini belirterek, Mavi Marmara gemisinde bulunmalarının temel gayesinin Gazze'ye yönelik ablukanın kaldırılması olduğunu belirtti.

Zeybek, İsrail'in Gazze'deki ölen çocuklardan da özür dilemesi gerektiğini vurgulayarak, ''Gazze'deki ablukanın kaldırılması lazım. Konuyu yargıya taşımamızın nedeni İsrail'i kamuoyu nezdinde biraz daha köşeye sıkıştırarak ablukayı kaldırmasıydı. Biz olaya karışan yetkililerle askerlerin de yargılanarak cezalandırılmalarını istiyoruz. Çünkü o askerler masum insanlara saldırdılar. Bunun planlı bir saldırı olduğu ölü ve yaralı sayısından anlaşılıyor'' dedi.

Zeybek, yaşanan sorunun bir kısmını kendilerinin yaşadığını, temel sorunun ise Gazze'deki ablukanın sürmesi olduğuna dikkati çekerek, tazminatın verilecek olmasının da bir gelişme olduğunu belirtti. ''Tazminatı alırsam Gazze'deki mağdur insanlara kendi elimle vermeyi düşünüyorum'' diyen Zeybek, tazminatla aç, ilaçsız ve evsiz kalan insanlara yardım etmek istediğini söyledi.

Zeybek, alacağı tazminatta Gazze'dekilerin de hakkı olduğunu ifade ederek, ''Tazminatta benim bir hakkım varsa Gazze'dekilerin 99 hakkı var. 9 kurşunla yaralandım. Ellerimde kalıcı yüzde 75 his kaybı oluştu. Ancak Gazze'deki kolsuz bacaksız üstelik aç insanları düşündüğümde bu beni üzmüyor. Davet edilirsem gönüllü olarak yine giderim'' diye konuştu.

Başbakana teşekkür

Saldırıda yaralananlardan merkez Sur ilçesinde esnaflık yapan Ayetullah Tekin de İsrail'in özür dilemeye zaten mahkum olduğunu belirterek, Başbakan Erdoğan'a bu konudaki hassasiyeti nedeniyle teşekkür etti.

Tekin, İsrail'in olayın hemen ardından özür dilemesi gerektiğini vurgulayarak, ''Bu daha mertçe bir davranış olurdu. Çıkmaz sokağa girdikleri, Suriye konusunda bir politika belirleyemediklerinden Türkiye'ye muhtaç oldukları için böyle bir sonuca vardılar. Tabii bu işin garantörü Obama idi. Bunu biliyorduk. Obama ziyaretinin ardından böyle bir şey gerçekleşti. Bence İsrail daha ağır bir bedele mahkumdur. Buruk da olsa sevincimiz var. Başbakan ilk günden beri bizimleydi, kendisine teşekkür ediyoruz. Başbakan bu olayla ilgili her yerde hassasiyetini dile getirmişti'' ifadelerini kullandı.

Saldırıda Mavi Marmara Gemisi'nde bulunan Konya Sivil Toplum Kuruluşları Başkanı Selvi: 

Saldırıda Mavi Marmara Gemisi'nde bulunan Konya Sivil Toplum Kuruluşları Başkanı Latif Selvi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Gazze'ye insani yardım götüren gemiye İsrail askerlerince uluslararası sularda düzenlenen saldırı karşısında dünya kamuoyunun tutumu sonrası ABD ve İsrail'in baskı altında kaldığını söyledi.

İsrail'in pozisyonu itibarıyla büyük bir daralma yaşadığını aktaran Selvi, şunları kaydetti:

''İsrail, buna rağmen düşüncelerinden vazgeçmiyordu. Kararlı bir şekilde tavırlarını sürdürüyordu. Bu özür Türkiye'nin çok kararlı bir duruşunun sonucudur. Bu noktada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na teşekkür ediyorum. Bu özür, İsrail'in haksızlığının tescilidir. İsrail ilk defa çaresiz kaldığını hissederek özür diledi. Filistin ile ilgili de önemli adım atacaktır. Bu özür, bölgedeki yıllar içinde birikmiş İsrail sorununa çözüm olacaktır. Bundan sonraki süreçte İsrail bölgede iyi ilişkiler kurmak ve eski politikalarından vazgeçmek zorunda kalacaktır.''

Saldırıdan yara almadan kurtulan İHH gönüllüsü Merdivan:

Gemide İsrail askerlerinin saldırısından yara almadan kurtulan İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) gönüllüsü Salih Merdivan (48), AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugün yeryüzünde Allah'ın izniyle bir çok şeyin değiştiğini gördüklerini söyledi.

İsrail'in yenilgiyi kabul ettiğini ifade eden Merdivan, ''İsrail yaptığı zulmü gördü ve özür diledi. Bu Müslümanların şükretmesi gereken bir manzaradır. Biz Allah'a şükrediyoruz. Bizi böyle bir ikramla karşılaştırdığı için'' dedi.

Müslümanların direndiğini vurgulayan Merdivan, şunları kaydetti:

''Bugün yeryüzünün şekli Allah'ın izniyle değişti. Mavi Marmara gemisindeki vicdan sahibi insanlar, Müslüman kardeşlerimize ve ezilen insanlara yardım etmek için oraya gittiler. Geminin içerisinde sadece Müslümanlar yoktu. Hristiyanlar, Yahudiler ve hiçbir dine inanmayan insanlar da vardı. Bu insanların vicdanlarını ayağa kaldırdı. Allah, yeryüzünde bu direnen Müslümanların vesilesiyle yeni bir dönem başlattı. İsrail de yenilgisini gördü. İnanıyoruz ki yeryüzü artık hiçbir zaman eskisi gibi olmayacak. İnşallah zalimlerin devamı olan Suriye'deki Esed rejimi de yıkılacak. Müslümanlar gün be gün daha güçlü hale gelecekler.''

Gemide bulunan Müslümanlar'ın sabrettiğini ve yollarından dönmediğini ifade eden Merdivan, ''Allah onların o sabrıyla bu ikramı gerçekleştirdi. Suriye'deki Müslüman kardeşlerimiz de direnecekler. Bu yenilgiyi nasıl İsrail tattıysa, Esed rejimini destekleyenler de tadacaklardır. Müslümanların sabırlı olması ve direnmesi gerekiyor. Allah'ın izniyle yerdeki zalimlerin sonu yaklaşıyor'' diye konuştu.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 1
  • süleyman ÇAKIR 11 yıl önce Şikayet Et
    seçim öncesi güzel haber. % 30'lara düşen oylar yine % 50'lere çıkar böylece. seçimden sonra büyük israil projesi ve siyonizme hizmete devam, durmak yok. Allah bu millete akıl fikir versin...
    Cevapla
DİĞER HABERLER
Dünyanın en zengin aileleri arasında 3 Türk
Konya'da görülmemiş bir kar fırtınası! Görüntüler gündem oldu