İşte Türkiye'nin Musul planı

Musul operasyonu muhtemel ki bu ay sonuna kadar başlayacak.

ABD ve Rusya’nın barışın devamını sağlamak adına müzakereleri kesme kararı ise Suriye’deki planları farklılaştırdı; Rakka operasyonunu geriye attı.

Hem Musul operasyonuna katılmak, hem de Suriye’de El Bab’a kadar gitmek isteyen Ankara, yeni gelişmeler karşısında nasıl tavır geliştirecek.

Habertürk'ten Muharrem Sarıkaya'nın haberine göre, konu ile ilgili Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, detaya girmeden tavrını net açıkladı: “Musul operasyonunda kesinlikle olacağız, Suriye’de ise El Bab’a kadar gideceğiz. Ama kendi yöntemimiz içinde ilerleyeceğiz...” Bunun dışında konuşmaktan kaçındı.

BAĞDAT ENGELİ

Konuyla ilgili hükümetin etkin ismiyle yaptığım sohbette ise Ankara’nın Musul politikasının detaylarına ulaştım.

Şöyle ki...

Musul operasyonu muhtemelen 20 Ekim sonrası başlayacak.

Türkiye uzun süredir Irak’taki Başika Kampı’nda, 2 bin peşmerge ile eski Musul Valisi Nuceyfi’ye bağlı Sünni gücü Haşdi Vatani’nin 3 bin militanını eğitti.

Suriye’deki Fırat Kalkanı’ndaki ÖSO’nün rolünü Musul’da, sayısı 5 bini aşan Haşdi Vatani’nin almasını istiyor.

Erbil’le birlikte Haşdi Vatani’nin rakibi Şii gücü Haşdi Şabi’nin Musul operasyonuna katılmasına da kesinlikle karşı çıkıyor; bunun Türkmen yerleşimi Telafer’e de sorunu sıçratacağına vurgu yapıyor.

ABD ise Türkiye’nin eğittiği Haşdi Vatani’nin Mahmur’da eğitilen yerli güçlere entegre olmasını istiyor; Türkiye’yle tek başına hareketini arzu etmiyor.

Türkiye’nin Suriye’deki gibi hava ve zırhlı birlikleriyle operasyona katılabilmesi için ise BM şartı gereği Bağdat’ın çağrısı veya oluşan bir koalisyonda bulunması gerekiyor.

Musul için koalisyon gücü oluşmadı; ABD’nin organizasyonunda Bağdat’a bağlı Irak ordusu önderliğinde, yerel güçlerin de katılımıyla yapılması kararlaştırıldı.

Bağdat son olarak önceki gün Dışişleri Bakanlığı dün de Meclis aracılığıyla yaptığı açıklamada Musul operasyonunda Türkiye’yi istemediğini, hatta Başika Kampı’nı boşaltmasını talep etti.

BARZANİ’NİN DAVETİ

Bu durumda ne olacak?

Hükümetin konuyla ilgili etkin ismi, “Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Lideri Barzani’nin davetiyle gideceğiz” dedi.

Aktardığına göre Bağdat ve Washington’un, operasyona Türkiye’nin katılmasına yönelik olumsuz tutumuna karşılık IKBY Lideri Barzani’nin daveti için bir noktaya gelinmiş.

Etkin isim, “Barzani’nin geçmişte Bağdat’la yaşadığı sorunlara, Musul operasyonu sonrası karşılaşacakları eklendiğinde, Türkiye dışında alternatifinin bulunmadığına ve her şartta daveti yapacağına” inanıyor.

YBŞ SIKINTISI

Ankara-Erbil ittifakı bu noktada da bitmiyor, Suriye’deki YPG’nin Irak’taki yansıması Şengal Direniş Birlikleri’nin (YBŞ) Musul operasyonunda bulunmasına karşı çıkıyor.

Bu gücün PKK’nın parçası olduğunu belirtiyor.

ABD ve Bağdat ise Musul’da şehir içi savaşı, bu konuda deneyimli olduğunu ileri sürdüğü YBŞ ile yapmayı planlıyor.

PKK’nın yer almayacağını belirtiyor; hatta Şengal’i bir an önce terk etmesini istiyor.

Bununla birlikte peşmergenin Musul merkezine girmesine de karşı çıkıyor.

Özetlersek, bütün engellere karşın Ankara operasyona Musul’un hemen yanı başındaki Başika’da eğittiği güçler ve zırhlı birlikleriyle katılmakta kararlı; elini güçlendirmek için Erbil’in davetini bekliyor.

NEDEN DABIK?

Suriye’de ise ABD-Rusya anlaşmasının bitmesiyle yapılan tüm planlar değişti.

Etkin isim de “Rakka operasyonu, iktidardaki Demokrat Parti’nin Hillary Clinton’ın seçimi kazanması için planıydı, Ruslar önünü kesti” dedi.

Rakka operasyonunun bir süreliğine öteleneceğini belirtti.

Türkiye’nin El Bab’a kadar gitme kararlılığının altını çizip ekledi:

“ABD, DAEŞ’in yığınak yaptığı Dabık’a bir an önce girmemiz için bastırıyor, biz ise ‘Dilediğimizde kendi yöntemimizle gireriz’ diyoruz. ABD’nin amacının bizi Dabık’ta DAEŞ’le uğraşır bırakmak olduğunu da görüyoruz...”

Rusya’nın Suriye’ye yeni savunma sistemleri yolladığı, İran’ın Irak’ta etkinlik için çabaladığı süreçte Ortadoğu satrancında aktörler hamlelerini hesaplıyor.

Bölgede sorun gittikçe çetrefilleşiyor...