Dava arkadaşı Hrant Dink'i anlattı
Şanlıurfa'da Hrant Dink'le beraber yargılanan Avukat Şehmus Ülek suikasti nefretle kınadı
Muhammet Taşçılar'ın haberi
Şanlıurfa’da 14 Şubat 2002 tarihinde Mazlumder tarafından düzenlenen bir panelde konuşan Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrank Dink, 'Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin manevi şahsiyetini ve Türklüğü alenen tahkir ve tezyif etmek' suçlarından yargılanmıştı. Hrant Dink Şanlıurfa’daki davası yaklaşık 5 yıl sürmüş ve 9 Şubat 2006 yılında beraat etmişti.
14 Şubat 2002 tarihinde Şanlıurfa'da düzenlenen 'Küresel Güvenlik, Terör ve İnsan Hakları, Çok Kültürlülük, Azınlıklar ve İnsan Hakları' konulu panelde yaptıkları konuşmanın ardından Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı avukat Şehmus Ülek ile Ermeni asıllı gazeteci Dink hakkında Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin manevi şahsiyetini ve Türklüğü alenen tahkir ve tezyif etmek suçlarından dava açılmıştı.
Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan 3 duruşmanın ardından Hrank Dink ve dönemin Mazlum-Der Genel Başkan Yardımcısı avukat Şehmus Ülek beraat etmişlerdi. Mahkeme heyeti Avukat Şehmus Ülek ile Hrant Dink hakkında Cumhuriyeti alenen tahkir ve tezyif etmek ve Türklüğü alenen tahkir ve tezyif etmek suçlarından açılan kamu davasında sanıkların üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat kararı vermişti.
3 YIL HAPİS TALEBİ
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, bu konuşmalardan dolayı Fırat Dink ile Şehmus Ülek hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 160/2 maddesi gereğince takibat yapılmasına izin verilmesi talebiyle Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurmuştu. Savcılığın kararının ardından Şanlıurfa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Şanlıurfa’da görülen davanın ilk duruşmasında Şehmus Ülek'i ve duruşmaya katılmayan Ermeni asıllı gazeteci Hrank Dink'i ise Şanlıurfa’da 6 avukat avukatı savunmuştu.
“HRANK DİNK YARGI KISKACINA ALINMIŞTI”
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrank Dink’in hain bir saldırı sonucu hayatını kaybettiğini belirten Şanlıurfa Barosu avukatlarından Şehmus Ülek, “Öncelikle alçak bir saldırı ile yaşamını yitiren Hrant Dink’in ailesine, sevenlerine, özgürlük ve barış savunucularına başsağlığı diliyorum. Hrank Dink düşüncesi itibariyle özellikle farklı inanç düşünce sahiplerinin aynı platforma birlikte yaşayabileceklerini ortaya koyan bir insandı. Farklı düşünce grupları arasında adeta bir diyalog içerisindeydi. Kendisiyle görüşmemizde bunu ortaya oydu. Doğu konferansı çerçevesinde Suriye ve İran ziyaretlerinde de kendisiyle görüştüm. Buradaki konferansa da kendisini çağırmıştım. Bu boyutu ile farklılıkların birlikte yaşamasının somut örneklerini ilişkileri ile ortaya koyuyordu. Urfa'da Mazlumder adına 2002 yılında bir panele çağırdım. Onunla birlikte bir çok gazeteci ve yazar gelmişti. Panel sonrasında benim ve onun hakkında bir dava açılmıştı. Eski TCK 159, şimdiki 301 kapsamında bir dava açılmıştı.
Panelde Hrank Dink, Türklüğü aşağılamak ve taktir etmekte ben de Cumhuriyeti aşağılamaktan yargılandım. Yapılan konuşmalarda bir şey yoktu. Zaten yargılama sonucunda da beraat kararı çıktı. Ama o tarihte kendisi ciddi bir şekilde adeta bir takım grupların yargı kısacına alınmıştı. Toplumsal bir linç durumu söz konusuydu. Ben Urfa’daki beraat kararını kendisine ilettiğimde çok sevinmişti. Çok sevinç ile birlikte hayret etmişti. Dava zaten bitmişti.9 Şubat 2006'da karar çıkmıştı. Bu karar ile birlikte diğer devam eden davasının da beraat sonuçlanacağı yönünde umutlanmıştı. Yargıda istenen olumlu sonucu alacağına dair umudu artmıştı. Ama beklentileri boşa çıkmıştı. İstanbul'daki olayı Yargıtay’da onadı. Hrank Dink bana vekalet gönderdi. Ben onun vekiliydim. Bende onunla birlikte sanık sıfatı ile yargılandığım için başka arkadaşları vekil etim. Şanlıurfa Barosundan 6 avukat hem beni hem de Hrant Dink’i savunmuştu” dedi.