11 Eylül sendromu

Lefkoşa-İstanbul seferi yapan Atlasjet uçağının kaçırılması ve Antalya Havalimanı'na indirilmesinin ardından, uçaktan atlamalarıyla tartışma konusu olan pilotlardan Baş Pilot Faruk Çağımlı'nın, İkiz Kule saldırılarından sonra havacıların 11 Eylül sendromu yaşadıklarını söyledi. 

Çağımlı uçaktan atlamalarını, havalanmayı engellemek için tamamen kendi inisiyatifiyle kararlaştırdığını söylediği öğrenildi.

Antalya Cumhuriyet Savcılığı yetkililerine ifade veren Baş Pilot Çağımlı'nın uçaktan Yardımcı Pilot Cemal Doğaner'le birlikte atlamadan önce, tüm yolcu tahliye kapılarını açtığı, korsanlar tarafından uçağın havalandırılmasını engellemek için de kokpitin var olan şifresini değiştirdiğini, yeni şifreyi ise kabin amirinin bile bilmediği ortaya çıktı.

Lefkoşa-İstanbul seferi yapan Atlasjet uçağının kaçırılması ve Antalya Havalimanı'na indirilmesinin ardından, uçaktan atlamalarıyla tartışma konusu olan pilotlardan Baş Pilot Faruk Çağımlı'nın, "ABD'deki ikiz kule saldırılarından sonra 11 eylül sendromu var. El

Kaide'li olduklarını söyleyen hava korsanlarının bizi kaçırıp, bir yere çarptırıp düşüreceğini düşündüm ve havalanmayı engellemek amacıyla kendi inisiyatifimle uçaktan atlamamızın kararını verdim" dedi.

Edinilen bilgiye göre, Yardımcı Pilot Cemal Doğaner ile uçaktan atlamaları tartışma konusu olan Baş Pilot Faruk Çağımlı Antalya Cumhuriyet Savcılığında Cumhuriyet Savcısı'na verdiği ifadede, havalandıktan 15 dakika sonra meydana gelen kaçırma eyleminde, gelen sesler üzerine Mısırlı hava korsanı Mommen Abdül Aziz Talikh'in kokpitin kapısına servis arabasıyla vurduğunu düşündüğünü ve kendisiyle telefonla İngilizce konuşarak görüştüğünü belirtti. Çağımlı, Aziz Talikh'in, "Ben El Kaide'nin iki numaralı ismi El Muşarraf. Beni tanırsınız. Uçağı istediğimiz yere götüreceksiniz" dediğini belirtti.

Kabin amirinden, korsanların Arapça konuşan iki kişi olduklarını ve ellerinde bomba süsü verilmiş paket olduğunu öğrendiğini anlatan Çağımlı, korsanların ayakta olduklarını düşünerek ve oluşacak sarsıntıyla yere düşmelerini sağlamak amacıyla, uçağı sağa, sola, aşağı ve yukarı manevralarda bulunarak, sert hareket ettirdiğini kaydetti.

Bu manevraları yaparken, bir yandan hava korsanlarının ellerindeki paketle ilgili blöf yaptıklarını da düşündüğünü belirten Çağımlı, Mısırlı hava korsanına, başka bir ülkeye gidebilmek için yakıt ikmali yapılması gerektiğini ve Antalya Havalimanı'na inmek zorunda olduklarını söylediğini anlattı.

"(8 TON YAKIT VAR) PAZARLIĞI"
Hava korsanıyla görüşmeler sürerken, uçağın idaresini Yardımcı Pilot Cemal Doğaner'e verdiğini ve hava korsanlarını, "Uçakta hepimiz Müslümanız. Neden kaçırıyorsunuz. Eyleminizden vazgeçin" diyerek ikna etmeye çalıştığını belirten Çağımlı, Antalya semalarına yaklaştığında önce pas geçtiklerini kaydetti. Bu sırada, yakıt ikmali için Antalya Havalimanı'na ineceğini söylemesiyle hava korsanının kendisine, "8 ton yakıt var. Bu yeter" demesi nedeniyle uçuş bilgisine sahip olduğunu düşündüğünü de ifade eden Çağımlı, Antalya Havalimanı'na iniş yaptıklarını, motorları durduğunu, tüm yolcu tahliye kapılarını açtığını bildirdi.

"11 EYLÜL SENDROMU"
Çağımlı ifadesinde şunları kaydetti:

"ABD'deki ikiz kule saldırılarından sonra 11 Eylül sendromu var. El Kaideli olduklarını söyleyen hava korsanlarının bizi kaçırıp, bir yere çarptırıp düşüreceğini düşündüm ve havalanmayı engellemek amacıyla kendi inisiyatifimle uçaktan atlamamızın kararını verdim."

Atlama kararını verdikten sonra kokpite girişin mevcut şifresini, uzman olmayan kişilerin girmesini engellemek için değiştirdiğini, özel cihazla motorları kilitlediğini ve uçaktan, Yardımcı Pilot Cemal Doğaner ile atladıklarını kaydeden Çağımlı, "Şifre değişikliğinden sonra kokpite giriş için çok uzman olunması gerekiyor. Uçağı terk ederken, amacımız tamamen, uçağın bir şekilde havalandırılmasını engellemekti. Bu kararı onun için verdim ve uyguladım" ifadesini kullandı.

Çağımlı'nın ifadesinde, yaptığı şifre değişikliğinden kabin amirinin bile haberinin olmadığını kaydettiği de öğrenildi.