Danıştay, başörtüsüne 'DUR' dedi

Danıştay, YÖK Başkanı Y.Ziya Özcan'ın, başörtüsünün üniversitede serbest bırakılması ile ilgili üniversitelere gönderdiği genelgenin yürütmesini durdurdu. Danıştay'ın gerekçesi:

Danıştay, başörtüsüne 'DUR' dedi
Danıştay, başörtüsüne 'DUR' dedi
GİRİŞ 11.03.2008 18:45 GÜNCELLEME 11.03.2008 18:45
Bu Habere 164 Yorum Yapılmış

Danıştay 8. Dairesi, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın, "başörtüsünün yükseköğretimde serbest bırakılmasını öngören değişikliklerin yapıldığı Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerine göre uygulama yapılabilmesi için ayrıca bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç bulunmadığına" ilişkin rektörlüklere gönderdiği yazıyı "genelge" olarak kabul ederek, oy birliği ile yürütmesini durdurdu.

AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, bazı öğretim üyesi derneklerinin YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan'ın, 24 Şubat 2008 tarihli rektörlüklere gönderdiği yazısının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davanın ilk aşaması sonuçlandı.

Daire, söz konusu yazıyı "genelge" olarak kabul etti ve yürütmesini oy birliğiyle durdurdu.

Rektörlüklere gönderilen bildirimi yetki unsuru yönünden kanuna uygun bulmayan Daire, YÖK Başkanı'nın tek başına işlem tesis etmek suretiyle düzenleme yapma yetkisinin bulunmadığına işaret etti.

Söz konusu karara, itiraz hakkı bulunuyor. İtirazı, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu görüşecek.


DANIŞTAY'IN GEREKÇESİ


Danıştay 8. Dairesi, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan'ın rektörlüklere gönderdiği "genelgenin" yürütmesini durdurma kararının gerekçesinde, "Genelge, Yükseköğretim Genel Kurulu tarafından tesis edilmiş bir işlem değildir. Yükseköğretim Genel Kurulu'nun tesis edeceği işlemle düzenleme getirilecek bir alanda Yükseköğretim Kurulu Başkanı'nın tek başına işlem tesis etmek suretiyle düzenleme yapma yetkisinin bulunmadığı açıkça anlaşılmaktadır" denildi.


AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, bazı öğretim üyesi derneklerinin YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan'ın, 24 Şubat 2008 tarihli rektörlüklere gönderdiği yazısının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle açılan davanın ilk aşaması sonuçlandı.


Daire gerekçesinde, YÖK'ün görev, amaç, ilke ve hedeflerinin Anayasa ve yasalarla belirlendiğine yer verilerek, YÖK'ün yükseköğretim kurumlarının eğitim-öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesi, yükseköğretim kurumları arasında birleştirici, bütünleştirici, sürekli ve geliştirici işbirliği ve koordinasyonun sağlanması gibi ülke çapındaki görevlerin Yükseköğretim Genel Kurulu'na verildiği ve bu görevlerin Yürütme Kuruluna devrinin mümkün olduğu belirtildi.


Daire, YÖK Başkanı imzasıyla gönderilen genelgenin, "başörtüsünün yükseköğretimde serbest bırakılmasını öngören değişikliklerin yapıldığı Anayasa'nın 10 ve 42. maddelerine göre uygulama yapılabilmesi için ayrıca bir kanuni düzenlemeye ihtiyaç bulunmadığı" yönünde rektörlüklere yapılan bir bildirim olduğuna işaret etti.


Genelgede, "bazı kız öğrencilerin başlarını örtmekte kullandıkları kıyafetler nedeniyle eğitim ve öğrenim hakkını kullanamadıklarının" belirtildiği ve "söz konusu Anayasa değişikliği gözönünde bulundurulmak suretiyle uygulama yapılmasının kamu görevi ifa eden yükseköğretim kurumlarının yöneticilerinin görev, yetki ve sorumluluğunda olduğunun" ifade edildiği kaydedilen kararda, genelgenin bu haliyle yükseköğretim kurumlarında eğitim-öğretim faaliyetlerinin gerçekleştirilmesine ilişkin olduğu, yükseköğretimin planlanması, düzenlenmesi ve yönetilmesine dair bir düzenlemeyi içerdiği vurgulandı. Kararda, şöyle denildi:


"Dava konusu genelge; Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 2547 sayılı Yasa uyarınca belirlenen görev alanı içinde yer alan, yükseköğretim kurumlarında eğitim-öğretim faaliyetinin gerçekleştirilmesi ve yükseköğretimin planlanması, düzenlenmesi ve yönetilmesi hususunda bir düzenleme getirmesine karşın, Yükseköğretim Genel Kurulu tarafından tesis edilmiş bir işlem değildir. İlgili Anayasa, yasa ve yönetmelik hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden; ancak, Yükseköğretim Genel Kurulu'nun tesis edeceği işlemle düzenleme getirilecek bir alanda Yükseköğretim Kurulu Başkanı'nın tek başına işlem tesis etmek suretiyle düzenleme yapma yetkisinin bulunmadığı açıkça anlaşılmaktadır.


Bu durumda, Yükseköğretim Kurulu Başkanı tarafından tesis edilen ve yükseköğretim kurumlarında, 23 Şubat 2008 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Anayasa'nın 10. ve 42. maddelerine eklenen ibareler uyarınca uygulama yapılmasını teminen gereği için rektörlüklere yapılan bir bildirim olan 24 Şubat 2008 gün ve 225 sayılı genelgede yetki unsuru yönünden yasaya uyarlık bulunmamaktadır.


Açıklanan nedenlerle, yetki unsuru yönünden açıkça yasaya aykırı olan dava konusu işlemin, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Yasasının 27. maddesindeki koşullar oluştuğundan yürütülmesinin durdurulmasına 10 Mart 2008 gününde oy birliğiyle karar verildi."

YORUMLAR 164
  • mimiga mimiga 17 yıl önce Şikayet Et
    Biz sizinle yaşamayı öğrendik siz de bizimle yaşamasını ÖĞ RE NE CEK Sİ NİZ!. Merak etmeyin biz sizin gibi barbar değiliz Size sizin gibi muamele etmeyiz Çünkü biz insanız insan!
    Cevapla
  • mimiga mimiga 17 yıl önce Şikayet Et
    sadece üniversitede olsunmuş da ama yetinmezlermiş de kamuyu da isterlermiş de özgürlüğü kötüye kullanırlarmış da.... Siz kim oluyorsunuz da bizim hakkımızda karar veriyorsunuz. Kaç kişisiniz? Üniversiteyle yetinmezlermiş. Yetinmem kardeşim ben bu ülkenin vatandaşıyım. Üniyi de isterim kamuyu da isterim bu ülkede her vatandaşın sahip olduğu hakkı ben de isterim. Başımı açtığımda verdiğim hizmet mi değişecek. Yoksa başı açıkların verdiği başka bir hizmet var da biz mi bilmiyoruz??? Kapayın artık o çirkin ağızlarınızı.Fikrinizi sormuyoruz Müslüman olmaktan müslüman gibi yaşamaktan utanmıyoruz utanmayacağız.
    Cevapla
  • Salih koç 17 yıl önce Şikayet Et
    Hiç umrumda değil... Danştay şunu demiş bunu demiş hiç umrumda değil artık..Taaki içinde 27 Mayısı savunan savcısını kınama cesaretini gösterinceye kadar.. Şu anda tıpkı bir muhalefet patrisi gibi davranıyor..
    Cevapla
  • haydar zulfikar 17 yıl önce Şikayet Et
    T. çlaşanlı gibi normal!. Dtaylı T. Çlaşan darbeyi övmüş halkına karşı devrim yapmış olup başbakanı asmayı meşru görmüş çok normal! Ellerinden gelse, 1 milyon kişiyi gık demeden asarlar! yine ellerinden gelse islamiyeti bile araplardan geldi diye yasaklarlar! Bu din niye Türklerden çıkmadı diye timsah gözyaşı dökerler! İyi ki, ahiret var dostlar ahiret! Kabir hepimizi bekliyor. bakalım ruz-i mahşerde ne cevap verecez!
    Cevapla
  • Uğur Türkel 17 yıl önce Şikayet Et
    Başörtüsü diye Uyutuluyor millet. Mahkeme bu kararı verdi diye şimdi dine haksızlık ediyolar diye mahalli seçimlerde akp oy isteyecek ama ben 45 ytl bilgisayar taksidi öderken 62 ytl internet faturası ödüyorsam ve ülkenin tüm kurumları tek tek yabancılara satılıyorken türbandan başka derdim mi yok ta bunu tartışıyorum burda? 5 yılda ekonomi cem uzanın malları ve satılan ülke malları ve sıcak parayla şişirildi faizler bugün yllk yüzde 30 ve inşaatlar durmak üzere ekonomi kötüye gidiyor abdüllatif şener ekonominin mahvolduğunu açıkladı yazık
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Unutulan fay hattı uyandı: 23 milyon depreme hazırlanıyor!
15 bin öğretmen alımına ilişkin alan bazında kontenjan dağılımı açıklandı!