CHP'nin 'kutsala hakaret' mazisi..!
Önder Sav'ın Hz. Muhammed'e yönelik sözleri için en azından bir özür bekleme iyimserliğinde olanlar, CHP'lilerin mazisindeki hakaretleri duyunca Ö.Sav'ı hemen unutacaklar
CHP Genel Sekreteri Önder Sav'ın Peygamber Efendimiz'e yönelik edep dışı sözleri, ufukta bir “özür” hazırlığı da görülmediği için içimizi acıtmayı sürdürüyor. Bu partinin çok sayıdaki mensuplarının mazisindeki benzer densizlikler ise olup bitenin adeta “fikren ırsî” ve bu nedenle de “taammüden” olduğu intibaını uyandırıyor.
“İslâmiyet denince benim aklıma çorap kokusu gelir”… Bu zavallı sözlerin sahibi, CHP'nin ideologlarından, uzun yıllar bu partiden milletvekilliği yapmış Falih Rıfkı Atay'dan başkası değil. Bu neviden ideologlarla yola düzülen bir siyasî kervanın; zaman içerisinde daha pek çok defosunun olması ise elbette kaçınılmazdı, nitekim öyle de oldu. Biz de, CHP'nin Günâh Galerisi”nde sık sık 'haşa' diyerek bir gezinti yaptık. Gezerken de gördük ki, Önder Sav'ın özrü kabahatinden büyük gerekçesi “kameraların açık olduğunu bilmiyordum”a karşılık, selefleri ise “kayıt”tan hiç mi hiç çekinmemişler. Meclis kürsüsü, konferans, köşe yazısı bodoslama gitmişler…
“BEŞ VAKİT NAMAZ YOKTUR”
İsmail Habib Sevük, bir yandan CHP milletvekilliği yaparken bir yandan da Cumhuriyet'te köşe yazıyordu. Bir yazısında, “sınırları” çok ama çok zorlamıştı: “Namaz Mekke devrinde yoktur. Mekke âyetlerinde ibadetten müphem bahsedilirdi, bu da sırf Muhammed'e tevcih edilmişti. Müminlere değil. Namaz müminlere Medine'de teşmil edildi. O da üç vakitte; fecirde, grupta, geceleyin. Beş vakit namaz Muhammed İslâmlığı'nda katiyen yoktur.”
“ONDÖRT ASIRLIK SAKAT İNANÇ”
“Devlet idaresindeki kaba sofuların elindeki dine kutsallık tanımak, bana göre Afrika zencilerinin çömlek ve taş parçalarına tapmalarından fazla bir anlam ifade etmez. Birinci olayla ikinci olay arasındaki fark, ilki kuruntuya dayanan bir inanç, ikincisi de bir toprak parçasına güvenmekten ibarettir. Türk medeni kanunu yürürlüğe girdiği gün, milletimiz ondört asırdır kendini çeviren sakat ve karışık inançlardan kurtulmuş olacaktır.” Bu ve buna benzer sözleri sık sık Meclis kürsüsünden dillendiren bir isimdi CHP'li Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt.
“YARATILIŞ HİKÂYEDİR”
1930'lu yıllarda, Ankara Türk Ocağı salonundaki sayısız konferanslarından birisindeydi. Anlatıyordu: “İshak, İbrahim, Nuh, İdris ve Şit vasıtasıyla ebül beşer Âdem'e gelir dayanırdı. Ondan ötesi yoktu; zira Âdem'i bizzat Hallâk-ı Cihan, çömlek gibi çamurdan yoğurup yapmış ve içine kendi ruhundan nefyetmişti. Ezcümle 'Hilkât- kâinat' ve 'Hilkât-i beşer' kısımları, mucize ve kerametler, hakiki vakalar gibi hikâye ediliyordu.” Adı Yusuf Akçura'ydı, o da CHP'li vekildi.
“ÇÖKEN İSLAM DİNİ”
CHP'li Mehmet Şeref, Meclis kürsüsünde “medenî kanun”u savunma babında “İslâm'ın çöktüğüne” inandırmaya çalışıyordu kendisini de, dinleyenleri de: “Yakılan ve ebediyen çöken Arap-Acem dinî ve tasavvufî tahakkümdür. Giden, kaynağı dinî ve ilâhî olan hukuktur. Artık, karşısındakini ilzam için 'âyet ve hadis' saymakta manâ yoktur.”
“MAYMUN ATALARIM DİNİ”
CHP'li diğer bir vekil Celal Nuri İleri'nin derdi ise başkaydı: İleri gazetesindeki köşesinde şöyle yazıyordu : “İnsan hayvandan ayrılınca bir nevi maymun ailesiydi. İlk atalarımız şüphesiz ormanların içinde sürü halinde serseriyane dolaşıyorlardı.” “İslâm'la mahvoluruz”
Hepsi de partinin önde gelenlerindendi. Yeni anayasa yapacaklardı, “çok nazik bir konu” tartışıyorlardı. Merhum Kazım Karabekir, hem tarih, hem Allah indinde “tezkiye”sini yapmıştı. Ya, diğerleri? “- Tevfik Rüştü Aras: Ben kanaatimi millet kürsüsünden de haykırırım. Kimseden korkmam. Teşkilât-ı Esâsiyemizde dinimiz apaçık yazılmalıdır. - Kazım Karabekir: Teşkilât-ı Esâsiye'de dinimizin İslâm olduğu yazılıdır. Tevfik Rüştü Bey, hangi kanaati haykıracak, hangi dini yazdıracaksın? Hıristiyanlığı mı? - Mahmut Esat Bozkurt: Evet Hıristiyanlığı… Çünkü İslâmlık terakkiye manidir. Bu dinle yürünmez, mahvoluruz ve bize de kimse ehemmiyet vermez.”
“ÂYETLER BİZİ ALAKADAR ETMEZ”
Mehmet Âkif merhumun; dindarlığına, edebine bakıp da, “Benim Şemseddin'im” diyerek taltif ettiği genç, orta yaşlılığında ise bambaşka havalardaydı: “Bu milletin kafasından din fikrini sökmek için bize daha otuz sene lazım. Benim dinsizliğim taassup derecesindedir. Komünizm ve din zehirlerinin tesirine karşı demokrasiye aykırı sayılabilecek kanunlar var. Ancak bunların zarurî bir tedbir olarak yaşaması lâzım. Şeriat kaidelerinin mahiyeti, o zamanki mahallî şartların icabının yerine getirilmesinden ibarettir. Bu kaideler, bin küsur yıl sonra başka başka muhit şartları içinde yaşayan milletlerin hayatına esas olamaz. Peygamberin Medine'de koyduğu âyetler devletçiliğe aittir, bizi alâkadar etmez.“
“ALLAH, GERÇEKTE YOK”
İleri gazetesinde köşe, Meclis'te sandalye sahibiydi Kılıçzade Hakkı. “Onun Allah'ı”; sadece zor zamanların kurtarıcısıydı, üstelik “sanı”ydı da: “Allah'ın varlığına iman etmek, o gerçekte var olduğu için değil, bizim sıkıntı içinde olduğumuz zamanlarda moralimiz yükseltmek için gereklidir.”
“AHİRET SAADETİNİ KAYBETTİM”
Romanlarında, halkın din kaynaklı saf inanışlarıyla “satirik” (iğneleyici) bir üslupla alay ederdi daima. Belki de o yüzden güldüğü şeylere inanmaması normaldi. Bir derginin, “Ahirete inanır mısınız?” sorusuna, “Dünyaya gözleriniz kapar kapamaz sevdiğimiz şeyleri orada bulacağımızı ümit etmek çok güzel bir şeydir. Fakat ben bu saadeti çoktan kaybettim” cevabını vermişti CHP'li vekil Reşat Nuri Güntekin.
“DİNİ NEŞRİYATA TARAFTAR DEĞİLİZ”
Matbuat Umum Müdürü Vedat Nedim Tör, bir bürokrattı ama Yakup Kadri Karaosmanoğlu ve Şevket Süreyya Aydemir'le birlikte CHP'ye ideolojik yön hazırlayan Kadro dergisinin de kurucularından birisiydi. Dolayısıyla zımnen bağlı olduğu partisine uygun genelgeleri vardı: “Biz her ne şekil ve surette olursa olsun memleket dahilinde dinî neşriyat yapılarak dinî bir atmosfer yaratılmasına ve gençlik için dinî bir zihniyet fideliği vücuda getirilmesine taraftar değiliz.”
'Mekke'li Yobaz'
1932'de ölen Abdullah Cevdet, bir yazısında Peygamber Efendimiz'e “Mekke'li Yobaz” diyerek hakaret emiş, bu nedenle mahkemeye verilmişti. Altı dönem CHP'den milletvekilliği yaparken bir yandan da Akşam gazetesinin başyazarlığını yürüten Necmettin Sadık Sadak ise bu olay üzerine köşesinde şunları yazmıştı: “Abdullah Cevdet, hala Mekke'li yobazların pençesinde. Taassup akımına göre suç sayılan bir fikir mücadelesi için bugün mahkûm olursa gerçekten tuhaf olacaktır.”
CHP'li şair vekillerden
“Allah'ı da, Sultan'la birlikte tahtından indirdik / Bizim mâbedlerimiz fabrikalardır.” Refik Ahmet Sevengil - “Sen takıl peşine de baldırı çıplak Arabın / Korkma gir kanına hikmetin aşkın şarabın.” Osman Nuri Çerman - “İnsanız en şerefli mahlûkuz / Deyip de pek fazla / Övünmek haksız / Atamız elma çaldı cennetten / Biz o hırsızın çocuklarıyız.” Orhan Seyfi Orhon - “Umduğun değilse Tanrın ey beşer / Gönül tercih eder yoğu vara” Mim Kemâl Öke - “Cehennemim var diye / Kurum etme ey Tanrım / Bağrımdaki ateşle / Seni bile yakarım” Aşık Yusuf (Falih Rıfkı Atay)
Yeni Şafak - Pazar
-
bilgentek 16 yıl önce Şikayet Et. o dönem atatürk bu saçma görüşlri körüklemiş olsayıdı din adına da tefsirler tercümler ve diğer eğitim hizmetleri yapılırmıydı.YAPILNLAR TABİKİ TARTIŞILABİLR.CUMHURİYETTE TARTIŞABİLİR.AMA BİZ DOĞRU DÜRÜST ÖĞRENMEDEN BİLGİSİZ TARTIŞYRZ.HERŞYDE BÖYLE.AHBİ FARKLILIKLARIMIZLA YAŞAMYI ÖĞRENEBİLSEK.odönemde de tıpkı şimdiki gibi ilgili alakasız her konuda saçm fikirler yapılanları baltalamaya çalışanlar(iyilik ettiğini sananlar vardı-bana göre).FAKAT 1930-40 LARIN MANTIĞIYLA YAŞANAMAYACAĞNDA BİRİLERİ ÖĞRENMELİ..Beğen
-
bilgentek 16 yıl önce Şikayet Et. bunlar zaten bilinen şeyler.abudullah cevdetler...atatürk ü tanrılaştırmayas varan tuhaf şiirler..TÜRK DİL KURULTAYLARINDA BU DALKAVUKLUKLAR ÇOK YPILIRDI ATATÜRK E.BİRAZ DAHA ARAŞTIRIRSANIZ GÖRÜRSÜNÜZ!ATATÜRK BU DALKAVUKLUKLARA PİRİM VERMEMİŞTİR.O DÖNEM DE BİR TAKIM ŞEYLER YANLIŞ DEĞERLENDİRMİŞ OLABİLİR.AMA BÜSBÜTÜN BU GÖZLE BAKMAMAK GEREKİR.şu birgerçek ki CHP ATATÜRK ten sonra parti olmaktan çımış stotükocu bir mantığa bürünmüştür.odönmde bu saçma görüşler atatük tarafından da düşünülmüş körüklenmişBeğen Toplam 1 beğeni
-
Said Akkaş 16 yıl önce Şikayet EtŞaşıran var mı?. Bilmeyenlerimiz de öğrenmiş oldu.Beğen Toplam 1 beğeni
-
mimiga mimiga 16 yıl önce Şikayet Et. Ben bunlar olurken bir nudfe bile değildim Sadece okuyarak,dinleyerek öğreniyorum Benim doğacak çocuklarım CHP\'yi hayal meyal hatırlayacak Torunlarım ise hiç bilmeyecek Bu günün deccallerini ben anlatacağım onlara Arıtmanları saygıyla(!) anmak onların da hakkı!Beğen Toplam 1 beğeni
-
şeref ünal 16 yıl önce Şikayet Et. bunlar yüzünden beti bereketi kaçtı memleketin , bir santim ileri gidemiyoz bu ne cahillik bu ne dinsizlik , dini olmayanın ne kendine saygısı ne çevresine faydası var ,, zaten görüyoruz , eh bide bunun diğer tarafı var, orda keser sap belli olur..Beğen Toplam 1 beğeni