Doğan da, Karamehmet de haksız

Pamukbank satışıyla ilgili iddialara Fatih Altaylı farklı bir bakış getirdi. Altaylı iki grubunda haksız olduğunu belirterek, siyasilerin medya patronlarıyla olan ilişkilerini yazdı.

Doğan da, Karamehmet de haksız
Doğan da, Karamehmet de haksız
GİRİŞ 15.08.2008 17:31 GÜNCELLEME 15.08.2008 17:31

Fatih Altaylı'nın Habertürk.com'da yayınlanan yazısının ilgili bölümü:

Doğan-Karamehmet kapışması 
 

İki tarafın da haksız olduğu tartışma olur mu?
Olur.
Gözümüzün önünde oluyor.
Doğan-Karamehmet kapışması.
Biri Yeni Şafak’ın yayınladığı belgelere dayanarak “Bize siyasi olarak el koyuldu. Doğan’ın baskısıyla” diyor.
Diğeri de “Olayın bizimle alakası yok” demeye çalışıyor.
İkisi de doğruları söylemiyor.

Karamehmet’in bankalarına el konulurken haksızlık yapıldığı inancında değilim.
Siyasi nedenle el konulan banka olmadı ama siyasi nedenle “El konulmayan bankalar” vardı.
O dönemde ciddi sıkıntıda olan isimleri bende saklı bir iki bankaya el konulmadı. O bankalar ekonomi düzelince rekor fiyatlarla yabancılara satıldılar.
Yani haketmediği halde el konulan banka belki sadece Demirbank’tır.
Diğer hepsi haketmiştir.

Hakettiği halde el konulmayan bir iki banka da var, o ayrı.
Sanayicilikle bankacılığı birlikte yürüten işadamlarının bir özelliği vardı.
Bankalarının kaynaklarıyla yatırım yapıyorlardı.
İş tutarsa patron servetine servet katıyordu.
İş tutmazsa batık iş, bankanın sorunu oluyordu.
Bankalar risksiz yatırım aracına dönüştürülmüştü.
Bunu en iyi kullanan Karamehmet oldu.

Mesela Turkcell tutmayıp büyük zararlar getirseydi şimdi Yapı Kredi Bankası’nın batıkları arasında yer alacaktı.
Tutunca Karamehmet’in servetinin önemli bir bölümünü oluşturdu.
Sistem buydu.

Bu nedenle bankalar zora girdi, battı, devlete geçti.
Peki burada Doğan’ın fonksiyonu ne oldu?
Doğan’ın fonksiyonu belli ki şöyle olmuş; Karamehmet’in bankasının “Siyasi olarak korunmasını” Doğan Grubu engellemiş.

O dönemlerde Karamehmet’in en yakın adamlarından biri Güneş Taner’di.
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı.
Taner hem Karamehmet’le hem Uzan’la çok yakındı. (Dinç Bilgin’den de  maaş aldığını daha önceleri yazmıştım zaten. Kendisi de doğrulamıştı)
Sonra Derviş geldi.
Derviş de Doğan’a yakındı.
Ailesi, Doğan ailesi ile tatile çıkacak kadar yakın.
Doğan, Karamehmet’in siyaseten korunmasını engelledi.
Üzerine gidilmesini teşvik etti.

Her ikisi de sütten çıkmış ak kaşık değil.
Doğan’ın kendisine rakip veya olası rakip gördüğü herkese böyle baskılar uyguladığını, kamu kurumlarını onlara karşı harekete geçmeye teşvik ettiğini biliyorum.
Burada Doğan’ın yaptığına diyeceğim hiç bir şey yok.
Ticarette hele Doğan kafasındaki ticarette bunlar olabilir.
Asıl önemli olan kamu kurumlarının yöneticilerinin Doğan’la böylesi bir işbirliğini neden yaptığı!
Burada aylar önce yazdım “TMSF Başkanı’nın Doğan Grubu ile yakın ilikisinin nedeni ne? Doğan’ın batık bankası yok. TMSF ile bir işi yok. Mehmet Ali Yalçındağ neden sık sık TMSF Başkanı ile buluşuyor” diye.
Bence sorun burada. 

YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
Rıdvan Dilmen 'abartmayacağım' diyerek derbi tahminini açıkladı: Yüzde bin olur
Türkiye'de 40 ilin nüfusu azalıyor! İşte o şehirlerimiz...