Savcı Sarıkaya'yı 4 yıl sonra hatırladılar

Ferhat Sarıkaya, meslekten ihraç edildikten sonra kayıplara karıştı.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, HSYK’nın ‘Erzurum kararı’nı eleştirirken avukatlık dahi yapamayacak şekilde meslekten ihraç edilen eski Van Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın durumunun AB’nin ilerleme raporlarında ‘yargıya ağır baskı’ olarak nitelendiğini anımsattı. Ancak, soruşturmasındaki bir sanık için ‘iyi çocuktur’ diyen dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Büyükanıt’ı iddianameye dahil ettiği için başına gelmedik kalmayan Sarıkaya, AK Parti hükümetinden aynı desteği görmedi.

Bakan Ergin, önceki günkü basın toplantısında Sarıkaya olayına atıfta bulunup, “Van Savcısı ile ilgili karar nasıl bugün Türkiye’nin önüne getiriliyorsa, bu karar da yargı bağımsızlığının ihlali olarak çokça önümüze çıkacak konulardan birisi haline gelmiştir” dedi.

Sarıkaya, Şemdinli olayı ile ilgili iddianamede, Büyükanıt’ı ve bazı subayları suçlamıştı. Genelkurmay bu kişiler hakkında soruşturma açılmasına izin vermezken, 20 Mart 2006’da yaptığı yazılı açıklama ile Sarıkaya’ya ağır suçlamalar yöneltmişti. Açıklamada, Büyükanıt’ın tutuklu astsubaya dair, “Tanırım, iyi çocuk” sözlerinin iddianamede kasten çarpıtıldığı savunularak, “Savcı yasal yetkilerini aşmış. İddianame maksadını aşıyor, hukuki değil siyasi içerikli. İddianamedeki hatalar, savcının belli bir görüşün etkisinde kaldığını gösteriyor. Askeri yıpratmak amaçlı belge TSK’yı rahatsız etmiştir. Bu çarpık zihniyete karşı yapılması gerekenlerin takipçisiyiz” denilmişti.

Genelkurmay’ın bu açıklamasından sonra, hukukçu kökenli 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer de Sarıkaya’yı doğrudan eleştirmişti.

Başbakan Tayyip Erdoğan, “Bağımsız yargı ve TSK arasında çatışma yaratmak kimseye bir şey kazandırmaz. Medyanın da TSK ile hükümeti karşı karşıya getirme çabalarını lanetliyorum” sözleriyle Genelkurmay’ın Sarıkaya’ya tepkisine karşı olmadığını ima etmişti.

Genelkurmay’ın açıklamasından bir ay sonra toplanan HSYK, Sarıkaya’yı meslekten ihraç etti. İhraç kararının alındığı toplantıya dönemin bakanlık müsteşarı Fahri Kasırga hazır bulundu ve ‘kınama cezası verilmesi istemiyle’ karşı oy kullandı. Sarıkaya bire karşı altı oyla meslekten atıldı.

O dönem TBMM Başkanı olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Sarıkaya’nın meslekten ihraına tepki gösterirken, ihtiyatlı bir üslup kullanmıştı.

Arınç’ın ‘Yanıltıldı’ dediği müsteşar gündemi biliyordu

Müsteşar Ahmet Kahraman dünkü HSYK’ya katıldı.

HSYK Yargıtay’ın seçtiği üç, Danıştay’ın seçtiği iki üyeyle Adalet Bakanı ve müsteşarından oluşuyor. Bakan ya da müsteşar toplantıya katılmazsa kurul karar alamıyor. HSYK’nın Erzurum’daki dört özel savcının yetkilerini kaldırdığı toplantıya Adalet Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Kahraman da katıldı. Hükümetin karşı çıkacağı açıkca belli olan HSYK toplantısına müsteşar Kahraman’ın katılması Ankara kulislerinde şaşkınlık yarattı.

Dün düzenlediği basın toplantısında konuya ilişkin soruları yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, müsteşarın yanıltıldığını iddia etti: “Gündemde böyle bir konu yokken, aniden konuşmaların sonuna doğru bir HSYK üyesi tarafından bir önerge verilip gündeme getirildiğinde buna sayın müsteşarın itirazı olmuştur. ”

Arınç böyle diyor ancak, Kahraman 17 Şubat’taki toplantıya girerken, HSYK’nın bir gün önceki toplantısında Erzurum’daki gelişmeler üzerine olağanüstü toplanma kararı aldığına dikkat çekerek kendisinin de toplantıya katılacağını söylemişti.

HSYK Başkanvekili Kadir Özbek’se “Adalet Bakanı kurulun o toplantısına katılabilirdi. Çünkükonuyu biliyordu” dedi.

Telefon muamması: Çiçek, Ergin’i yalanladı

Çiçek: Aradığımı doğrulamadım.

Ergin: Bilgi almak için aramış.

Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’in Erzurum’da tutuklanan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner’i İsmailağa cemaatine yönelik operasyon yürütürken telefonla arayıp “Bu gözaltılar seçim öncesi bizi sıkıntıya sokar. Cemaat üyelerini serbest bırakın” diyerek uyardığı iddiası muammaya dönüştü. Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Çiçek’in Cihaner’i ‘İsmailağa soruşturması konusunda bilgi alma mahiyetinde aradığını’ söylerken Çiçek, Cihaner’i soruşturma ile ilgili aradığı iddialarını yalanladı.

Cihaner, HSYK’ya gönderdiği savunmasında ortaya attığı Çiçek’le ilgili iddiayı önceki gün düzenlediği basın toplantısında değerlendiren Bakan Ergin, şöyle demişti: “Sayın Başbakan Yardımcımızın yapmış olduğu arama, o süreçte bilgi alma mahiyetinde bir girişimdir. Onun dışında hiçbir müdahaleyi tasvip etmemiz mümkün değildir. Başbakan Yardımcımız kendisi de ifade etmiştir.”

TBMM’de dün İnsan Hakları Kurumu Kanun Tasarısı Anayasa Komisyonu’nda görüşülürken, CHP’li İsa Gök Çiçek’in Cihaner’i arayıp aramadığını sordu. Bunun üzerine söz alan Çiçek, şunları söyledi: “Bu iddialar ne kadar doğru? Sabredilirse ortaya yere çıkacaktır. Bugüne kadar gündemdeki konu ile ilgili bir tek cümle bir yerde açıklamada bulunmadım. Benim yargıya saygımın gereği budur. Bir tek cümle dahi benim bu olayı kabul ettiğime dair hiçbir yerde görülemez.”

Çiçek, konu ilk gündeme geldiğinde “Bayramlarda özel günlerde yargı mensuplarını ararım. Bu çerçevede aradım” demişti.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da dünkü basın toplantısında iddiayla ilgili bir soruyu yanıtlarken “İddia edildiği gibi, sayın Savcı’nın, ‘bana şunu şöyle yap’ veya ‘bana bunu böyle yapma’ dedi şeklinde bir gerçek çıkarsa gereğini yaparız” diye konuştu.