Suriye Konsolosluğu önünde gerginlik

Suriye Halkıyla Dayanışma Platformu üyelerinin yanı sıra, aralarında Türkiye'de yaşayan Suriyeliler ve kadınların da bulunduğu yaklaşık 150 kişilik grup, Teşvikiye Camii'nde kılınan Cuma namazı sonrasında yürüyüş düzenledi.

Ellerinde Türkçe ve Arapça pankartlar bulunan göstericiler, attıkları sloganlarla Suriye hükümetini protesto etti. Konsolosluk önünde grup adına yapılan açıklamada, "Beşar Esad çekip gitsin, halkına işkence yapmasın. İnsanlık için iki aydır sınav veriyor, Suriye'dekiler zulme karşı direniyor. Bizim de kimin tarafında olduğumuzu göstermemiz gerekir. Herkesi Beşar Esad'ın zulmüne karşı durmaya çağırıyoruz" dedi

Eyleme destek veren İHH İnsani Yardım Vakfı adına açıklama Osman Atalay da, "Suriye'deki olaylar ikinci ayını doldurdu. 1982 yılında, yaşanan olayların aynısını şu an Suriye'de yaşanmasından korkuyoruz. Şehirler tanklarla kuşatıldı. Baskınlar ve gözaltılar var. O bölgelerde, gıda ve ilaç yardımına ihtiyaç var.

Alınan haberlere göre, yüzlerce ölü binlerce yaralı var. Uluslararası kuruluşlar Birleşmiş Milletler, Arap Birliği, İslam Konferansı Örgütü, bu yapılan zulme karşı daha sert söylemler ve tedbirler almalıdır. Suriye'de akan kana seyirci kalınmamalıdır" diye konuştu. 

Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya ise, "Suriye'de ele geçirilen son görüntülerde insanlarla yerlere yatırılıyor, işkence yapılıyor. O yere yatırılan sadece insanlar değildir, insanlıktır, adalettir. O zulme karşı durmalıyız. Suriye'deki yetkililer 'sonuna kadar savaşacağız' diyor. Siz kiminle savaşıyorsunuz kendi halkınızla mı savaşıyorsunuz?. Adaleti, insanlığı ayaklar altına alan, halkına zulmedenlerin sonunu daha önce Saddam'da  görmüştük. Bu diktatörler baskıyla hiçbir yere varamazlar" ifadelerini kullandı. 

Suriye'de yaşan Türkler adına Arapça açıklama yapan genç bir kız da, "Suriye'de yaşanan olaylar sebebiyle çok sayıda kız çocuğu ve kadın tutuklanıp öldürüldü. Uluslararası toplumun akan kana dur demesi için daha fazla kişinin ölmesin mi gerekiyor. Suriye halkı tüm iradesiyle bu zulmü susturana kadar yılmayacak ve yoluna devam edecektir" dedi. 

Öfkeli grup, eylemin ardından Beşar Esad ve Hafız Esad'ın fotoğrafları ateşe verdi.