Gerginlikden Erdoğan'ı sorumlu tuttu

CHP lideri Kılıçdaroğlu katıldığı bir televizyon programında devletin tüm birimlerinin kendisi hakkında araştırma yaptığını belirtirken Başbakan'a bakanları hatırlattı.

Gerginlikden Erdoğan'ı sorumlu tuttu
Gerginlikden Erdoğan'ı sorumlu tuttu
GİRİŞ 15.05.2011 00:25 GÜNCELLEME 15.05.2011 00:25
Bu Habere 9 Yorum Yapılmış

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Başbakan, benim bütün geçmişimi araştırıyor. Her halde polise, istihbarat örgütüne, denetim elemanlarına vesaire hepsine araştırtıyor, 'ne bulabilirim' diye. Ne bulacaksın ki? Bir şey yok ki bulacağın'' dedi.

Kılıçdaroğlu, ART canlı yayınında gazeteci Saygı Öztürk'ün sorularını yanıtlarken, siyaset meydanlarındaki gerginliğin AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın üslubundan kaynaklandığını savundu.

Erdoğan'ın, Lüleburgaz'da yaptığı konuşmada, ''listeye konulmayan bakan ve milletvekillerinin adlarının yolsuzluğa bulaştığını söylediğini'' öne süren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

''Bu çok vahim ve ilginç bir şey. Ben de bugün çağrı yaptım, 'o bakanların da ismini ver' diye, çıkıp açıklama yapsınlar. O bakanlar çıkmalılar, 'hayır böyle bir şeyle bizim ilgimiz yok' demeliler. Eğer herhangi bir açıklama yapmazlarsa demek ki bir yolsuzluğa bulaştılar.

O zaman bizim şu hakkımız var. Yolsuzluğu örtmek mi, yolsuzluğu yargıya taşımak mı dürüst insanın görevi? 'Yolsuzluğu örtelim, yapanın yanına kar kalsın, ondan bir şey olmaz, fakir fukaranın yetimin hakkı yensin' diyorlarsa mesele yok. Ama hayır bu ülkede hukuk, hukukun üstünlüğü var. Yolsuzluk yapmak ciddi bir suçtur. O zaman onu yargıya taşımalıyız. Taşıyacak kişi de Başbakan'dır. Çıksın taşısın bakalım. Yani baltayı taşa vurdu.''

''AK Parti'den aday gösterilmeyen bakan ve milletvekillerinin sessiz kalıp, herhangi bir eleştiride bulunmadığı'' değerlendirmesine ilişkin Kılıçdaroğlu, CHP'deki farklı tabloyu, ''partisinde demokrasi olmasıyla'' açıkladı.

''AKP bir rant partisi'' diyen Kılıçdaroğlu, listeye giremeyenlerin ''başka görevlere gelebiliriz'' şeklinde düşünmesinin sessizliği besleyen unsurlardan biri olduğunu söyledi.

SSK Genel Müdürlüğü dönemine ilişkin iddialara da yanıt veren Kılıçdaroğlu, kurumdaki en uzun genel müdürlüğü, merkezi sınavla ilk kez personel alımını kendisinin yaptığını ifade etti.

Çok bakanla çalıştığını, iki bakan hariç tüm bakanlarla kavga ettiğini, bütün bakanların kendisini görevden almak istediğini anlatan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

''Her bakana karşı direndim. Çünkü doğrusu neyse ben onu yapacaktım, onu yaptım ben de zaten. O nedenle, daha önceki hükümetlerde geldiler, bütün dosyalarımı incelediler. Görevden alınma gerekçemle ilgili olarak pek çok dosyayı Danıştay'a gönderdiler. Çok şükür verilmeyecek hesabımız yok. Hepsini ben Danıştay'da kazandım. Aleyhimde yayın yapan gazeteleri mahkemeye verdim. Hatta bir gazetenin ismine bile haciz koydurdum. Logosu bana ait, şu anda Patent Enstitüsünde. Bu davaların hepsini kazandım.

Başbakan benim bütün geçmişi araştırıyor. Her halde polise, istihbarat örgütüne, denetim elemanlarına vesaire hepsine araştırtıyor, 'ne bulabilirim' diye. Ne bulacaksın ki? Bir şey yok ki bulacağın. Çünkü benim dönemim Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu, Başbakanlık Teftiş Kurulu, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, Bakanlık Teftiş Kurulu tarafından hep incelenmiştir. Çok şükür hiçbir şey yoktur.''

Kılıçdaroğlu, genel müdürlük döneminde yolsuzluklar olduğunu ama her yolsuzluğun soruşturulduğunu ve hesabının sorulduğunu belirtti.

Kayseri Büyükşehir Belediyesine yönelik iddiaları anımsatan Kılıçdaroğlu, ''Bu kadar rüşvet toplayan bir insana sahip çıkan bir Başbakan'ın dünyada örneği yoktur. Sadece bizde var. Nasıl ararsınız imzası var mıdır, yok mudur. Zaten kişi inkar etmiyor, 'bu defter bana aittir' diyor. Eğer çok şüphen varsa gönderirsiniz laboratuvara ona ait olup olmadığı zaten çıkar ortaya. Adam inkar etmediğine göre senin soruşturmaya, araştırmaya yetkin var, yapmak zorundasın. Yapmazsan o yolsuzluğun bir parçasısın. Tayyip Erdoğan, büyük yolsuzlukların parçasıdır artık'' dedi.

Saygı Öztürk'ün partiye yönelik suçlamalar ve ''CHP çetelerle işbirliği yapıyor' şeklindeki ifadelerin rahatsız edip etmediğini sorduğu Kılıçdaroğlu, ''Rahatsız etmez olur mu? Rahatsız ediyor. Biz istiyoruz ki mahkemelerde hesaplaşmak yerine milletin önünde hesaplaşalım. Gelsin karşıma çıksın, bana 'çetelerle' desin, ben onun ne anlama geldiğini ona güzel güzel anlatırım. Ama çıkmıyor. Hakaret ediyor, bir de dönüp siz bana hakaret ediyorsunuz. Biz hiçbir zaman ona 'çete' demedik'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, en ağır sözcükleri Başbakan Erdoğan'ın kullandığını iddia ederek, kendisinin söylediği en sert ifadenin ise ''Recep Bey'' olduğunu, bir de yeri ve zamanı geldiğinde ''12 Eylül ürünü bir parti'' ifadesini kullandığını söyledi.

-BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN DEMİREL ELEŞTİRİSİ-

Öztürk, Başbakan Erdoğan'ın, açıklamalarında bir ''milli şeften'' bahsettiğini ve CHP'nin ondan medet umduğunu söylediğini, bahsedilen kişinin de Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel olduğunu söyledi.

Bu yöndeki açıklamaları nasıl karşıladığının sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, ''Hiç umurumda değil, ne derse desin'' dedi.

Hiçbir zaman siyaseti bırakmış bir politikacının aleyhinde konuşmadığını belirten Kılıçdaroğlu, herkesi saygıyla andığını, anmaya da devam edeciğini kaydetti.

''Bu ülkede taş taş üstüne koyan herkese saygı duymamız lazım, politikacılar olarak saygı duymamız lazım'' diyen Kılıçdaroğlu, politikanın dışına çıkanları, sıcak siyasetin içinde konuşmanın doğru olmadığına inandığını belirtti.

Kılıçdaroğlu, Bülent Ecevit için de konuşulduğunu dile getirerek, ''Sen kim Ecevit kim. Ecevit'in tırnağı bile olamazsın. Aynı şeyi Süleyman Demirel için de söyleyebilirim. Sen kim, Süleyman Demirel kim. Süleyman Demirel'in tırnağı bile olamazsın'' diye konuştu.

Saygı Öztürk'ün, ''Kaset siyaseti yapılmaya başlandı. Bu ne olacak. Nereye kadar gidecek?'' şeklindeki sorusuna da Kılıçdaroğlu, ''Yasa dışı elde edilen ürünlerin siyasette kullanılması ahlaksızlıktır'' yanıtı verdi.

-AKRABALARINI İŞE ALDIĞI İDDİASI-

Öztürk'ün ''Sizinle ilgili müfettişlere yaptırdığı araştırmanın sonuçlarını... Ne yazıyor sizinle ilgili?'' şeklindeki sorusuna da Kılıçdaroğlu, ''Bir şey bulunamadı'' karşılığını verdi.

Kılıçdaroğlu, genel müdürlük yaptığı on yıllık dönemin incelendiğini belirterek, o dönemlerin daha önce de incelendiğini söyledi.

KİT Komisyonuna bütün ihale dosyalarının birer fotokopisini gönderdiğini dile getiren Kılıçdaroğlu, KİT Komisyonunun ''her şey gayet güzel, sağlıklı yürümüştür'' diye kararı bulunduğunu da kaydetti.

Kılıçdaroğlu, soyadı kendisiyle aynı olan kaç kişinin SSK'ya alındığı yönündeki soruya da şu yanıtı verdi:

''Ben kuruma genel müdür olmadan önce de benim akrabalarım vardı çalışan. Ben kuruma genel müdür olduktan sonra da akrabalarım vardı çalışan. Ama hiç kimse bana şunu söyleyemez, 'Senin şu akraban şef oldu, şube müdürü oldu, daire başkanı oldu, genel müdür yardımcısı oldu, başhekim oldu, başhekim yardımcısı oldu, klinik şefi oldu, klinik şef yardımcısı oldu' hiç kimse bunu diyemeyiz. Benim var olan akrabalarım da bu tutumum nedeniyle mağdur oldular. Hiçbir akrabama ne özel bir torpil yaptım ne özel bir şey yaptım. Verilmeyecek hesabım yoktur. O nedenle çok açık, net Başbakan'ı tartışmaya çağırıyorum.''

''Soyadınızda bir değişiklik mi oldu?'' sorusu üzerine de Kılıçdaroğlu, ''Benim soyadım ben çocukken rahmetli babam Karabulut olan soyadımızı değiştirmiş. Kılıçdaroğlu yapmış. Ben çocuğum, doğal olarak benim de soyadım değişir. Sanki ben genel müdür olduktan sonra soyadımı değiştirmişim gibi bir imaj yaratıyorlar. Biz daha çocuktuk. Rahmetli babam soyadını değiştirmiş. Karabulut soyadı çok yaygın olduğu için'' dedi.

Bu arada, Kılıçdaroğlu'nun, Ankara esnafını ziyareti, programındaki yoğunluk nedeniyle iptal edildi.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 9
  • kuzey 13 yıl önce Şikayet Et
    c h p. bunlar da bılıyor ki seçimden sonra ak parti tek başına ıktıdar kendi içlerinde tatrışmalar surerken memleketi nasıl yönetecek bunlar anlamış değilim secımden sonra anıtkabire şikayete giderler başka bişey yapamazlar kaderını değiştiremıyeceksın chp hep muhalefet kalıcann
    Cevapla
  • kasım yurtlu 13 yıl önce Şikayet Et
    FİKİR ÜRETMEKTEN ACİZ ZAVALI DÜŞKÜNLER HEDEFLERİNE KÜFÜRLE ULAŞMAK İSTERLER. MAALESEF SENDE BU VAR KARABULUT KEMAL. Gerçekçi hiçbir projen yok, vaatlerin ya uçuk ya da birilerinden aşırma. Kuzum sizde fikir üretecek beyin hiç yokmu? Silivriden TBMM ne çılgın kanal projeniz bakalım ne kadar destek bulacak.
    Cevapla
  • cüneyt odacı 13 yıl önce Şikayet Et
    her problem. her problemi devletin üstüne atmak ve olumlu hiç bir şeyi konuşmamak çok kötü bir siyaset.bazen diyorum sen gelsen ne olur acaba. gelemeyecegini biliyorsun salladıkça sallıyorsun.
    Cevapla
  • Ahmet AYDIN 13 yıl önce Şikayet Et
    ÖYLE İLTİFATLAR VARDIR Kİ,KÜFÜRDEN BETERDİR;. İŞTE KILIÇTAROĞLU BUNU KULLANIYOR.Kendisini,masum gösterecek 'iltifat saldırılarını' doğrusu ustaca yapıyor.Bu ustalıktan ziyade herşeyi kendilehine çevirme kıvraklığı veya ikiyüzlülüğüyle çok iyi yapıyor.İLTİFAT EDERKEN BİLE HAKARET EDİYOR.Eğer böyle bir kişinin sözlerinin samimi olduğunu düşünüyorsanız,buyurun oyunuzu ona verin.Verin de 4 sene daha ayvah biz ne yaptık diye başınızı duvara vurun.Bu ikiyüzlü siyasetle,bu iftira ve aşağılamalarlaiktidar olacak birinden ne beklersiniz.Gerçi CHP seçmeninin gelecekle,türkiyenin çağ atlamasıyla,saygın,kendine yeten bir ülke yaratılması filan hiç derdi değil,onların gayesi sadecetürk halkından yıllardır kendinden esirgediği iktidar koltuğunu yeniden ve ne pahasına olursa olsun bir kere daha ele geçirmektir.AMA,ÜLKESİNİ SEVEN TÜRK HALKININ DA BU SİCİLİ BOZUK PARTİYA BİR DAHA BU İMKANI VERMEMEKTİR.Halkımız şunu çok iyi bilmeli,CHP nindoğru bir yola girmesi için bu son seçimdir.bu seçimi de kaybederse,STATÜKO YIKILACAK chp oğruyu bulacak.
    Cevapla
  • mahmut güçlü 13 yıl önce Şikayet Et
    yooooo. sen piyasaya çıkana kadar kimsenin agzından küfür çıkmadı
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Cumhurbaşkanı Erdoğan 'tahammülümüz yok' diyerek seslendi: 'Onlara tolerans göstermeyiz'
Halil Umut Meler'e saldıran Faruk Koca için 13 yıl hapis talebi!