Kışanak'tan Erdoğan'a zerdüştlük yanıtı

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, partilerinin başörtüsüyle ilgili önergesini “Zerdüştlük” üzerinden eleştiren Başbakan Erdoğan’ın sözlerine, sert yanıt verdi.

Kışanak'tan Erdoğan'a zerdüştlük yanıtı
Kışanak'tan Erdoğan'a zerdüştlük yanıtı
GİRİŞ 18.10.2011 16:36 GÜNCELLEME 18.10.2011 16:36
Bu Habere 9 Yorum Yapılmış

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, partilerinin başörtüsüyle ilgili önergesini “Zerdüştlük” üzerinden eleştiren Başbakan Erdoğan’ın sözlerini eleştirdi, “Bu memlekette kimse Şamanizmi sorguluyor mu, gündeme getirsek cahillik olmaz mı? İnsanlar farklı inançlara sahip olmuş. Bunu suçlama, aşağılama, ayrımcılık konusu olarak gündeme getirmek, cahillik değilse, bu da inanç konusunda faşizmdir. Bu tekçiliğin ta kendisidir” dedi.

-"AKP'NİN ELİ YOKSULLARIN CEBİNDE, GÖZÜ EMEKÇİLERİN KAZANIMINDA"-

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Meclis’te partisinin grubunda konuştu. Grup toplantısında KADEP Genel Başkanı Şerafettin Elçi ile bağımsız milletvekili Leyla Zana da yer aldı. Milletvekillerinin oturduğu sıraların önünde tutuklu bulunan milletvekillerinin isimlerini yazılı olduğu kağıtlar yer aldı. Kışanak, "6 arkadaşımız olmadan grup toplantısına başlıyoruz” diyerek konuşmasına başladı. Kışanak’ın ilk gündemi ÖTV artışı oldu. Hergün zamlar yapıldığını ancak hükümetin ‘zam’ kelimesini ağzına almadan süreci geçiştirme mahareti gösterdiğini savunan Kışanak, “Başbakan ve bakanları laf ebeliğiyle işi örtbas etmeye, gündemimizden kaçırmaya çalışıyorlar. Sigara içmeyin, az alkol tüketin, ucuz araba alın diyerek, zam furyasını gözümüzden kaçırmaya çalışıyorlar. Çıkıp şunu söyleyecekler herhalde, buzdolabının fişini çekin, çiftçi mazot almasın, karasabana dönülsün. Bize reva gördükleri yaşam, karanlık bir evde battaniyeye sarılmış, köyde karasabanla çift sürülen bir hayat sunmaktır. Bu zihniyet bizi ortaçağa kadar sürükleyebilir. Kültürden, ekonomiye kadar ortaçağ zihniyetinden farklı tabloyla karşılaşmıyoruz. AKP hükümetinin eli yoksulların cebinde, gözü de emekçilerin kazanımındadır” dedi.

-“YA FAŞİZMİNİZİ KABUL EDİN, YA DEFOLUP GİDİN”-

Devam eden KCK operasyonlarını eleştiren Kışanak, “Bu toplumda demokrasi mücadelesi vermek için yola çıkan ve emek verenleri hedeflemiş siyasi soykırımla karşı karşıyayız” dedi. “Başbakan talimat veriyor, hedef gösteriyor, AKP polisi, yargısı harekete geçerek bulabildikleri her yurtseveri, demokrasi barıştan yana olan herkesi gözaltına almak için tutukluyor” diyen Kışanak, tutuklu sayısıyla ilgili farklı rakamları eleştirerek şunları söyledi:

“Şu anda 5 bini aşkın parti yöneticisi, belediye başkanı sendikacı, il genel meclisi üyesi tutuklu. Bu 5 bini aşkın kişi neden tutuklu cevabını versinler. KCK adı altında sanal örgüt yaratıp, demokrasi mücadelesini sindirmeye dönük faşizan furya devam ederken, bir yandan da yalanla bu gerçeğin üzerini örtmeye çalışıyorlar. Tutuklu arkadaşların tamamı ya örgüt üyeliği, ya propagandasını yapmak, suçluyu övmek gibi uydurulmuş gerekçelerle, tamamen siyasi düşünce faaliyetleri nedeniyle cezaevinde tutuluyorlar. Ama İçişleri Bakanı çıkıp 600 tutuklu olduğunu söyleyerek, tepkileri önlemeye çalışıyor. Yalanın saltanatı fazla sürmez, en fazla yatsıya kadar. Ya faşizminizi kabul edin, ya da defolup gidin.”

Kışanak, Şırnak’taki operasyonlarda 500’ün üzerinde tutuklu olduğunu belirterek, Şırnak milletvekili Hasip Kaplan dışında seçilmiş yönetici kalmadığını söyledi. Grup Divanı’nda bulunan Kaplan bu sözler üzerine, “500 bin tutuklu yeter onlara” diye seslendi. Partililer Kaplan’ın bu sözlerini alkışlarla karşıladı.

-“ŞIRNAK’TA AKP CUMHURİYETİ KURULMAYA ÇALIŞILIYOR”-

AK Parti’nin alamadığı belediyeleri polis zorbalığıyla almaya çalıştığını ileri süren Kışanak, Şırnak’ta 90’lı yıllarda yaşanan olayları hatırlattı. Türkiye’nin AİHM’de kendi yurttaşına dışkı yedirdiği için mahkum olduğu köyün Şırnak’a bağlı olduğunu hatırlatan Kışanak, 22 yıldır Şırnak’ın zulümden kurtulamadığını, bugün de Şırnak’ta AKP Cumhuriyeti kurulmaya çalışıldığını ileri sürdü. 22 yıldır teslim olmayan Şırnak halkının bugün de olmayacağını söyleyen Kışanak, “Ama bu halka bu zulmü reva görenler, kısa süre sonra Ergenekoncuların yanında yer alır” dedi.

-“BAŞBAKAN’A HANGİ KÜRT İNANIR?”-

İnternet Andıcı davasında MGK Genel Sekreterliği’nden gönderilen belgede Başbakan Erdoğan’ın imzasının bulunmasına değinen Kışanak, “Bölücü faaliyetlere karşı 2006 yılında Başbakan imzasıyla bu eylem planı yürürlüğe konuluyor. O metinde yer alan ‘etkisiz hale getirmek, meşruiyet kazanmalarını engellemek, topyekün mücadele’ ifadeleri Ergenekon’daki topyekün savaş konsepti ifadeleri. Bunun adı faşizmdir, bunun adı Ergenekon’dur altındaki imza da Başbakan Erdoğan’ındır” dedi. Kışanak, belgenin altında imzası olan Erdoğan’ın 3 ay sonra Diyarbakır’da “Kürt realitesini tanıyorum” dediğini anımsatarak, “Bu belgenin altına imza atan Başbakan’a hangi Kürt inanır” diye sordu. Başbakan’ın suçüstü yakalandığını, Ergenekon’un görevini üstlendiğini ileri süren Kışanak, belgenin tamamının kamuoyuna açıklanmasını, yargı kapsamına alınarak hesabı sorulması gerektiğini söyledi. Kışanak, “Dokunulmaz olan sadece Başbakan ve AKP olursa, bu demokrasi olmaz. Türk’ün de Kürt’ün de hakları vardır. Kendisine yapılanın hesabını soran Başbakan, bize yapılmasını isteyen belgelere imza atarak başı dik dolaşamaz. Bu andıçtan sonra Kürtlerin başına nelerin geldiğini bize izah etmeli” dedi.

-“PUTPERESTLER CAHİLDİR ZATEN”-

Kışanak, partilerinin başörtüsüyle ilgili önergesini “Zerdüştlük” üzerinden eleştiren Başbakan Erdoğan’a da yanıt verdi. BDP’nin zihniyetini sorgulamaktansa kadınların özgürlüğünü kısıtlayan bu durumun ortadan kaldırılması için çaba harcanması gerektiğini anlatan Kışanak şöyle devam etti:

“Başbakan seçim meydanlarında Aleviliği siyaset malzemesi haline getirip, Sayın Kılıçdaroğlu şahsında Aleviliği yuhalattı. Şimdi her fırsatta BDP’yi Zerdüştlük üzerinden suçlamaya çalışıyor. Tüm inançlara saygılıyız, Zerdüştlüğe de saygılıyız. Zerdüştlük suç değildir, Zerdüşt inancına sahip yurttaşlara herkesin de saygı göstermesi gerekir. Başbakan, eğer inanıyorsa, kendi inancı İslamiyet de bunu emreder. ‘Başkasının inancını aşağılama hor görme’ der. Ama Başbakan için her şey siyaset malzemesi. Başbakanın bu sözü cahilliğin de göstergesi. İslamiyetten önce bütün halklar gibi Kürtlerin de inandığı başka bir inanç vardı. Bunu suçlama konusu olarak gündeme getirmesi, sanki İslamiyetten önce insanların başka dini yokmuş gibi konuşmasına 'cahillik' dışında bir kelime ile tanımlama bulamadım.”

Bu arada BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık oturduğu yerden, “Putperestler cahildir zaten” diye seslendi.

-“CAHİLLİK DEĞİLSE İNANÇ KONUSUNDA FAŞİZM”-

Kışanak sözlerine, “Bu memlekette kimse Şamanizmi sorguluyor mu, gündeme getirsek cahillik olmaz mı? İnsanlar farklı inançlara sahip olmuş. Bunu suçlama, aşağılama, ayrımcılık konusu olarak gündeme getirmek, cahillik değilse, bu da inanç konusunda faşizmdir. Bu tekçiliğin ta kendisidir” diye devam etti. Tüm inançlara saygılı olmayı öğrenmeden bu ülkeyi demokratça yönetmenin mümkün olmayacağını ileri süren Kışanak, “Ya haklara, demokrasiye saygı duyacak ya da ittihatçı zihniyetle bu ülkeyi yönettiğini kabul edecek” diye konuştu.

Kışanak, 700’e yakın STK’nın yaptığı, askeri-siyasi operasyonlar dursun, Öcalan’a izolasyon ve tecrit kalksın, müzakere başlatılsın” çağrısını bir çıkış yolu olarak gördüklerini belirterek, “Türkiye bu çatışma kan ve gözyaşından çıkmanın adresini bu STK’lardan sorarak öğrenebilir. Bu bizi barışa götürebilir” dedi.

-“KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEYECEK YENİ ANAYASA YENİ ANAYASA OLMAZ”-

Yeni Anayasa çalışmalarına önşartsız olarak katılacaklarını açıkladıklarını hatırlatan Kışanak, “Türkiye’de de Kürt sorununu çözemeyecek bir anayasa yeni anayasa olamaz” değerlendirmesinde bulundu. Güney Afrika’da çözüm sürecinde yer alan kişinin “Güney Afrika’da anayasa yapım süreci bizim için barış sürecinin parçasıydı” sözlerini hatırlatan Kışanak, “Eğer Türkiye de anayasa yapım sürecini barış sürecinin parçası olarak görür, bu tekçi zihniyeti değiştirmeye esas köklü bir yaklaşımla gelirse hem demokrasi hem de barışa daha kolay ulaşılacağını söyledi. BDP olarak bu gerçeğe sırtlarını çevirmeyeceklerini ifade eden Kışanak, “Yapıcı, uzlaşıcı olacağız, uzlaşıyı bozan taraf olma niyetinde değiliz. Herkesten çok biz süreçten sonuç alınması ve çözüm çıkmasını diliyoruz, ama temel sorunlara sırtımızı dönmemizi de kimse beklememeli. Ya bir yol bulacağız, ya bir yol yapacağız” dedi.

ANKA

YORUMLAR 9
  • Küskün yorumcu 13 yıl önce Şikayet Et
    Dogru Sn Basbakan yanılmış bunlar zerdüst te degil.. Her dinde vicdan kavramı vardır. Bunlarda vicdan yok. demekki bunların inancı da yok. bunlar zerdüst bile olamazlar
    Cevapla
  • Ahmet Gül 13 yıl önce Şikayet Et
    Yani resmen Zedüslügü kabul ettin, onuda ögrendik .. güle güle kullan.! Bir kac haftada bir yikanin bari.!
    Cevapla
  • ALAİ KOC 13 yıl önce Şikayet Et
    HAYIR DEMİYORSUNUZ YANİ.... O zaman sizin en işiniz var bu ülkede?Defolup gidin.
    Cevapla
  • Bora TUNCER 13 yıl önce Şikayet Et
    Bunlar kimin temsilcisi. Bu necasetlere ne olur kürt demeyin. Ya bırakın kürt demeyi hatta insandan bile saymayın.. Oysa kürtler kardeşlerimizdir.
    Cevapla
  • CİZRELİ DELİKANLI 13 yıl önce Şikayet Et
    AĞ AĞ. BEN BİR KÜRT OLARAK BEN SAYIN BAŞBAKANIMA İNANNANLARDAN BİRİYIM VE İNANİYORUM AMA sen ve senın gibilerine asla inanmam kusura bakmayın eyer siz bırakmiş olsaydınız şimdi kürt meselenisi SAYIN BAŞBAKANIM çüzmüş olacakti sen ve gurubun bu güne kadar ne gütürdünüz ne dedınız ne yaptınız ne yapmaya çalıştınız belı deyil
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
İmamoğlu '21 yıl dayanacak' demişti: 2 yıl bile dayanamadı!
Son dakika: İBB'ye yeni soruşturma! 250 milyon TL almışlar