Peygambere atfedilen gömlek sizi çağırıyor!

Peygamberimize atfedilen gömleği 1996'dan beri Hırka-i Şerif Camii avlusunda sergileniyor. Belki bundan birçoğumuzun haberi bile yok.

Peygambere atfedilen gömlek sizi çağırıyor!
Peygambere atfedilen gömlek sizi çağırıyor!
GİRİŞ 22.01.2013 14:59 GÜNCELLEME 23.01.2013 09:42
Bu Habere 9 Yorum Yapılmış

Ömer Süt'ün haberi...

Daha çok herkesin, her yılın sadece Ramazan ayında Peygamberimizin hırkasını görmeye gittiği bu camide Peygamberimize ait olduğu iddia edilen birçok kutsal emanet sergilenmekte. Peygamberimize atfedilen gömleğini görmek isteyen vatandaşlar, haftanın her günü bu isteklerine karşılık buluyor.

PEYGAMBERE ATFEDİLEN KUTSAL EMANETLER SİZİ BEKLİYOR

Veysel Karani, Hırka-i Şerif Camii Hizmet Mütevelli Heyeti, sadece Ramazan ayında ziyarete açılan Hırka-i Şerif'i görmeye gelen Müslümanları eli boş göndermeyerek, Peygamberimize ait olduğu iddia edilen gömleğini görme fırsatı sunuyor. Bu ziyaret esnasında Peygamberimizin Sakal-ı Şerifi ile beraber Kâbe'nin iç ve dış örtüsü, Kabe'nin temizliğinin yapıldığı süpürgeler, Peygamberimize atfedilen Gömlek-i Şerif, kabir toprağı ve Peygamberimizin kabri başında yanan mum parçasını görme fırsatı buluyorsunuz.

Peygamberimize ait olduğu iddia edilen Kutsal Emanetler'i görmek için tıklayın!

PEYGAMBERİMİZE AİT OLDUĞU İDDİA EDİLEN GÖMLEĞİ 1996'DAN BERİ SERGİLENİYOR

Haber7.com'a konuşan Vakıf Başkanı Sümeyra Güldal, Peygamber Efendimiz'e ait olduğu iddia edilen gömleğin 1991 yılından bu yana vakfın bünyesinde olduğunu ve Hırka-i Şerif Camii avlusundaki vakıf merkezinde özel bir bölümde sergilendiğini dile getirdi. Gömleğin Kadıköy'ün Moda semtinde oturan Mualla Negiz adlı emekli bir öğretmen tarafından vakfa emanet edildiğini aktaran Güldal, gömleğin serüvenini şu sözlerle anlattı:

GÖMLEĞİN SERÜVENİ

"Yavuz Sultan Selim, 1516-17 Mısır Seferi sonunda (Mercidabık ve Ridaniye Savaşları) bilindiği gibi Mekke şehrinin anahtarlarıyla birlikte İslam mirasını - bu anlamda kutsal emanetleri de- halifelik makamıyla birlikte imparatorluğun merkezi İstanbul'a taşımıştı. Halen Topkapı Sarayı müzesinde, Hırka-i Saadet Dairesi'nde sergilenmekte olan emanetler bu şekilde halifeliğin merkezine intikal etmiştir. Daha sonra Mekke ve Medine'de Haremeyn kadılığı kurulmuştur. Haremeyn Kadısının görevlerinden biri de kutsal topraklarda teslim edil(e)meyen emanetleri araştırarak İstanbul'a getirmek olmuştur. İşte 19. yüzyılın ortalarında karşımıza çıkan Mısır ve Mekke Kadısı Tırnakçızade Mustafa Bey (ölm. Medine 1842) emanetleri taşıyan bu zincirin ilk halkası olmuştur. Mustafa Bey'in vefatıyla emanetler, 1812'de İstanbul'da doğan şair ve yazar Tırnakçızade Mehmet Sait Ziver Bey'e intikal eder. Ziver Bey'in 1873'teki vefatıyla Tırnakçızade Raşit (2.) Bey vazifeyi devam ettirmiştir. Öyleki II. Abdülhamit'in binbaşısı olan ve bu görev üzerindeyken vefat eden Raşit Efendi (ikinci Raşit Tırnakçı)'nin emanetleri taşıyan zincirinin son halkaları ise Afif Bey, Hamiyet Hanım ve Mualla Negiz Hanımefendi'dir. Yakın bir geçmişe kadar Tırnakçızâde Ailesi tarafından nesilden nesile taşınıp korunan bu emanetler, Mualla Negiz Hanımefendi vesilesiyle 1991 yılında "Veysel Karanî Hırka-i Şerif Camii Hizmet Vakfı'na bağışlanmıştır."

Güldal, kutsal emanetlerin her Cuma namazından sonra ziyarete açıldığını ancak randevu sistemiyle haftanın 7 günü ziyaret etmek isteyenlere hizmet verildiğini ifade etti.

PEYGAMBER EFENDİMİZİN GÖMLEĞİNİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ!

omer.sut@haber7.com

haber7.com

YORUMLAR 9
  • erdinc can 11 yıl önce Şikayet Et
    yorumlara bak kardeşim :( ?!!!!. putçuluk vb.eleştrisi yapanlar bir düşünsünler, ingiliz icadı vahhabi anlayışından ne farkları var? rasulullah (asv) efendimizin mezarını dahi kaldırmayı planlayabilmiş bir anlayıştan mısınız? hiç okumadınız mı, hiç duymadınız mı? gölgesi dahi yere düşmemiş bir zattan (asv) bahsediliyor. o rasulullah(asv) ki hutbede yaslandığı kütük bile, yaslanmaktan vazgeçtiğinde ağlamış, bunun yerine kendisine cennet vaadini bile sırtını yaslamasına değişmemiş bir zattan (asv) bahsediliyor. sadece manası değil her şeyiyle alemlere rahmet olandan bahsediliyor. kütük kadar algılamaktan acizmisiniz? bu ne acıdır...
    Cevapla
  • Cüneyt Bekmezci 11 yıl önce Şikayet Et
    el insaf merhamet.... güzelim tevhid dinini git gide putlaştırıyoruz.arkadaş o gömlek ALLAHın yarattığı her hangi bir malzeme ile üretilmiş. sonra kim giydi ise giyenin bedenini korumuş.pekala ben onu görürsem bana ne faydası olacak.bedenimimi örtecek yoksa günahlarımı mı dökecek.diyelim onu hz. muhammed(sav)giydi bana ne fayda verecek.bırakın hz. muhammedin gömleğini kendisini gören, hatta akrabası olan, hatta ailesinden olan şahıslar bile işledikleri şirk yüzünden bir fayda göremedi.bırakalım boş işleri...
    Cevapla
  • Hüseyin Kütük 11 yıl önce Şikayet Et
    gömlekten mürşid olmaz ama insan her şeye işlevlik nispetinde değer vermez.. inanıyorum ki birçok kimsenin sakladığı, manevi değeri olan eşyaları vardır. onları görünce belki eskiye dair hoş anıları canlanır ya da sevdiği bir insanı hatırlar. evet gömlekten mürşid olmaz ama bazı müslümanlar için manevi değeri olan bir şey olabilir. bu da ne insan doğasına ne de dine aykırıdır. tabii ki o gömleğe tapınmak gibi aşırı davranışlar büyük hatadır. fakat onu tamamen kıymetsizleştirmek de belki o kadar olmasa da bir ifrat noktasıdır diye düşünüyorum.
    Cevapla
  • akif tekcan 11 yıl önce Şikayet Et
    şimdi. şimdi gömleği gören biri sevap mı kazanmış olur?
    Cevapla
  • anarşist 11 yıl önce Şikayet Et
    hz ömer hayatta olsaydı... bu gömleği de sakalı şerifi de ve dahi bu minvalde ne varsa hepsini yakar çöpe atardı
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Aliyev planı deşifre ederek 3 ülkeyi işaret etti: Ciddi önlemler almak zorunda kalacağız
Çaldıkları motor başka hırsızlar tarafından çalındı!