Batı için çok önemli bir figür. Bizim için dört yüz yıl toprağımız olan basit bir ülke. Batı’nın tüm argümanlarının beslendiği bir medeniyet havzası olduğu için ne yaparlarsa yapsınlar her daim korunacak bir cam küre. Dört kez iflas etse de kurtarılması elzem bir yer.

Peki şimdi ne oldu da 15 Temmuz’dan beridir Türkiye’ye 45 dakika dahi dayanamayacak bir ülke sürekli Türk devletinin karşısına çıkarılıyor?

15 Temmuz’da kendisine sığınan FETÖ’cüleri teslim etmedi, sonrasında suni bir Kardak krizi çıkartmaya gayret ettiler. Buradaki tek amaç: Türkiye’nin büyüyen enerjisine ket vurmaktı. 1990’lı yıllarda bunu denediler ve maalesef başarılı da oldular.

Türkiye’nin muadili olmayan devletlerle Türkiye’yi karşı karşıya getirdiler. Yunanistan, Suudi Arabistan ve Suriye ile olan gerilimleri hatırlayın. O zaman da yine taşeron örgütleri ambalaj yaparak Türk devletinin yapmak istediği planları tehir ettirdiler. Şimdi de aynı ucuz numarayı ısıtıp önümüze getiriyorlar.

Türkiye Zeytin Dalı harekatıyla Bilad-ı Şam’da ( Ortadoğu’da) birçok devletin planlarını alt üst etmiştir. ABD’nin teröristlere verdiği destek bir işe yaramayınca bu kez Türkiye’ye dışarıda yeni bir refleks alanı bulma gayretine girdiler.

Kaç zamandır müflis ülke Yunanistan’ın tavırları bu yüzden. Yani aldığı emri yerine getiriyor. Yoksa Yunanistan gibi dünyada hiçbir iddiası olmayan, Avrupa’dan gelen parayla ayakta kalabilen, emekli maaşlarını bile ödeyemeyen bir ülke Türkiye’yi karşısına alacak kadar aptal  değil.

İki gün önce şehit savcımız Mehmet Selim Kiraz’ın ‘Ölüm’ emrini veren aşağılık teröristi iade etmeyen Yunanistan, bir terörist için Türkiye ile arasına husumet olsun ister mi? İstemez ama ipini tutanlar bunun böyle olmasını istiyor.

Dünyada özellikle de Avrupa’da teröristlere sahip çıkmak, Türkiye aleyhinde faaliyet göstermek devletlerinin anayasalarında yazmakta. Tüm bu basit işlerle Türkiye’nin dikkatini başka yöne çekmek ve Türk devletinin stratejisini bozmak istiyorlar.

Bugün bu planın yanında yer alanların bilmediği gerçek şu: Türkiye ne 1996’daki Türkiye. Ne de millet 1990’lardaki millet. Ne de devletin başında ucuz numaralarla sarsılacak bir irade var.

Yanıldıkları şu: Oyun eski ama Türkiye yeni…

serkan.ustuner@haber7.com

Twitter: sustuner