İsrail, Erdoğan'ın şartlarına ne dedi?
- GİRİŞ06.05.2014 06:50
- GÜNCELLEME06.05.2014 08:57
İsrailli resmi kaynaklara göre pazarlıklar sona erdi, anlaşma metni bile hazırlandı. Bu andan itibaren beklenen tarafların metne imza atmaları.
Mavi Marmara katliamı sonrasında Türkiye, İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi için 3 şart öne sürdü. Özür, şehit ailelerine tazminat ve Gazze'deki ablukanın kaldırılması.
İsrail Başbakanı Netanyahu, 22 Mart 2013'de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la telefonda görüşerek özür diledi. Ardından katliama karışan İsrailli askerler hakkında Türkiye'de açılan davaların düşürülmesini talep etti.
İsrail'in bir diğer talebi de Türkiye'nin İsrail ile diplomatik ilişkileri büyükelçilik seviyesine çıkarmasıydı. Hatırlanacağı gibi katliam sonrası Ankara, tepki olarak İsrail ile ilişkileri maslahatgüzar seviyesine indirmişti.
Şimdi gelinen noktada yaklaşık 13 aydır süren pazarlıkların tamamlandığı ve anlaşmanın artık imzaya kaldığı iddia ediliyor.
Türkiye'nin özür şartını yerine getiren İsrail'in şehit ailelerine ödenecek tazminat konusunda anlaşmaya varıldığı belirtiliyor. Bilginin kaynağı İsrailli resmi yetkililer. Hatta bu konuda İsrail Dışişleri Bakanı Liebermann'ın da olumlu açıklamaları geldi, Lieberman, "İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşeceğine inanmak için her türlü neden var. Durumun yakın bir gelecekte normalle döneceğini ve ilişkilerimizin iyileşeceğine inanıyoruz" dedi.
Özür tamam, belli ki tazminat işi de çözülmüş. Peki ya insanlık dramının yaşandığı Gazze konusu?
Gazze'deki ablukanın kaldırılması ya da hafifletilmesi şartı vardı. İsrail, Gazze politikasından bugüne kadar hiç taviz vermezken, Türkiye'nin ilişkilerin normale dönmesi karşılığında şart koştuğu bu maddeye ne diyeceği çok merak ediliyordu.
Alınan duyumlara göre İsrail, Gazze konusunda Türkiye'den Gazze'ye gidecek her türlü yardımın Filistinlilere ulaştırılması konusunu kabul etmiş.
Yani Gazze'ye yönelik abluka ciddi bir şekilde hafifletiliyor.
Türkiye'den gidecek olan her türlü yardımın Gazze'ye girişine izin verilecek. İsrail, bu yardımları, gümrük kontrolünün ardından verilecek özel izin ile Gazze'ye ulaştıracak.
Gazze, 2005'ten beri abluka altında. Hem deniz hem de kara sınırları kapalı. 3 Temmuz Mısır darbesinin ardından dünyaya açılan tek kapıları da Mısır'daki darbe yönetimi tarafından kapatıldı.
İsrail, kendi tarafındaki kara sınırlarını kapalı tutuyor. Yardım tırlarının girişine özellikle de roket yapımında kullanılabilir diye inşaat malzemelerinin girişine izin vermiyor, hatta 2007 raporlarına göre yiyecek yardımını bile sadece Filistinlilerin karınlarının doyacağı miktarda sınırdan sokuyor.
Gazze ekonomisi son bir yıldır her ay ortalama 200 bin Dolar kaybediyor, yaklaşık 2 milyon Filistinlinin yaşadığı bölgede insanlık dramı var. Tünel ekonomisi bitmiş durumda, içerde stoklar tüketilmiş, gıdanın yanı sıra ilaç, elektrik, akaryakıt ve su sıkıntısı da var.
İşte bu ortamda Türkiye'den gelen yardımların Gazze'ye girişine izin verilmesi, Gazze halkını içinde bulundukları krizde son derece rahatlatacaktır.
Türkiye, TİKA ve TOKİ aracılığıyla Gazze'de hastane ve okul inşaatları projeleri yapıyor. İsrail bölgeye girişine izin vermediği inşaat malzemeleri konusunda Türkiye adına bir geri adım atmıştı. Son anda bir sıkıntı olmazsa inşaat malzemesi dahil her türlü yardımın Türkiye'nin önemli bir dış politika zaferiyle Gazze halkına ulaşmasının önü açılmış oluyor.
Yorumlar1