Erdoğan'a fahri doktora unvanı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, milletle hiçbir bağı olmayan, kendi kısır dünyalarının dışına çıkmayan, çıkamayan çevrelerin yeni üniversitelerin, tabela üniversitesi olarak kalacağını iddia ettiğini belirterek, "Ama aradan geçen süre içinde bunun öyle olmayacağını, öyle olmadığını bizler ispatlamış olduk." dedi.

Kırşehir Ahi Evran Üniversitesince Erdoğan'a fahri doktora tevcih edilmesi dolayısıyla tören düzenlendi.

Bu yıl üniversiteden mezun olacak tüm öğrencileri tebrik ederek ve bundan sonraki eğitim ve çalışma hayatlarında onlara başarılar dileyerek konuşmasına başlayan Erdoğan, öğrencilerin başarılarında fedakarlıkları ve emekleri bulunan aileleri ve öğretmenleri de kutladı.

Erdoğan, Kırşehir'de 10 yıl önce bir üniversite olmadığını anımsatarak, başbakanlığı döneminde şehre böyle bir üniversiteyi kazandırmaktan duyduğu memnuniyeti vurguladı. Erdoğan,"Bir zamanlar biz burada açılışları yaptığımızda söylenen şuydu, 'Bunlar tabela üniversitesi olacak' diyorlardı. Şu anda öğrenci sayımız 20 bine ulaştı." diye konuştu.

Ahi Evran Üniversitesinin bir tabela üniversite olmayı aştığına dikkati çeken Erdoğan, üniversitenin ikiye bölünmesi veya yeni bir üniversite açılmasının tartışıldığını söyledi.

Üniversitelerde başarı oranlarına bakıldığında, öğrenci sayısının fazla olan değil 10 bin, 15 bin kapasitesi bulunanların başarılı olduğuna işaret eden Erdoğan, bunda hoca başına düşen öğrenci sayısının önemli bir etki oluşturduğunu vurguladı.

Erdoğan, öğretim üyesi konusundaki sıkıntıları da aşacaklarını bildirdi.

Ehi Evran Üniversitesinin 7 fakültesi, 3 enstitüsü, 4 yüksekokulu, 7 meslek yüksekokulu, 11 araştırma ve uygulama merkezi ile göz doldurduğunu belirten Erdoğan, üniversitenin başarı grafiğinin önümüzdeki dönemde daha da yükseleceğine olan inancını dile getirdi.

Ülkedeki üniversite sayısını artırmak, her ilde bir üniversite kurmak istediklerinde birtakım garipliklerle karşı karşıya kaldıklarını anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama bizim derdimiz başkaydı. Derdimiz, Türkiye'nin en ücra köşesindeki bir gencin, bir öğrencinin, diğer ucundaki İstanbul, Ankara gibi ulaşma noktasına çok ciddi sıkıntılar çekebileceğini düşünüyorduk ve oralara akademisyenleri, öğretim üyelerini göndermekte sıkıntılar çekebileceğimizi düşünüyorduk. Takdir edersiniz ki 15 yıl önce Ağrı'da, Iğdır'da, Muş'ta, Hakkari'de havalimanı yoktu, havaalanı yoktu. Öyleyse oradaki öğrenciler veya akademisyenler buraya nasıl gidip geleceklerdi? Öyleyse dedim, biz bir şey yapmamız lazım. Biz öğrencilerin ayağına üniversiteyi götürelim, biz öğrencilerin ayağına akademisyeni götürelim ve bu arada da 25 olan havaalanı sayısını 55'e, 56'ya, 57'e çıkarmış olduk. Rahatlıkla şimdi artık akademisyenlerimiz haftanın belli günlerinde icabında çok farklı illerdeki üniversitelere gidip dersini verebiliyor oradan tekrar diğer ile dönme şansına sahip oluyor."

- "Tabela üniversitesi olarak kalacağını iddia ettiler"

Bu hizmetleri çok daha ileri seviyeye taşıyacaklarını da ifade eden Erdoğan, "Milletle hiçbir bağı olmayan, kendi kısır dünyalarının dışına çıkmayan, çıkamayan bu çevreler, yeni üniversitelerin, az önce söylediğim gibi bir tabela üniversitesi olarak kalacağını iddia ettiler. Ama aradan geçen süre içinde bunun öyle olmayacağını, öyle olmadığını bizler ispatlamış olduk." değerlendirmesinde bulundu.

Şehirlerin, sosyal, kültürel ve ticaret hayatının bu üniversitelerin desteklediği proje çalışmalarıyla daha da canlandığını vurgulayan Erdoğan, "Bunun bir de ekonomik hayattaki gelişmeler çok çok farklı şekilde oldu. Eskiden düşünün 10 kişiden bir tanesini üniversiteye alabiliyordunuz ama şimdi artık neredeyse 10'da 10'u yakalar hale geldik, böyle bir duruma geldik. Bu öğrencilerin gittikleri illere taşıdıkları bir ekonomik potansiyel var, ekonomik bir güç var ve bu ekonomik güç o şehir hayatını, oradaki esnafı da hareketlendiriyor. Örneğin bugün arkadaşlarımız bana şunu söylüyorlar, yani Kırşehir'e bir yatırımcı gelse... En büyük yatırım Ahi Evran Üniversitesi işte." ifadelerini kullandı.

(Sürecek)