Vagonlardaki yoğunluğa "renkli ve güvenli" çözüm
Raylı sistemler için hem yolcuları en az kişinin bulunduğu vagona yönlendiren hem de "yüz tanıma sistemi"yle aranan suçluların yakalanmasını sağlayacak sistem tasarlandı.
Bursa'da bir üniversite öğrencisi, raylı sistemler için hem bazı vagonlarda aşırı yığılmayı önlemek amacıyla doluluk oranlarını 4 renk kategorisine ayırıp yolcuları en az kişinin bulunduğu vagona yönlendiren hem de "yüz tanıma sistemi"yle aranan suçluların seyahat ederken yakalanmasını sağlayacak bir sistem geliştirdi.
Uludağ Üniversitesi (UÜ) Elektrik Elektronik Mühendisliği son sınıf öğrencisi Muhammet Dinç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Raylı Sistemlerde Güvenlik ve Vagonların Doluluk Oranı" adını verdiği projeyi, kendi yaşadığı sorunlardan hareket ederek geliştirdiğini söyledi.
Dinç, birçok kişinin ulaşımda raylı sistemleri yoğun olarak kullandığını ifade ederek, kendisinin de üniversiteye giderken raylı sistemi tercih ettiğini ve çoğu zaman ayakta yolculuk yaptığını aktardı.
Sabah ve akşam saatlerinde metrodaki vagonların çok fazla doluluğa ulaştığını vurgulayan Dinç, şöyle konuştu:
"Bazı vagonlara aşırı yığılma olurken bazı vagonlar da boş kalıyor. Bu dengesizliği ortadan kaldırmak ve vagonlara eşit dağılımı sağlamak için proje geliştirdim. Kişi sayma sistemiyle vagonların doluluk oranlarını tespit ederek kırmızı, turuncu, sarı ve yeşil renkleriyle 4 gruba ayırdım ve bunları istasyonlardaki ekranlara yansıtarak yolcuların uygun vagonu öğrenmesini sağladım. Kırmızı renkli gözüken vagon en yoğun yani dolu, turuncu olan daha az yoğunlukta dolu, sarı olan orta yoğunlukta dolu ve yeşil olan da en uygun vagon."
"HANGİ VAGONUN BOŞ HANGİ VAGONUN DOLU OLDUĞU ANLAŞILIYOR"
Dinç, kişi sayısını belirlemek için vagonların üzerine takılı olan sunuculara bağlı (IP) kameraları yerleştirmeyi planladıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Bu kameralar sayesinde ve bilgisayarda bulunan yazılımla sayma işini yapıyoruz ve bir vagonda kaç kişinin bulunduğunu net olarak belirliyoruz. Bu sayılar ana sisteme gidiyor ve sistemden de istasyondaki ekranlara renkler olarak gözüküyor. Yolcular da bu renklere göre hangi vagonun boş, hangi vagonun da dolu olduğunu anlıyor. Ayrıca her istasyonda sayılar ve ekranlardaki renkler güncelleniyor. İstenildiği takdirde ekranlara kişi sayısı veya doluluk oranı yüzdelik olarak da yazdırılabilir. Bu sayede insanlar hangi vagonun daha müsait olduğunu tren gelmeden önce görebiliyorlar."
Genelde bir raylı sistemin 4 vagondan oluştuğunu, bundan dolayı peronları 4 bölgeye ayırdığını anlatan Dinç, "Peronlarda bulunacak olan vagon ayrım çizgileriyle hangi vagonun nerede duracağı belli olacak. İstasyondaki ekrandan hangi vagonun boş olduğunu öğrenen yolcular, peronlardaki bölgelerden de bekleme yerlerini görebilecekler. İnsanlar tren gelmeden önce belirtilen bölgede bekleyerek diğerlerine göre daha uygun vagona binebilecekler." değerlendirmesinde bulundu.
"HANGİ HATLARIN HANGİ SAATLERDE DOLU VEYA BOŞ OLDUĞU BELİRLENİYOR"
Projenin hayata geçirilmesi için Bursa Ulaşım Toplu Taşıma İşletmeciliği Turizm Sanayi ve Ticaret A.Ş. (BURULAŞ) ile görüşme yaptığına da değinen Dinç, şunları kaydetti:
"Vagon sayısına göre bir hesaplama çıkardık. Sistemin bütün raylı sisteme uyarlanma maliyeti yaklaşık 3 milyon lira tutuyor. Ancak bu sistemin avantajları da var. Yolcu sayısının belirlenmesiyle hangi hatların hangi saatlerde dolu veya boş olduğu belirleniyor. Yoğunluğun az olduğu akşam saatlerinde 4 vagon yerine 3 vagonla ulaşım sağlanabilir. Sadece 1 vagonun çalışmaması durumunda yılda en az 300 bin lira enerji tasarrufu sağlanabiliyor. 10 yılda kendini amorti eden ve ayrıca yolculara rahatlık sağlayan bir sistem. Proje sadece bu özellikler ile de kalmıyor. Bunun yanında, vagonlardaki eşit yolcu dağılımı ile vagon ömür artırımı, metro güzergahlarındaki çevrim aralıklarının daha net belirlenmesini, ihtiyaca göre vagon artırımı ya da azalışıyla enerjide verimlilik, yolcu yoğunluğuna göre Reklam alanları fiyatlandırma belirlenmesini, yolcu sayısının az olduğu saatlerin tespitiyle indirimli bilet uygulamasının sağlanması gibi özellikleri içeriyor."
"ARANAN KİŞİNİN METROYA BİNMESİ DURUMUNDA UYARACAK"
Artan terör olaylarının toplu taşıma gibi insanların yoğun olduğu yerleri hedef aldığına dikkati çeken Dinç, bu olayın bütün vatandaşların güvenliğini tehdit ettiğini aktardı.
Bu projede yolcuların tehlikeden uzak bir yolculuk sürdürmesini amaçladığını dile getiren Dinç, "Projede yüz tanıma sistemini de kullandım. Aranan kişinin metroya binmesi durumunda gerekli yerlere uyarı gidecek." dedi.
Dinç, kameralardan gelen görüntüleri yüz tanıma ve algılama yazılımıyla bütünleştirdiğini vurgulayarak, şunları dile getirdi:
"Bu sayede raylı sistemi kullanan yolcuların her biri yüzleri sisteme kayıt edilmeden algılanacak ve istenilen yüzle eşleşecektir. Emniyet Genel Müdürlüğünden alınan şüpheli fotoğraflarının sisteme entegre edilmesiyle online olarak çalışan kameralar vasıtasıyla yolcuların yüzleri aranan kişilerin yüzleriyle karşılaştırılmaktadır. Bir şüpheli veya aranan kişi, ulaşım için raylı sistemi kullandığında, yüzü kameralardan belirlenecek ve sistemdeki fotoğrafla eşleşip sisteme ve ilgili yerlere uyarı verilecek. Karşılaştırma sonrası online kameralardan tespit edilen şüphelinin, ilgili birimlerle ortak çalışma yapılarak yakalanması sağlanacaktır."