Bursa ipeğiyle yeniden dünya vitrinine çıkacak
CEM ŞAN - İpekli dokumacılığın 14'üncü yüzyılın sonlarında gelişmeye başlayarak Osmanlı döneminde zirveye ulaştığı ve İpek Yolu'nun asırlarca en önemli merkezlerinden Bursa'nın geleneksel ipek dokuma üretimiyle yeniden dünya vitrinine çıkarılması hedefleniyor.
Umurbey İpek Üretim ve Tasarım Merkezi Tasarım Bölümü Sorumlusu Hatice Hanedar Yüksel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1940'lı yıllarda inşa edilen ve özel mülkiyete ait ipek fabrikasının zaman içinde atıl duruma düştüğünü, daha sonra Büyükşehir Belediyesince devralınarak restore edildiğini söyledi.
Yüksel, restorasyonun ardından binada Bursa Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kurslarınca (BUSMEK) geçen yıl eylül ayında geleneksel dokuma tezgahlarında ipekli kumaş ile halı dokuma ve tasarım dersleri verilerek öğrencilerin yetiştirilmesine başlandığını dile getirdi.
Bursa ipeğinin hayat bulması için çalışmaların sürdüğünü belirten Yüksel, "Burada el dokuma tezgahlarında ipek kumaşlar dokunuyor, daha sonra tasarım atölyesine gelip tasarlanıyor. Gerek ev tekstilinde gerekse giyim kuşamda kullanılıyor. Geleneksel Osmanlı motifleriyle birleşip halkın beğenisine sunuluyor" dedi.
- "Çin ve Hint ipeğine rakip çıktı"
Yüksel, Büyükşehir Belediyesinin ipekle özdeşleşen kentteki 80 yıllık bir tarihi uyandırdığını ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"İpek, Bursa'nın kalbiydi. Yeniden bunu hayata ve topluma kazandırmak, unutulmuş bir sanatı yeniden canlandırmak çok güzel bir proje. Bu projeyi ilk duyduğumda çok heyecanlandım. Kendim de dokumacıyım ve bu işi anneannemden öğrendim. Sonra okul, okuldan sonra tekrar eğitimlerini alarak ve günümüzde ölmeye yüz tutmuş dokumaları araştırarak bu yolculuğa çıktım ve bu projenin içinde kendimi buldum. Şu anda çok güzel bir ilerleme kaydediliyor. Öğrencilere burada önce eğitim veriyoruz, sonra üretime geçiyoruz. Piyasada satılan Çin ve Hint ipeğine rakip çıktı. Burasının çok yol kat edeceğine ve güzel şeyler yapacağımıza inanıyorum."
Yüksel, müze ve atölye olarak iki yapıdan oluşan merkezde Bursa ipeğinin tarihçesinin yer aldığına işaret ederek, dokunan ipekli kumaşlarla oluşturulan tasarımlarda ilerleyen aşamada defileler veya uluslararası arenada çalışmalar yapmayı hedeflediklerini aktardı.
Bireysel olarak atölyesi ve çalışmaları bulunduğunu, bunları da merkeze taşımayı düşündüğünü anlatan Yüksel, "Kumaş, tasarlandığı zaman hayat buluyor. O kumaşların ayağa kalkması için kesinlikle tasarımla birleşmesi ve halkla buluşması gerekiyor. Buradaki çalışmalarımızı ulusal ve uluslararası platformda en üst seviyeye kadar çıkaracağımıza inanıyorum" diye konuştu.
- "Bursa'nın hafızasının canlandırılması hedefleniyor"
BUSMEK'te görevli usta öğretici İsmail Makav, ipeğin içinde büyüdüğünü, babasının mesleğinin ipek dokumacılığı olduğunu vurguladı.
Makav, 1990 yılında ipek dokumacılığı alanında Kültür ve Turizm Bakanlığının verdiği sanat kartına sahip olduğunu söyleyerek, "Kendimi bildim bileli dokumacılık yapıyorum. Büyükşehir Belediyesinin yaptığı bu projede köydeki veya şehirdeki insanlara istihdam sağlanması ve Bursa'nın hafızasının canlandırılması hedefleniyor. Kentte daha önceleri var olan şu anda kaybolmaya yüz tutmuş ipekçiliği tekrar canlandırmayı ve yüzde 100 ipekli kumaşları eski ihtişamıyla üretebilmeyi amaçlıyoruz" ifadelerini kullandı.
Merkezde geleneksel ipek dokuma tezgahlarında eğitim verildiğini ve üretim de yapıldığını söyleyen Makav, geleneksel tekniklerle ipekçiliği canlandırmaya çalıştıklarına dikkati çekti.
İpekten şal ve halı üretip halkın beğenisine sunduklarını dile getiren Makav, BUSMEK tarafından il genelinde 15 noktada geleneksel ipek dokuma eğitimi verildiğini sözlerine ekledi.
YORUMLAR