Tarık Akan'ın vefatı
Vefat eden sinema sanatçısı Tarık Akan'a başrolünü oynadığı Pehlivan filmi için kispet diken İrfan Şahin, acı kayıptan duyduğu üzüntüyü dile getirerek "Böyle değerli bir insana kispet dikmek bana nasip oldu. Ben de onun resimlerini yıllardır saklıyorum." dedi.
UNESCO tarafından somut olmayan dünya mirası listesinde yer alan ve Çanakkale'nin Biga ilçesinde yaşayan kispet ustası İrfan Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1984 yapımı "Pehlivan" filminde Tarık Akan'a kispet diktiğini söyledi.
Sanatçının bu filmle 21. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi erkek oyuncu ödülünü kazandığını hatırlatan Şahin, Akan'ın hayatını kaybettiğini öğrendiğinde derin üzüntü duyduğunu bildirdi.
Şahin, Akan'a kispet dikerken yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Tarık Akan, söz konusu filmi çevirmeye karar vermiş ve nereden temin edeceğini düşünmeye başlamış. Arkadaşlarıyla 'Kispeti nereden temin ederiz?' diye konuşurken o sırada kulak misafiri olan bir Bigalıdan adresimi almış. Türkiye'de kispet diken tek ustanın ben olduğumu öğrenmiş. Bana ulaştı ve 'Ustacım biz bir pehlivanın hayatını konu alan film çevirmek istiyoruz. Biga'ya gelip sizin üç gün misafiriniz olacağım.' dedi. Ben de 'Hay hay, sizin gibi Türkiye'ye mal olmuş ünlü bir film sanatçısını misafir etmek şeref olur.' dedim. Nitekim özel aracıyla geldi, misafirim oldu. Kendisine göre kispeti diktim. Vücut ölçüleri tam bir pehlivan ölçülerindeydi."
Akan'ın kispeti giydiğinde "Ustam şimdi ben bunu ne yapacağım?" diye sorduğunu aktaran Şahin, şunları kaydetti:
"Dedim ki 'Sen merak etme ben sana kispetin tüm inceliklerini göstereceğim.' Bu arada da Bigalı tüm esnaf Tarık Akan'ı görmek için geliyor. Allah'tan ki dükkanım iki katlıydı. Üst kata çıkarttım. Rahat etsin istedim. Hakikaten yıllarca bu sanatı yaptım, birçok pehlivana kispet diktim. 1,95 boyunda, 90 kilo ağırlığında pırıl pırıl kispeti giyince Tarık Akan'ı gözümden bile kıskandım. Canı gönülden Pehlivan filminde başarılı olacağını, ödül alacağını söyledim. Nitekim de öyle oldu. Kırkpınar'ın en ünlü cazgırlarından Şükrü Kayabaş ile birkaç ünlü pehlivanın adresini verdim. 'Onlardan da güreşin inceliklerini öğreneceksin.' dedim. Çok teşekkür etti. Kendisi çok cana yakın biriydi, şakacıydı. Böyle değerli bir insana kispet dikmek bana nasip oldu. Ben de onun resimlerini yıllardır saklıyorum."
YORUMLAR