Şifayı ve güzelliği çamurda arıyorlar
Aydın Kuşadası'nda, yerli ve yabancı turistler hastalıklarından kurtulmak ve güzelleşmek için termal suyla ortaya çıkan çamura giriyorlar
Türkiye'nin önemli turizm merkezlerinden Aydın'ın Kuşadası ilçesi, son dönemlerde "termal çamur turizmi" ile de anılmaya başladı. Davutlar Mahallesi'nde bir termal tesisteki çamur, yerli ve yabancı turistlerin hem tedavi hem de kozmetik açıdan ilgi odağı oluyor.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Davutlar Mahallesi'nde, Kuşadası Körfezi'ndeki yer hareketleri nedeniyle, termal su ile birlikte çamur çıkıyor.
Yurt içi ve yurt dışından, özellikle termal sudan ve çamurdan faydalanmak için gelen turistlerin sayısının her sezonda daha da arttığı gözleniyor. Doğal güzelliklerine termal turizmi de ekleyen Kuşadası'nda, turistler hem çeşitli hastalıklarından kurtulmak hem de güzelleşmek için çamur banyosu yapıyor.
Şifa ve güzellik arayanların bütün vücudunu gömdüğü ve litresinde 6 bin 200 miligramın üzerinde mineral, sülfat, sodyum klorür ve radon gazı bulunan çamurlu suyun, damar, dolaşım, sindirim, mide ve romatizmal hastalık, omurilik, bel ağrısı ve vücutta ilaç kullanımından kaynaklanan ödemlerin tedavisinde olumlu sonuç verdiği belirtiliyor.
Tesis sahibi Hasan Demirhan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son günlerde Kuşadası Körfezi'nde meydana gelen yeraltı hareketlilikleri nedeniyle yoğun bir şekilde çamur çıktığını ifade etti.
Demirhan, "Şu an turistlerimiz magma çamuru ile tedavi görmekte. Hem kozmetik hem de tedavi yönünden, suyu kaynaktan geldiği için yoğun bir talep gören magma çamuru için, özel olarak yerli ve yabancı turistler tesislere geliyor" dedi.
Eşinin sağlığa kavuştuğu tesisi aldı
Hasan Demirhan, 1998 yılında Davutlar'a geldiklerini ve 14 odalı küçük tesiste 1 hafta kaldıklarını, eşinin termal tedavi sonrasında sağlığına kavuştuğunu söyledi.
Kendisinin avukat, eşinin de eczacı olduğunu, 1 haftalık tedaviden sonra tesisi satın almaya karar verdiğini belirten Demirhan, tesisine gelen turist sayısının her sezon arttığını ifade etti.
Demirhan, Sağlık Bakanlığının izin ve ruhsatlarında akan çamurlu suyun litresinde 6 bin 200 miligramın üzerinde mineral bulunduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:
"Bu kaynak suyunda tüm hücrelerde bulunması gereken mineraller var. Sülfat, sodyum klorür ve radon gazı bulunduğu için mineralleri tetikleyen özellik var, ayrıca bağışıklık sistemini de güçlendiriyor. Tuzlu, sülfatlı olması, iyot klor gibi dezenfektan mineraller bulunması, kaliteyi yükseltiyor. Suyun sıcaklığı damar ve dolaşım bozukluğuna, sindirim sistemi ve özellikle mide hastalıklarına, bağırsak tembelliğine iyi geliyor. Kükürtlü olmasından dolayı da dolaşım sistemini hızlandırıyor. Tuzlu olması ödemi çözüyor, dengeli zayıflama imkanı oluşuyor. Bazı hastalıklar için kullanılan ilaçlardan dolayı aşırı kilolu insanlar kısa zamanda eski kilosuna kavuşabiliyor."
Hastalıklarından kurtuldular
Ankara'dan her yıl 15 gün süreyle Kuşadası'na geldiğini söyleyen emekli öğretmen Sevinç Özatik, "5 yıl önce 7 basamaklı merdiveni 10 dakikada ancak inebiliyordum. Çıkması ayrı bir dertti. Sol dizimde rahatsızlık nedeniyle Başkent Üniversitesi'nin hocaları ve İzmir'deki doktorlar, ameliyat olmamı söylüyorlardı. Bu tesise gelmeye başladım. Aldığım kür tedavisi sonrasında dizimde hiçbir ağrı kalmadı" dedi.
Yurt dışında yaşayan ve yılda 1 hafta çamur tedavisine geldiğini söyleyen Ertan Yılmaz da romatizmal ağrılarından ve mide sorunlarından kurtulduğunu söyledi.
