CHP Genel Başkan Yardımcısı Tezcan:
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, başkanlık sistemi tartışmalarıyla ilgili, "İktidar eliyle değil, muhalefet partisi eliyle açıldı bu tartışma. Biz milletin vereceği her türlü karara saygılıyız. Burada hiçbir tereddüt yok. Milletimizin ferasetinden de şüphe duymuyoruz." dedi.
Tezcan, partisinin kentteki bir otelde düzenlenen il danışma kurulu toplantısında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin sıkıntılı bir dönemden geçtiğini, yoğun bir gündemi bulunduğunu belirtti. Tezcan, Türkiye'nin huzura ihtiyacı olduğunu, CHP olarak bunu sağlamak için mücadele verdiklerini söyledi.
Anayasa ve başkanlık sistemi tartışmalarının yeniden gündeme geldiğini ifade eden Tezcan, "Şimdi bakıyoruz ki yeniden rafa kaldırılmış bir tartışma Türkiye gündemine oturuyor. Başkanlık rejimi tartışması. İktidar eliyle değil, muhalefet partisi eliyle açıldı bu tartışma. Biz milletin vereceği her türlü karara saygılıyız. Burada hiçbir tereddüt yok. Milletimizin ferasetinden de şüphe duymuyoruz." ifadesini kullandı.
CHP'nin başkanlık sistemi konusunda tutumunun belli olduğunu dile getiren Tezcan, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin demokrasi tarihinde aksak, topal, bugüne kadar zaman zaman raydan çıkmış, zaman zaman kazaya uğramış olsa da bir parlamenter demokrasi geleneği var. Türkiye, bu parlamenter demokrasi içinde sorunlarını çözecektir. Bugünkü sistem, evet arızalıdır, evet bozulmuştur. Parlamenter sistemi 12 Eylül paşaları 1982 Anayasası'nı çıkarırken bozdu. Cumhurbaşkanlarına çok fazla yetki verdiler. Bugünkü uygulamada da mevcut Cumhurbaşkanı, anayasal sınırlarını tanımayarak, anayasal sınırlara tecavüz ederek fiili bir durum yarattı. Şimdi oradan çıkışın bir tane yolu var. Aksayan yol nerede? Parlamenter demokrasiyi bozan yapılarda. O zaman güçlü bir parlamenter demokrasi kuracağız, parlamenter demokrasiyi güçlendireceğiz. 200 yıllık demokrasi tarihimize uygun olan bu. 200 yıllık birikimimize uygun olan bu."
"Cumhurbaşkanını gerçekten olması gereken yere çekeceğiz." diyen Tezcan, "Yetkileri sınırlı, siyasetin içinde etkili ve aktif bir cumhurbaşkanı değil, devletin tepesinde denge unsuru olan bir cumhurbaşkanı, sorumlu bir başbakan, sorumlu bir hükümet. Şamar oğlanı olan bir başbakan, şamar oğlanı olan bir hükümetle bu memleket sorunları çözülmez. Çözümün yolu da diktatörlüğü ve faşizmi getirecek olan başkanlık sistemi değil, parlamenter demokrasiyi güçlendirmekten geçiyor. Bunun arkasında duracak bunun mücadelesini vereceğiz." görüşünü belirtti.
Yeni anayasa konusuna da değinen Tezcan, şunları kaydetti:
"Anayasa uzlaşma komisyonu kurduk. CHP'yi de ben temsil ediyorum. O masanın kurulmasını biz istedik. Genel başkanımız, cumhurbaşkanlığı sarayında liderlerle yapılan toplantıda 'bağımsız yargıya ihtiyaç var' dedi. Yargı bağımsızlığını sağlamak için acil mini bir pakete ihtiyaç var. Bu yüzden 'bir araya gelinsin' dedi. Yani o komisyonun kuruluş amacı öncelikle yargı paketini çıkarmaktır. Yargı bağımsızlığının birinci koşulu Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu. Bu niye gerekli? Hakimler ve savcılar siyasetin emrinde olmazsa vatandaşlar kendini güvende hisseder. Yargının bağımsız olduğu bir yerde o kaygılar önemli ölçüde ortadan kaldırılabilir, ancak bu masada yargı ile HSYK ile ilgili bir anlaşma sağlanamadı."
- FETÖ'nün darbe girişimi
Tezcan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine değinirken de CHP'nin darbeye karşı geçmişte kimin hangi ilişkiler içinde olduğuna bakmaksızın daha ilk günden itibaren demokrasinin yanında, darbecilerin karşısında yer aldığını söyledi.
Türkiye'de darbenin bütün etkilerini ortadan kaldıracak, darbe girişimini boşa çıkaracak hangi adım varsa o adımı atma konusunda sonuna kadar kararlı olduklarını dile getiren Tezcan, "İktidarın bu konudaki samimi duruşuna da sonuna kadar destek vereceğiz, ama şuna fırsat vermeyeceğiz; darbe ile mücadele ediyoruz adı altında Türkiye'yi yeni bir darbe girişiminin eşiğine taşıtmayacağız. Buna müsaade etmeyeceğiz. Darbe ile mücadele ediyoruz kılıfı adı altında Türkiye'de özgürlüklerin ve demokrasinin tamamen ortadan kalktığı ve insanların kendisini kaygı, korku, umutsuzluk içinde hissettiği bir Türkiye oluşturulmasına müsaade etmeyeceğiz." dedi.
CHP olarak darbeye karşı iktidar ile birlikte mücadele etmek istediklerini belirten Tezcan, şunları kaydetti:
"İktidara sesleniyoruz; gelin darbeyle mücadele edelim, ama darbeyle mücadele etmenin ilk önemli adımı, darbenin siyasi ayağını ortaya çıkarmaktan geçer. Gelin darbenin siyasi ayağını ortaya çıkaralım. Darbenin siyasi ayağı sadece 15 Temmuz gecesi darbe başarılı olsaydı 16 Temmuz sabahı kimin cumhurbaşkanı ya da başbakan olacağından ibaret değil. Evet, darbenin siyasi ayağının önemli bir boyutu bu, ama bir başka ayağı daha var. Bu çetenin devlet içinde bugüne kadar hangi siyasi destekleri alarak yuvalandığını, yerleştiğini, örgütlendiğini, güç kazandığını da ortaya çıkarmamız lazım. Ortaya çıkarmadan, Yüksek Askeri Şura'da darbe girişimcisi FETÖ mensubu komutanların yükselmesinin yolunu hangi siyasilerin açtığını konuşmadan darbenin siyasi ayağıyla mücadele etmek ve siyasi ayağını ortaya çıkarmak mümkün mü? Yargı içinde bu yapılanmanın yargının en kritik noktalarına nasıl yerleştiğini ve yerleşirken hangi siyasi yapıların desteğini aldığını ortaya çıkarmadan darbenin siyasi ayağını ortaya çıkarmak mümkün mü? Emniyet teşkilatı içinde bu yapının örgütlerinden siyasetin hangi grubunun desteğini aldığını, hangi siyasetçilerin bunların arkasında durduğunu ortaya çıkarmadan darbenin siyasi ayağını ortaya çıkarmak mümkün mü?"
Toplantıya CHP Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Tufan Köse, CHP İl Başkanı Hasan Suvacı, Merkez İlçe Başkanı Ali Rıza Suludere ile partililer katıldı.
YORUMLAR