Darbeci komutan ile Boydak Holding arasındaki para trafiği iddianamede

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin tutuklanan dönemin 2. Birleştirilmiş Hava Hareket Merkezi Amiri Kurmay Albay Bülent Gürdoğan ile Boydak Holding yöneticileri arasındaki 6 milyon liralık para transferi iddianamede yer aldı.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca, dönemin 2. Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi Komutanı Tümgeneral Atilla Darendeli, 8. Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Deniz Kartepe, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Kurmay Albay Ali Durmuş ve 2. Birleştirilmiş Hava Hareket Merkezi Amiri Kurmay Albay Gürdoğan hakkında, üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davaya ilişkin iddianamede Mali Suçlar Araştırma Kurulunun (MASAK) raporuna da yer verildi.

Söz konusu raporun 26. sayfasının 45 numarayla işaretlenen dipnotunda, Gürdoğan ile FETÖ/PDY terör örgütüne finans sağlama ve bu örgütle irtibatlı ve iltisaklı olduğu gerekçesiyle Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından el konularak kayyum atandığı anımsatılan Boydak Holding arasında irtibat tespit edildiği belirtildi.

Raporda Gürdoğan'ın FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan Boydak Holding'in yöneticilerinden Bekir, Memduh ve Şükrü Boydak ile karşılıklı para havale ettiklerinin belirlendiği kaydedilen iddianamede, şöyle denildi:

"Gürdoğan'ın, Memduh ve Bekir Boydak adlı kişilerden 2 işlemde toplam 6 milyon lira havale alması ve aynı tarihte Şükrü Boydak'a tek işlemde göndermesi dikkat çekici bulunmuştur. Aynı analiz kısmında şüphelinin birinci derece yakın akrabalarının da Boydak grubuyla yakın ilişkide oldukları tespit edilmiştir."

- Darbeciler cezaevinde bulunan sanıkları tehdit etmiş

Darbe girişimine teşebbüs suçundan 3 ay cezaevinde kaldıktan sonra delil durumunun değişmesinden dolayı tahliye edilen A.O.U'nun ifadelerine de yer verilen iddianamede, A.O.U'nun aynı koğuşta kaldığı tutuklu sanıklar Durmuş ve Gürdoğan'ın kendisine yönelik tehditlerde bulunduğunu ileri sürdüğü bildirildi.

İddianamede yer alan ifadesinde A.O.U, şunları kaydetti:

"Ben cezaevinde dosya şüphelilerinden Durmuş ve Gürdoğan ile aynı koğuşta kaldım. Bu süre içerisinde bu kişilerin benimle görüşmelerinden ve kendi aralarındaki konuşmalardan edindiğim bilgileri anlatmak istiyorum. Durmuş bana 'Sen darbeyi engellemek için başbakanlığın emriyle uçtun ama bak şimdi cezaevindesin. Bu hükümet devrilecek, biz dışarı çıkacağız ama sen yine cezaevinde olacaksın.' şeklinde tehditkar beyanlarda bulundu. Bu kişiler kendi aralarında sürekli hükümetin devrileceğini ve kendilerinin çıkacağını söyleyerek, hükümet ve Sayın Cumhurbaşkanımız aleyhine dalga geçer şekilde konuşuyorlardı."

İddianamede, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanan dönemin Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanı Tuğgeneral Hakan Evrim'in, darbe girişiminden bir gün önce F-16 savaş uçağıyla Diyarbakır 8. Ana Jet Üssü'ne gelerek, Kartepe ile görüştüğü aktarıldı.

Görüşmenin ardından Evrim'in hassas hedefleme cihazı olan lazer pot cihazını geldiği uçağa monteleyerek götürdüğü belirtilen iddianamede, şu ifadelere yer verildi:

"Bu cihaz terörle mücadele kapsamında nokta atışı yapılabilmesi amacıyla kullanılan özel bir hedef belirleme cihazıdır. Cihazın büyük olasılıkla darbe girişimi sırasında TBMM'nin veya Özel Harekat Daire Başkanlığının vurulması sırasında kullanıldığı, bu lazer pot cihazının götürülmesi olayını da Kartepe savunmasında anlatmamıştır."

- İstenilen ceza

İddianamede, dönemin 2. Birleştirilmiş Hava Harekat Merkezi Komutanı Tümgeneral Atilla Darendeli, 8. Ana Jet Üssü Komutanı Tuğgeneral Deniz Kartepe, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreter Yardımcısı Kurmay Albay Ali Durmuş ile 2. Birleştirilmiş Hava Hareket Merkezi Amiri Kurmay Albay Bülent Gürdoğan hakkında, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ve "Silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlarından üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.