En büyük cephe arkadaşı Erdoğan

Rusya Devlet Başkanı Vlademir Putin, çeşitli temaslarda bulunmak ve Akkuyu Nükleer Santrali’nin temelini atmak üzere Türkiye’ye geldi. Putin’in seçimleri kazandıktan sonra ilk resmi ziyaretini Türkiye’ye yaptığını söyleyen Rusya Ulusal Güvenlik Akademisi Başkan Yardımcısı Talat Enveroviç Çetin, “Rusya’nın stratejik projeleri, Suriye ve Astana’yla ilgili stratejik gelişmeler, Akkuyu’yla ilgili çalışmalar bu ziyarette önemli yer tutuyor. Ancak Putin Doğu’da ki en büyük cephe arkadaşı Erdoğan’ı ziyaret ediyor” dedi.

BİR TEK TÜRKİYE SÖYLEDİ

Son gelişmeler ışığında dünyada batı ve doğu cephelerinin açıldığını savunan Çetin, cepheleşmenin ilk kez bu kadar belirgin hale geldiğini söyledi. Dünyadaki diplomatik mücadeleye dikkat çeken Çetin, “ Şu an Putin’in açık açık yanında duracağını söyleyen, bunu gösteren, batının haksız olduğunu bu işleri kasıtlı yaptığını söyleyen bir tek Türkiye var. bu da bir NATO ülkesi. Şu anda Putin’in duygularını analamak ilginç olacak. Doğunun iki büyük cephesinden Rus cephesi Türk cephesini ziyaret etti diyebiliriz” şeklinde konuştu.

AKKUYU İLİŞKİLERİN SİGORTASI

Akkuyu Nükleer Santrali projesinin Türkiye’de tam manasıyla anlaşılamadığını savunan Çetin, “ 2012 yılında yapılan ilk hesaplamayla 20 milyar dolara mal olacak santral şu an 22 milyar dolara çıktı. Rusya 22 milyar dolarını hiçbir kredi kullanmadan kendi bütçesinden veriyor. Ve 12 cent elektrik birim fiyatı değil. İnşaatın yüzde 40’ından fazlasını Rusya yapacak. 10 milyar dolar Türkiye’ye ihraç girdisi olacak. Rusya’nın bu projeye yaptığı yatırımı amorti etmesi için 33 yıla ihtiyacı var. Tüm bu veriler ışığında bu proje Rusya için karlı bir proje değil. Demek ki Rusya için önemli olan burada para değil. Türkiye’ye güven, iki ülke arasındaki cephenin çelik haline gelmesi ve yüzyıllar sürecek olan yeni ilişkinin başlangıcı diyebiliriz. Çünkü Rusya, Türkiye ile ilişkilerinde en kötü günde bile Akkuyu’yu bu meseleye malzeme yapmadı. Akkuyu’yu durdurmadı, yapmayacağız demedi, çalışmaları engellemedi. İki ülke arasındaki en önemli sigorta Akkuyu” değerlendirmesinde bulundu.

TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ KAZANÇ

Türkiye’nin Akkuyu’daki rolünü de anlatan Çetin, “Türkiye bir tek arazi veriyor. 10 milyar doları kazanacak şirketleri veriyor. İnşaatı yapım garantisi veriyor. Türkiye’nin sorumlulukları bunlar. Rusya ise her ay elektrik vermeyi taahhüt ediyor ve elektrik veremezse bu elektriği başka yerden satın alıp yine Türkiye’ye vermek zorunda. Yüzde 100 Türk tarafına sorumluluk getirmeyen bir proje bu. Dışardan ayarlı CHPliler de bu projenin insan haklarına aykırı olduğunu savunuyor. Üst mahkemeye, AİHM’e gideceklermiş. Şu anda baktığımızda Rusya’nın para kaybettiği, hatta zarar ettiği bir proje bu. Ama Rusya’nın yapma sebepleri de ortada” açıklamasında bulundu.

FRANSA ABD’DEN TALİMAT ALDI

İki ülke arasındaki en önemli mesainin Suriye konusunda harcandığını da hatırlatan Çetin, ABD’nin Suriye’den çekilme ve Fransa’nın asker gönderme açıklamasını da Yeni Şafak’a değerlendirdi. Çetin sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu girişim Fransa’nın kendi tasarrufu değil. ABD, daha önce Almanya’ya yaptırdığı gibi bu şekilde marjinal sözler söyleyerek ortalığı karıştırmak istiyor. Trump Suriye’den çekiliyoruz sözüyle başka birşey amaçladı. Trump’ın son cümlelerini yine Türkiye’de kimse okumadı. Trump, ‘terörün hiçbir kalıntısı kalmayınca güvenlik sorunu bölgede kalmayınca bölgeden çekilebiliriz, bu da yakın’ dedi. Bu gelişmeler yakın bir dönemi işaret etmiyor. Çünkü terör senin kontrolünde, sen istediğin zaman terör yapıyorsun. Sen istediğin zaman iki terör eylemi yaparak Suriye’den gitmemek için bahane yaratırsın. Dolayısıyla bu açıklama gerçekten çok saçma. Trump açıklamasının devamında, ‘bu hareketimizi gören ülkeler de aynısını yapmalı’ dedi. Yani aslında Trump, Türkiye ile Rusya’ya siz gidin dedi. Tamamen saçma ve yapmayacağı birşeyi söyledi. Zaten ertesi gün ABD Dışişleri Bakanlığı, böyle bir durumun olmadığını açıkladı”

BATI DOĞU’NUN PARASINI KAÇIRAMAZ

Erdoğan ve Putin arasındaki güzel diyaloga da dikkat çeken Çetin, “Dünyanın dört bir yanındaki mağdur ve sömürülen devletler, hep gerilimi yüksek olmasının sebebi, doğunun paralarının çalıp kendi ülkesinde gayri safi milli hasıla yapıyordu. Doğu insanı artık gözünü açtı ve batının parasını kaçırmasına izin vermiyor. Bu nedenle Erdoğan ve Putin’in doğuda ayrı bir anlamı var. Artık doğuya saldırılar da Erdoğan ve Putin’siz olmuyor. Afganistan’a bir hamle yapılacak olsa eskisi kadar kolay değil. Dünyanın doğusunun iki gerçek sahibi var. Türkiye ve Rusya,. Birisi şahini birisi kartalı onlara sormadan Bir şey yapılamaz. Uzun vadede bu ilişki doğunun gayri safi milli hasılasının artmasına da yol açacaktır” şeklinde konuştu.

Yeni Şafak