AB itiraf etti: Biz dünyanın efendisi değiliz!

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker, Avusturya’da Cumhuriyetin ilanının 100. yıl dönümü dolayısıyla geldiği Viyana'da Ulusal Meclis'te bir konuşma yaptı.

AB’nin barışı korumak için oluşturduğu kuralların uygulanmasında kimi zorluklar bulunduğunu belirten Juncker, bu güçlüklerin yalnız birlik içindeki görüş ve yaklaşım farklılıklarından kaynaklanmadığını, aynı zamanda komşu ülkelerle yaşanan bazı zorlukların da etkili olduğunu anlattı.

Juncker, Rusya’nın coğrafi olarak Avrupa’dan büyük ve birliğin komşusu olduğunu anımsatarak, yaşanan olumsuzluklara rağmen güvenliğin korunması için Moskova ile iş birliği içinde hareket edilmesinin önemine işaret etti.

ÇOK TARAFLILIĞA İHTİYAÇ VAR

Başkan Juncker, "Bazılarımız Avrupa’nın çok büyük olduğuna inanıyor. Biz kendimizi 'dünyanın efendisi’ olarak görüyoruz hala ama dünyanın herhangi bir efendiye ihtiyacı yok, dünyanın çok taraflılığa ihtiyacı var." şeklinde konuştu.

Avrupa’nın dünya politikasında etkin olması gerektiğini vurgulayan Juncker, Avrupa’nın uluslararası konulara ilişkin çok taraflılıktan yana bir tutum sergilemesi gerektiğine dikkati çekti.

Juncker, ABD Başkanı Donald Trump’ın New York’taki konuşmasında ülkesinin BM’ye en fazla finansal desteği yapan ülke olduğunu ifade ettiğini ancak bu bilginin yanlış olduğunu belirterek, BM’nin yıllık bütçesine en fazla katkı sağlayan tarafın AB olduğunu savundu.

BİRİLERİ VAZGEÇTİĞİ İÇİN PES ETMEMELİYİZ

Avrupa’nın dünyanın birçok ülkesinde barış için etkin rol üstlendiğini ifade eden Juncker, "Paris İklim Anlaşması ve İran Nükleer Anlaşmasına ilişkin Avrupalılar sözlerini tutmalıdır. Birileri vazgeçtikleri için bizler pes etmemeliyiz." görüşünü paylaştı.

Juncker, AB’nin uluslararası ticaret alanında son yıllarda yükselişte olduğuna dikkati çekerek, özellikle ABD’nin tek taraflı yaklaşımlar sergilemeye başladığından beri diğer uluslararası paydaşlarla ticari iş birliğini daha da arttırdıklarını kaydetti.

AB DIŞ POLİTİKALARINDA BİRLİK VURGUSU

AB’nin dış politikada birlik içinde hareket edememesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiren Juncker, “AB’nin dış politikada birlik olamaması, söz söyleme gücünü zayıflatıyor. Bu durum birliğin dünyanın gözünde de zayıf görünmesine neden oluyor. Bu nedenle dış politikaya ilişkin kararların çoğunluk içinde alınması gerektiğini ısrarla vurguluyorum, kimileri bunu ulusal egemenliğe aykırı olarak görse de, bu doğru değil.” diye konuştu.

TİCARETTE AVRO VURGUSU

Juncker, avronun birliğin en önemli ortak değerlerinden biri olduğunu belirterek, "AB, enerji ihracatının yüzde 80’ini dolar üzerinden yapıyor. Oysa biz ABD’den enerji giderimizin yalnız yüzde 2’sini tedarik ediyoruz. Bu normal değil. Avrupa bölgesinden uçak almak istendiği taktirde dolarla işlem yapılıyor. Bu doğru değil ve düzeltilmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Batı Balkan ülkelerinin AB üyelik perspektifinin güçlendirilmesi gerektiğine işaret eden Juncker, birliğin bu konuda daha ikna edici olması gerektiğini aksi taktirde bölgede 90’lı yıllarda yaşanan siyasi gerginliklerin tekrar edebileceği uyarısında bulundu.