Beşparmak Dağları'nda Rumları delirten bayrak

Haber7 yazarı Ata Atun bugünkü yazısında, Beşparmak Dağları'ndaki KKTC bayrağının tarihi anlattı. Rum yönetiminin defalarca bayrağı kaldırtmak için girişimlerde bulunduğunu, ancak hepsinin boşa çıktığından bahsetti. Ata Atun, Rumların son olarak ABD, AB ve BM'yi inandırmak için harekete geçtiğini ve "KKTC bayrağı altında Kıbrıs Rum kayıplarının kemikleri var" yalanını atarak bayrağı kaldırmaya çalıştığını söyledi.

Beşparmak Dağları'nda Rumları delirten bayrak
Beşparmak Dağları'nda Rumları delirten bayrak
GİRİŞ 29.01.2021 10:31 GÜNCELLEME 29.01.2021 10:31
Bu Habere 18 Yorum Yapılmış

Haber7 yazarı Prof. Ata Atun'un yazısındaki o bölüm şu şekilde; 

"KKTC bayrağı altında Kıbrıs Rum kayıplarının kemiklerinin olduğu" fikri Helen kafasına göre fena sayılmazdı. Maksat Beşparmaklar'daki KKTC bayrağı altında Kıbrıs Rum kayıplarının kemiklerinin olduğu iddiasını ortaya atmak, konuyu tırmandırmak, BM, AB, ABD'ye ve benzeri ilgili ilgisiz yerlere bıkmadan usanmadan şikayet etmek ve bayrağın altında Rum kayıplar olduğuna inandırmaktı. Sonra da kazı yapma bahanesi ile bayrağımızın olduğu yeri dozerlerle darmadağın edecekler, siyaseten kaldırtmayı başaramadıkları bayrağımızı olabildiğince uzun bir süre ortadan kaldıracaklardı. Tabi kazı en az 8-10 yıl sürecekti!"

İşte yazının tamamı;

"Beşparmak Dağları'nın güney yüzünde yer alan dev boyutlardaki bayrağımız Kıbrıs adasının kuzeyinde yer alan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetini ve Kıbrıslı Türklerin egemenliğini sembolize ediyor. Mutlu Barış Harekatı sonrasında Türk Barış Kuvvetleri Komando Taburu tarafından yapılan dev KKTC bayrağının Beş Parmak Dağları üzerine çizilmesine ilişkin resmi hükümet kararı, 7 Mart 1984 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisi tarafından onaylanmıştı. Dünya rekorlar kitabına da girmiş olan bayrağımızın boyutları 500 metreye 280 metre olup yüzölçümü 101 bin metrekare.

Bilindiği üzere Rum liderler ve Kıbrıslı Türklere yıllarca soykırım uygulamış olan Kıbrıslı Rumlar, bir türlü adanın kuzeyindeki Türk varlığını kabul edemediğinden olsa gerek bayrak onları deli ediyor. Glafkos Klerides, Dimitris Hristofyas, Nikos Anastasiadis ve de aramızdaki "Rum Seviciler" Beşparmak Dağları'ndaki bayrağımızın kaldırılmasını defalarca talep etmişler, üyesi oldukları Avrupa Birliğine, ABD'ye, BM'ye ve Kıbrıs sorunu ile ilgili, ilgisiz tüm devlet başkanlarına bu bayrağın kaldırılması için bıkmadan usanmadan yazılar göndermişler, protestolar ve sözlü talepler iletmişlerdi.

Sonucu, asırlardır Avrupalı devletler ve Batı dünyası tarafından alabildiğine şımartılmış olan Rumlar için büyük bir düş kırıklığı oldu. Hiçbir devlet ve kuruluş bu saçma talep ile ilgilenmedi, Beşparmak Dağları'nda yer alan dev KKTC Bayrağının kaldırılması için KKTC Cumhurbaşkanlarına veya hükümetine bırakın talimat vermeyi, ricada bile bulunmadılar.

Geçen haftalarda (bayrağın boyanması sırasında) Rumların sergilediği olay da bir başka komedi. Bayrağı boyamak için KKTC piyasasından satın alınan boyaları imal eden şirketin Genel Merkezine ulaşarak boya satışını -sözde Kıbrıs Cumhuriyeti adına- durdurmalarını resmen talep etmeleri de, Rum siyasetinin, Megalo İdea yolunda sergilediği "Ya tutarsa" hedefli bir başka girişimdi. Neyse ki boya firması bu saçmalığı dikkate almadı, "kimin nereyi boyayacağı bizi ilgilendirmez. Siz isterseniz size de boya veririz" diyerek başından savuşturdu.

Boya işi de tutmayınca başka bir plan hazırlamak gerekti. Fazla düşünmeden buldular.

"KKTC bayrağı altında Kıbrıs Rum kayıplarının kemiklerinin olduğu" fikri Helen kafasına göre fena sayılmazdı.

Maksat Beşparmaklar'daki KKTC bayrağı altında Kıbrıs Rum kayıplarının kemiklerinin olduğu iddiasını ortaya atmak, konuyu tırmandırmak, BM, AB, ABD'ye ve benzeri ilgili ilgisiz yerlere bıkmadan usanmadan şikayet etmek ve bayrağın altında Rum kayıplar olduğuna inandırmaktı. Sonra da kazı yapma bahanesi ile bayrağımızın olduğu yeri dozerlerle darmadağın edecekler, siyaseten kaldırtmayı başaramadıkları bayrağımızı olabildiğince uzun bir süre ortadan kaldıracaklardı. Tabi kazı en az 8-10 yıl sürecekti!

Bunlar artık çok bayatlamış politik oyunlar. Genetik olarak hiçbir bağları olmadığı halde kendilerini Bizanslıların torunları sanan Rumlar, Bizanslıların neredeyse iki bin yıldır kıvırdıkları her tür düzenbazlığı devam ettirme azmindeler.

Beşparmak dağlarında yer alan bayrağımızın olduğu bölgede Mutlu Barış Harekatında çatışma olmadığını, Barış Harekatının gerçekleştiği 1974 yılında dağın o bölgesine giden herhangi bir yolun bile olmadığını ben dahil, o dönemde yaşamış her Kıbrıslı Türk ve Rum biliyor. Sormak lazım; Savaşta ölenleri ateş ve bombardıman altında açık hedef oluşturarak yolu olmayan sarp bir yere yol açıp, hatta dağa tırmanıp niye gömsünler? Bu saçma fikri ortaya atanların savaş görmediği, savaşı birebir yaşamadığı açık ancak yalan söylemek, yalan iddialarda bulunmak Rumların genlerinden gelen bir özellik olduğundan hiç yüzleri kızarmadan böylesi saçma bir iddia bulunmaktan hiç çekinmiyorlar.

Aslında esas sorunları; Lefkoşa'nın Rum kesiminde milli günlerde askeri geçit töreni yapılırken, ileri doğru bakan Rum askerlerinin, Beşparmak dağlarındaki KKTC Bayrağına bakarak, komutanlarına ve üst rütbeli Rum siyasilere selam vermek zorunda kalmaları. Sanırım bir türlü kabullenemedikleri de bu."

KAYNAK: HABER7
YORUMLAR 18
  • Yiğido... 3 yıl önce Şikayet Et
    Bayrağa bakıp bakıp kudurun...
    Cevapla
  • Ahmet 3 yıl önce Şikayet Et
    Rahatsız olan başka tarafa baksın,yapacak bir şey yok.
    Cevapla
  • 01adana 3 yıl önce Şikayet Et
    yorgo o bayragı abd deel gıralınız kimse o galdıramaz deneyen olursa kevgir elegine döner hodri meydan bekliyoruz ölümden öte köy yok
    Cevapla
  • Cem 3 yıl önce Şikayet Et
    Bayrağa tahammül edemeyenler turk askeri orada olmazsa oluk oluk kan akitir
    Cevapla
  • salih 3 yıl önce Şikayet Et
    Akinciya söyleselerdi hemen kaldirir di
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Macar bakandan dikkat çeken TürkAkım açıklaması
Kar ve sağanak yağış Türkiye'yi etkisi altına aldı: Kazalar meydana geldi