Üçüncü intifada mı geliyor?
Hürriyet Gazetesi yazarı Hande Fırat, İsrail'in kanlı saldırıyla bölgenin yangın yerine dönmesi sonrası üçüncü intifada ihtimalinin gündeme geldiğini söyledi.
Hande Fırat yazısında "Uluslararası kamuoyunda yapılan değerlendirmelerde, üçüncü intifada ihtimalinden bahsediliyor. İlki taşlarla, ikincisi intihar saldırılarıyla hatırlanıyor. Üçüncü intiada olursa tarihte nasıl bir iz bırakır bilinmez..." ifadelerini kullandı.
İşte Hande Fırat'ın "Acı bayram - Bu kriz bekleniyor muydu?" başlıklı yazısı;
“İYİ senaryo Filistin seçimlerinin yapılması ve birinin öyle ya da böyle seçilerek, idare etmesi. Kötü senaryo ise seçimin olmaması ve ortamın kaosa sürüklenmesi. Bu İsrail için de bölge için de kâbus olur.”
Bu sözler İsrailli bir kaynağıma ait... Bu sözleri söylediğinde İsrail seçimlerine çok az bir süre kalmıştı, Filistin’de ise seçimler ertelenmemişti. Gündemde Türkiye ve İsrail ilişkilerinin normalleştirilip, normalleştirilemeyeceği vardı. İsrailli yetkili konuşmasında Filistin’de taraflar yani Hamas ve El Fetih arasındaki mücadeleye de dikkat çekmişti.
İsrail ve Filistin’in amacının bunca acının ardından sadece “barış” olması gerekirken, hem birbirleriyle mücadele ediyorlar hem de iki ülke içinde de aktörlerin güç savaşı yaşanıyor. Bir de perdenin arkasındaki muhtelif güçler var... Barıştan çok kendi çıkarlarını düşünen ABD, Rusya, İran, Arap ülkeleri gibi muhtelif güçler... Böyle bir sahnede patlayan krizde, sonuç tam bir kaos. Çocuklar ölürken, yaralanırken, şiddet aralıksız sürerken, roketler atılırken, kara harekâtı hazırlıklarından bahsedilirken, bu bayram acı hem de çok acı. Bu acının sorumluları ise belli... Ramazan ayı boyunca gerginlikle, hukuksuzlukla Filistinlileri çileden çıkaran İsrail ve buna sessiz kalan, göz yuman, sesini yeteri kadar yükseltmeyen ABD başta olmak üzere diğer tüm ülkeler...
OBAMA YÖNETİMİNİN GERİSİNE DÜŞTÜNÜZ...
“Filistin’in her türlü kırmızı çizgiyi aştığını” düşünen İsrail’in başından beri amacı ise Müslüman dünyanın kırmızı çizgilerini yerle bir etmek. Nasıl mı? Kudüs ve civarının dini ve hukuki statüsünü değiştirerek.
Bu amaca ABD’nin yakın zamandaki olağanüstü (!) katkılarını da hatırlayalım:
Trump başkanlığındaki ABD yönetimi,
6 Aralık 2017’de Kudüs’ü resmi olarak İsrail’in başkenti olarak kabul etti.
14 Mayıs 2018’de ABD’nin İsrail Büyükelçiliği’ni Tel Aviv’den Kudüs’e taşıdı.
25 Mart 2019’da İsrail’in işgali altındaki Golan Tepeleri’ndeki hâkimiyetini tanıdığına dair başkanlık beyannamesini imzaladı.
2020’de damadı Kushner’in çabalarıyla İsrail ile Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Sudan, Fas arasında normalleşme ve diplomatik ilişkilerin yeniden tesis edilmesine yönelik anlaşmaların imzalanmasına önayak oldu.
Bu sicile sahip ABD’nin yeni başkanı Biden ve yönetimi ise son krizde ne yaptı, ne yapıyor? Bir sessizlik, bir belirsizlik hâkim. Üstelik Trump döneminde atılan ve yukarıda sıraladığımız adımları da etkisiz kılmıyor. Demokratlar ve Filistin meselesine hassasiyet gösteren uluslararası kamuoyu tarafından eleştiriliyor. Türkiye de eleştirisini ve beklentisini ABD yönetimine iletti. Hamas’ın roketlerini gündeme getiren ABD yönetimine, Türkiye “O roketler atılmadan önce İsrail’in yaptıklarına bir bakın” yanıtını verdi. Ayrıca “Obama’nın ilk dönemde sürdürdüğü politikanın gerisine düştünüz” denildi.
NEREDE O BİRLİKTELİK...
Ankara’da üst düzey bir kaynağıma Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Filistinli sivilleri korumak için bölgede uluslararası bir koruma gücü konuşlandırılması fikri konusunda çalışılması gerektiği” açıklamasını hatırlattıktan sonra “Ne olur, İbrahim anlaşmalarını imzalamış Arap ülkeleri Filistin için bir araya gelip, güçlü bir adım atabilir mi?” diye sordum. Kaynağım “Aslında Arap ülkeleri, Türkiye, Pakistan, Hindistan gibi ülkeler bir araya gelerek, ABD ve AB’ye, ‘Bu sorunun çözülmesi için gereken adımların atılmaması durumunda biz de sizlerle şu, şu ilişkileri kesiyoruz’ diyebilmeliler” yanıtını verdi. Olması gereken şüphesiz böyle bir birliktelik ve cesaret. Ancak nerede o birliktelik...
ÜÇÜNCÜ İNTİFADA MI GELİYOR?
Uluslararası kamuoyunda yapılan değerlendirmelerde, üçüncü intifada ihtimalinden bahsediliyor. İlki taşlarla, ikincisi intihar saldırılarıyla hatırlanıyor. Üçüncü intifada olursa tarihte nasıl bir iz bırakır bilinmez... Ancak bayram dileğimiz ise kangrene dönen Orta Doğu sorununda ölümlerin ve acının son bularak, barış ihtimalinin yeşermesidir.
-
Salih 3 yıl önce Şikayet EtÖldürüleceksiniz, kesileceksiniz ve sonunda sürüleceksiniz. Hem de hor ve hakir olarak sürüleceksiniz.Beğen Toplam 2 beğeni
-
Sezer 3 yıl önce Şikayet EtBu dünyadan bir cacık olmaz. İİT içindeki ülkeler konuyu BMGK ya taşıdı. Gidecek her öneriyi ABD reddedecek. 2018 de Mevlüt Çavuşoğlu İİT de karar aldık asker gönderiyoruz İsrail artık saldıramayacak dedi ne oldu hiç. Barış gücü falan anca laf. Ülkeler birleşip de BM ye siz yapmıyorsanız (ki yapmazlar) biz göndeririz derler mi hiç sanmam. Bir birliktelik yok. Destek gücü haricinde Türkiye dahil hiç bir ülke de batılı ülkeleri karşısına alıp asker yollayamaz. İsrail yaptığıyla kalacak daha çok cesaretlenecek. İlerde dönüp de batılı ülkeleri vurmaz ama laf edemeyen 6 gün savaşlarının ezikliği içindeki arap ülkelerine silahlar dönünce göreceğiz onları.Beğen Toplam 1 beğeni
-
Hamza 3 yıl önce Şikayet Etİntifada mintifada kimse beklemesin. Adamların takatı mı kalmış. Taşnan, sopaynan da bir yere kadar. Silah asker ordu sofistike silahlar lazım. Yahudiyi kıracaksın, öldüreceksin, katledeceksin. Taş atmakla korkacakları kalmamış bu fasıkların.Beğen Toplam 1 beğeni
-
4343 3 yıl önce Şikayet Etİran 40 Senedir İsraili Yakarım Yıkarım demekten başka ne yaptı. İslam Ülkeleri boş konuşmayı bırakın, Filistin Konusunda Onur Kibir Kıskançlık Yapmadan Sayın Cumhur Başkanımızın izinden yürüyün yeter. Biz, Müslüman Devletlerin tek yumruk olduğunu görmek istiyoruz. Gerisi laf kalabalığı.Beğen Toplam 2 beğeni
-
canturk 3 yıl önce Şikayet Etbutun dunya medyasını cagırın ve cumhur baskanının agzından olanları tek tek anlatın israil neler yapysa butun dunyaya canlı olarak anlatın ve abd nın tutumunu avusturyanın ıngılterenın fransanın ve almanyanın tutumunu sonunada bu ınsanlık degıl bu hıc bır ulkenın dınıne hurrıyetıne mudahale edıldıgınde verecegı bır cevap degıl notunu da ekleyın yalan yanlıs haberlerle dunyayı avutuyorlar kendı bıldıklerını anlatıp susturuyorlar bızde olan gerceklerı anlatıp bılmeyenlerı aydınlatalımBeğen Toplam 2 beğeni