Ürdün'de mahkeme prenslerin darbe tanıklığını reddetti
Ürdün'de eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin'in de adının karıştığı darbe girişimi davasında, bazı prenslerin tanıklık için mahkemeye çağrılması talebi reddedildi.
"El-Memleke" adlı Ürdün resmi televizyon kanalının internet sitesinde yer alan haberde, mahkemenin savunma avukatlarının eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin, Ali bin Hüseyin ve Haşim bin Hüseyin'in tanık olarak dinlenmesi talebini reddettiği belirtildi.
Ürdün kamuoyunda "fitne davası" olarak bilinen davada, tutuklu yargılanan tanıklardan eski Kraliyet Divanı Başkanı Basim Avadallah'ın avukatı Muhammed el-Afif dün yaptığı açıklamada, prenslerin tanıklık yapmaları için mahkemeye çağrılmasını talep ettiğini ve kararın bugün verileceğini duyurmuştu.
Ürdün resmi haber ajansı PETRA ise mahkemenin, davanın görülmesini 6 Haziran Salı gününe ertelediğini aktardı.
21 Haziran'da görülmeye başlanan davanın duruşmaları devlet gizliliği gereği basına kapalı yapılıyor.
NE OLMUŞTU?
ABD merkezli Washington Post gazetesi 3 Nisan'da eski Ürdün Veliaht Prensi Hamza bin Hüseyin ve 20 kişinin, "Kral 2. Abdullah'a karşı komplo kurma" suçlamasıyla gözaltına alındığını iddia etmişti.
Ürdün hükümeti, 16 kişinin gözaltına alındığını duyururken, Ürdün Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Ahmed el-Huneyti, Prens Hamza'nın gözaltına alınmadığını ancak kendisinden ülkenin güvenliğine zarar verebilecek faaliyetlerini durdurmasının istendiğini açıklamıştı.
Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi de 4 Nisan'da yaptığı açıklamada, yürütülen soruşturma sonucunda Prens Hamza'nın dış güçlerle ülkenin güvenliğini hedef alan birtakım faaliyetlere karıştığının ortaya çıktığını söylemişti.
Eski Veliaht Prens Hamza bin Hüseyin, 5 Nisan'da Kral 2. Abdullah'a bağlılığını teyit eden bir mektuba imza atmıştı.
Ürdün Kralı 2. Abdullah da 7 Nisan'da ulusa sesleniş için yazılı bir açıklama yayımlamış, Prens Hamza'nın ailesi ile sarayında bulunduğunu ve son günlerde yaşanan "fitnenin son bulduğunu" ifade etmişti.
Ürdün resmi televizyonu 12 Nisan'da Prens Hamza meselesinin Kraliyet ailesi geleneği çerçevesinde çözüme kavuşturulacağını, eski Veliaht Prens'in hukuki işlemlerden muaf tutularak yargı önüne çıkmayacağını duyurmuştu.
