Polonya-Belarus sınırında göçmen krizi! Lukaşenko'dan AB'ye tehdit: Gazınızı keserim

• Polonya-Belarus sınırlarında göçmenlerin toplanması devam ederken, Avrupa Birliği (AB) göçmenleri Belarus'a taşıyan havayollarına karşı yaptırımları değerlendiriyor.
• Göçmen krizinde payı olduğu iddiasını reddeden Rusya, AB'nin Rus havayolu şirketi Aeroflot'a yaptırım uygulamayı değerlendirdiği yönündeki haberlere tepki gösterdi, "Bu çılgınlık olur" dedi.
• Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko ise Birlik'in göçmen krizi nedeniyle ülkeye ek yaptırım uygulaması halinde, Avrupa'ya gaz tedarikini kesme tehdidinde bulundu. Rusya ise, Belarus cumhurbaşkanının tehditlerine rağmen Avrupa'ya gaz arzını kesmeme sözü verdi.
• AB yetkilileri ise, yaptırım kartını açarak, "Pazartesiden itibaren Belarus'a daha fazla AB yaptırımı açıklanabilir" dedi.
• Türk Hava Yolları (THY) da uluslararası medya organlarında yer alan, "THY Belarus seferlerinde yasadışı göçmen taşıyor' haberlerini yalanladı.
• Polonya-Belarus krizi yavaş yavaş Avrupa-Rusya krizine dönerken, tartışma BMGK'ya da yaşındı. Rusya'nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Polyanskiy, Batılı ülkeleri "mazoşist eğilimler" göstermekle eleştirdi.

Polonya-Belarus sınırındaki göçmen krizi, Avrupa Birliği'ni endişelendirmekle kalmadı, Brüksel ve Moskova'yı da karşı karşıya getirdi.

Rusya, Polonya-Belarus sınırındaki göçmen krizinden dolayı kaygı duyduğunu açıkladı, krizde payı olduğu suçlamalarını reddetti. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, Avrupa Birliği'nin, Orta Doğu ülkelerinden Belarus'a göçmen taşıdığı gerekçesiyle Rus havayolu şirketi Aeroflot'a yaptırım uygulamayı değerlendirdiği yönündeki haberlere tepki gösterdi. Peskov, "Bu çılgınlık olur" dedi.

Peskov, Rusya'nın göçmen krizine müdahil olmadığını, aksine sorunun çözülmesi için uğraştığını söyledi. Devlet Başkanı Vladimir Putin'in konuyla ilgili olarak Belarus lideri Aleksandr Lukaşenko ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'le görüştüğünü belirtti.

Aeroflot şirketinin de göçmen trafiğine karışmadığını açıkladığını vurgulayan Peskov, "Eğer bazı şirketler bunu yapıyorsa bile, bu uluslararası hukukun ihlali anlamına gelmez" dedi.

THY'den Belarus uçuşu açıklaması

Aeroflot'un yaptığı açıklamada "PJSC Aeroflot hakkında çıkan, Belarus'a kitle halinde göçmen taşınması için yapılan düzenlemelere dahil olduğu veya yardım ettiği yönündeki bilgi doğru değildir. Havayolumuz Irak ya da Suriye şehirlerine düzenli uçuş gerçekleştirmediği gibi İstanbul-Minsk yolunda da uçuşumuz yoktur. Bu güzergahlarda kiralık seferimiz de bulunmamaktadır" satırları yer alıyordu.

HAVAYOLU ŞİRKETLERİ İNCELEME ALTINDA

AB, Polonya ve Litvanya sınırlarındaki yığılmayı önlemek için göçmenleri taşınmasında rol oynayan havayolu şirketlerinin kara listeye alınmasını değerlendiriyor.

Avrupa Komisyonu Sözcüsü Peter Stano, AB'nin sadece devlet havayolu şirketlerini değil, özel şirketleri ve bazen son dakikada ayarlanan charter uçuşlarını da incelediğini belirtti.

Henüz hangi havayollarına nasıl bir yaptırım uygulanacağı net değil ancak AB konuyla ilgili 10 kadar ülkeyle görüşme halinde olunduğunu duyurdu.

NÜKLEER UÇAKLARA İHTİYACIMIZ VAR

Belarus Devlet Başkanı Aleksandr Lukaşenko yaptığı konuşmada, sınırlarındaki göçmen kriziyle başa çıkmak için Rusya'nın nükleer kapasiteli uçak yardımına ihtiyaç duyduklarını söyledi.

Aynı haberde, Rusya'nın bu hafta yakın müttefiki Belarus'a desteğini göstermek için stratejik bombardıman uçaklarını ülkenin hava sahasına gönderdiği de yer alıyor. Bu durumun AB tarafından tepki gördüğü; Orta Doğu, Afganistan ve Afrika'dan gelen göçmenlerin Rusya'nın yardımıyla Polonya sınırına itildiği ve bunun da "hibrit savaş" harekatı olarak itham edildiğini yazdı.

GAZI KESME TEHDİDİ

Bugünkü başka bir gelişme ise doğal gaz ikmaliyle ilgiliydi.

Belarus lideri Lukaşenko, AB'yi ülkeye ek yaptırımlar uygulanırsa bölgeye giden gazı kesmekle tehdit etti.

Yaptığı konuşmada "Eğer bize ek yaptırımlar uygulanırsa cevap vermek zorunda kalırız" şeklinde konuşan Lukaşenko, Belarus'tan geçerek Avrupa ülkelerine ulaşan Rus gaz hattını referans göstererek "Avrupa'yı biz ısıtıyoruz ve onlar bizi tehdit ediyor. Peki, ya gaz ikmalini durdurursak?" dedi ve ekledi:

"Polonyalı liderlere, Litvanyalılara ve diğerlerine konuşmadan önce düşünmelerini öneriyorum."

Rusya, Belarus cumhurbaşkanının tehditlerine rağmen Avrupa'ya gaz arzını kesmeme sözü verdi

AB'DEN GAZ TEHDİDİNE YAPTIRIMLA YANIT

Lukaşenko'nun bu sözleri Avrupa'daki doğal gaz kıtlığı ve yüksek fiyatlar hakkında yeni endişelerin oluşmasına yol açtı.

Avrupa Birliği Maliye Komisyonu Başkanı Paolo Gentiloni ise Belarus liderinin tehditlerinin göz korkutmaması gerektiğini söyledi.

Reuters'a konuşan ismini vermek istemeyen iki diplomat da, pazartesi gününden itibaren Belarus'a daha fazla AB yaptırımının açıklanabileceğini belirtti.

AB, Belarus'un muhalifler üzerindeki baskılarını gerekçe göstererek ülkeye halihazırda ekonomik yaptırımlar uyguluyor.

KRİZ BMGK'YA DA TAŞINDI

BM Güvenlik Konseyindeki Avrupa Birliği ülkeleri Estonya, Fransa ve İrlanda ile ABD, İngiltere ve Norveç'in talebi üzerine 15 üyeli konsey, kapalı oturumda Belarus-Polonya arasındaki göçmen krizini görüştü.

Toplantı sonrası ortak açıklama yapan Batılı ülkelerin temsilcileri, Avrupa'ya göçme arayışındaki kişilerin hayatlarını siyasi amaçlarla tehlikeye atmakla suçladığı Belarus'u kınadı.

Belarus'u, kendisinde artan insan hakları ihlallerinden dikkatleri uzaklaştırmak için komşu ülkeleri ve Avrupa Birliği sınırlarını istikrarsızlaştırmakla da suçlayan temsilciler, bu taktiğin kabul edilemeyeceğini ve "Lukanşenko rejiminin bölgesel istikrarı tehdit ettiğini" belirtti.

Belaruslu yetkililere "insanlık dışı" bu eylemlere ve insanların hayatlarını riske atmaya son verme çağrısı yapan Batılı ülkeler, AB'yi Belarus'un bu hibrit operasyonları karşısında koruyacakları açıklaması yaptı.

Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyanskiy ise Polonya göçmen krizini BM Güvenlik Konseyine taşıyan Batılı ülkelere sert eleştiriler yöneltti.

Batılı ülkeleri "mazoşist eğilimler" göstermekle eleştiren Polyanskiy, Avrupa'ya göçme arayışındaki bu kişilerin Polonya sınırından geri itildiği, dövüldüğü yönündeki haberlerin ise utanç verici olduğunu belirtti.