'Nükleer' skandala tepki yağıyor! Suudi Arabistan, Katar ve Ürdün'den açıklama!

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "İşgalci İsrail hükümetindeki (Eliyahu) bir Bakan'ın, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne nükleer bomba atılmasına ilişkin yaptığı aşırıcı açıklamalarını en güçlü ifadelerle kınıyoruz." ifadelerine yer verildi.

Bu açıklamaların "İsrail'deki hükümet üyeleri arasında aşırıcılık ve barbarlığın nüfuzunu gösterdiğine" işaret edilen açıklamada, "İsrailli Bakan'ın derhal hükümetteki görevinden alınmaması ve yalnızca üyeliğinin dondurulmasıyla yetinilmesi, İsrail hükümetinin tüm insani, ahlaki, dini ve hukuki standart ve değerler konusundaki aymazlığının yüksekliğini yansıtıyor." denildi.

ÜRDÜN'DEN DE AÇIKLAMA GELDİ

Ürdün Dışişleri Bakanlığı, İsrailli Bakan’ın "nükleer bomba" olasılığına dikkat çeken açıklamasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.

İsrailli Bakan’ın nükleer bomba atma olasılığından bahsetmesinin “ırkçı ve provakatif” olduğu vurgulanan açıklamada, “Soykırım ve nefret suçu olarak değerlendirilen bu tür söylemlerin, katliam ve savaş suçları işlenmesine yönelik açık bir tahrik olduğu” belirtildi.

Açıklamada,"Gazze halkına karşı işlenen suçlara teşvikin yanı sıra, bu tür söylemlerin, uluslararası hukukun açık bir ihlali" olduğuna dikkat çekildi.

Gazze'deki Filistin hükümeti, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne UCM), İsrailli aşırı sağcı Miras Bakanı Amihai Eliyahu'nun Gazze'ye yönelik "nükleer bomba" açıklamasını, "İsrail'in, işlediği savaş suçlarını kabul ettiğine dair bir delil" olması çağrısında bulundu.

ŞAHBAZ ŞERİF'TEN TEPKİ

Eski Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, İsrailli aşırı sağcı Miras Bakanı Amihai Eliyahu'nun, abluka altındaki Gazze Şeridi'ne nükleer bomba atılmasının olasılıklardan biri olduğuna yönelik tehdidini şiddetli şekilde kınayarak, "Nükleer güce erişimi olan bu aşırılık yanlısı zihniyet, küresel barış için büyük bir tehdit oluşturuyor." ifadesini kullandı.

Eski Başbakan Şerif, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumunun (UAEK), "Siyonist devletin" nükleer tesislerini derhal kontrol etmesi gerektiğini belirterek, dünyadan bu aşırılığa ve nükleer çılgınlığa kararlı şekilde cevap vermesini talep etti.

KATAR VE YEMEN

 Katar ve Yemen, İsrailli aşırı sağcı Miras Bakanı Amihai Eliyahu'nun, "abluka altındaki Gazze Şeridi'ne nükleer bomba atılmasının olasılıklardan biri olduğu" yönündeki açıklamalarını kınadı ve uluslararası topluma Filistinlileri koruma çağrısı yaptı.

Katar ve Yemen dışişleri bakanlıkları yaptıkları yazılı açıklamalarla, İsrailli bakanın sözlerine tepki gösterdi.

Katar'ın açıklamasında, "İsrailli bakanın Gazze'ye nükleer bomba atılması çağrısının şiddetle kınandığı ve bunun savaş suçu işlenmesini tehlikeli bir şekilde teşvik ettiği" belirtildi.

İsrail hükümetinin, Eliyahu'nun tehditlerine, onu kabine toplantılarından süresiz uzaklaştırarak cevap vermekle yetindiği belirtilen açıklamada, "(Eliyahu'nun) Nefret dolu ve provokatif açıklamalarının, İsrail hükümetinin işgal altındaki Filistin topraklarında uyguladığı gerilimi tırmandırma politikasının uzantısı olduğu" aktarıldı.

Açıklamada, uluslararası toplumun, Gazze'de abluka altındaki Filistinlilerin korunması için harekete geçmesi gerektiği ifade edildi.

Yemen Dışişleri Bakanlığı ise Eliyahu'nun açıklamalarını kınayarak bunun, benzeri görülmemiş düzeyde nefret ve aşırılığı yansıttığını dile getirdi.

Dışişleri Bakanlığı uluslararası toplumu, ırkçı ve provokatif söylemlere ve Filistin halkına karşı işlenen suçlara dur demeye çağırdı.

NE OLMUŞTU?

Aşırı sağcı İsrailli Bakan Eliyahu, katıldığı bir radyo programında nükleer bomba kullanımın Gazze'ye yönelik olasılıklardan biri olduğunu söylemişti.

SÜRESİZ UZAKLAŞTIRILDI

Bu açıklamanın ardından Başbakan Binyamin Netanyahu, Eliyahu'yu kabine toplantılarından süresiz olarak uzaklaştırmıştı.

Eski Başbakan Yair Lapid ise Netanyahu'ya Eliyahu'yu görevden alması çağrısında bulunmuştu.

Gazze Şeridi'ne yönelik skandal sözlerine gelen tepkilerin ardından Eliyahu geri adım atarak, nükleer bombayla ilgili açıklamasının "mecazi olduğunu" savunmuştu.