Kafkasya bölgesi oldukça hareketli haftalar geçiriyor. Gürcistan'da muhalifler seçim sonuçlarını kabul etmemekle birlikte sokak eylemlerini sürdürüyor.

Hile yapıldığını öne sürerek sandıkların yeniden kurulmasını istiyorlar. Üstelik protestocular arasında  Cumhurbaşkanı Salome Zurabişvili ve Avrupa ülkelerinden gelen milletvekilleri de var.

Başbakan İrakli Kobakhidze, seçimlerin rekabetçi ve şeffaf ortamda yapıldığını belirtiyor. Seçimleri tanımayanların "ülkede istikrarsızlık yaratma çabasında" olduğu iddiasında. Gürcistan'da istikrarsızlık ortamı alevlenirken, geçtiğimiz günlerde eski bir bakandan yapılan çağrı dikkat çekti. Paata Zakareishvili Kosova'daki NATO Barış gücünü örnek gösterdi. Türk askeri tıpkı Azerbaycan'ın ortak savunulmasında rol aldığı gibi Gürcistan'dan da görev yapabilir dedi.

Bu fikir kuşkusuz güçlü bir orduya sahip Türkiye'ye olan güvenin bir işareti. Ancak bundan ötesi, Ankara'yı Rusya'yla karşı karşıya getirme riskine sahip. Dolayısıyla Türkiye'nin böyle bir teklif resmi olarak gelse bile arabulucu rolünü koruma arzusunda olacağını düşünüyorum. Nitekim, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Ukrayna da Rusya da bizim komşumuz, ateşkes temenni ediyoruz" dediği bir ortamda; Moskova'yla karşı karşıya gelmenin kimseye bir faydası olmayacaktır.

ABHAZYA'DA SÖZDE CUMHURBAŞKANI İSTİFA ETTİ

Gürcistan'da gerginlik devam ederken, Gürcistan'dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden Abhazya Özerk Cumhuriyeti de karıştı. Rus tüzel kişilerinin Abhazya topraklarında mülkiyet edinmesine olanak tanıyan anlaşma bölgede büyük tepki çekti. Muhalif liderler gösterilerde gözaltına alındı. Ancak eylemler bastırılamadı. Hükümet karşıtları Sokhumi kentindeki parlamento ve devlet başkanlığı ofisini ele geçirdi. Cumhurbaşkanı Aslan Bjania'nın istifasını istedi.

Aslan Bjania, protestocularla yaptığı anlaşma kapsamında görevinden ayrıldı. Ülkede istikrarın ve anayasal düzenin yeniden sağlanması için kamu binalarının boşaltılmasını istedi. Sözde devlet başkanlığı görevine geçici olarak Bjania'nın yardımcısı Badra Gunba'nın getirileceği ifade edildi. Ancak muhalifler Gunba'yı da aynı gerekçelerle istemiyor. Her ne kadar Abhazya Rusya tarafından tanınsa da, Rus oligarklarının bölgede toprak sahibi olması, Abhazyalı muhaliflerin karşı olduğu bir durum...

Kremlin şimdilik gelişmelere temkinli yaklaşıyor. Gelecek günlerde tansiyonun yeniden yükselmesiyse kuvvetle muhtemel.

ERMENİSTAN'DA TOPLU İSTİFALAR

Erivan'da da siyasi deprem yaşandı bu hafta. NATO'yla olumlu ilişkiler geliştirmek isteyen Paşinyan yönetiminde istifalar art arda geldi.

İçişleri Bakanı Vahe Ghazaryan, Bölgesel Yönetimler ve Altyapı Bakanı Gnel Sanosyan; Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Karen Andreasyan ve birçok üst düzey yetkili görevden ayrıldı.. Paşinyan için şok olmadı bu gelişmeler kuşkusuz..

Çünkü özellikle yolsuzlukla mücadele konusunda şikayetleri vardı Ermenistan liderinin. İstifalarının ardından hizmetleri için teşekkürlerini sundu bakanlara.

Paşinyan'ın vizyonu bölgesel barışın sağlanması için değerli. Zira Ermenistan için Azerbaycan ve Türkiye'yle iyi ilişkiler geliştirmekten başka çaresi olmadığını biliyor.

Kremlin, Paşinyan'ın Ermenistan dış politikasının NATO'ya yaklaşmasından rahatsız. Ancak Ukrayna Savaşı sebebiyle önceliğini bu bölgeye vermiyor.

Nitekim Karabağ'ın kurtarılması sırasında Ermeni güçlere hiçbir şekilde yardım edilmemesi, Moskova'nın Erivan'a en büyük mesajı olmuştu bu noktada.

Rusya Ukrayna'da düzenlediği operasyon kadar, Ermenistan'da düzenlemediği operasyonlarla mesajını iletmiş oldu.

Sonuç olarak, Rusya aylardır savaşta olmasına rağmen ciddi bir yara almamış durumda. Ukrayna'ya yönelik işgal girişiminin NATO tarafından durdurulmasından dolayı itibarı sarsıldı belki.. Ancak ekonomik krizden  ya da savaşı sonlandırmak için büyük bir nedenden söz etmek henüz mümkün değil... Türkiye, Moskova'yla iletişim kurabilen tek ittifak ülkesi konumunda. Bölge ısınırken böylesine bir diplomatik gücü kaybetmeme noktasında kararlılığını korumasıysa oldukça önemli olacaktır..