Tel Aviv’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırısı ne kadar mümkün?
- GİRİŞ16.02.2025 09:00
- GÜNCELLEME17.02.2025 09:27
Wall Street Journal ve Washington Post bir Amerikan istihbarat raporuna dayandırdığı haberinde, İsrail'in İran'ın zayıflığından faydalanmak amacıyla bu yıl İran'ın nükleer tesislerine önemli saldırılar düzenlemeyi düşündüğünü öne sürmüştü.
BEYAZ SARAY SESSİZLİĞİNİ KORUYOR
Tel Aviv’in İran'ın nükleer programını hedef alan ‘önleyici’ saldırısını yıl ortasına kadar gerçekleşebileceği iddiasına yönelik ABD’li Washington Post’un öne sürdüğü habere Beyaz Saray’dan henüz bir yanıt gelmedi.
Ancak böylesi bir saldırının oluşturacağı karmaşıklıklar ve bazı potansiyel yansımalar Tel Aviv yönetimince gözden kaçırılıyor olabilir.
DİPLOMATİK ÇÖZÜM EN UYGUN SEÇENEK
Nükleer bir İran'ın İsrail için yarattığı varoluşsal tehdit, bu ülkenin nükleer tesislerinin hedef alınmasıyla ortadan kalkmayacak bilakis daha da kötüleştirecektir. Diplomatik bir çözüm her ne kadar yavaş ve külfetli olsa da, İran'ın nükleer hırslarını engellemek için en uygun seçenek olmaya devam etmektedir.
Beyaz Saray’ın bu konudaki sessizliğine de bakılacak olursa Trump hükümetinin Orta Doğu’da yeni bir sıcak savaş cephesi açılmasını istemediği gözlemlenebilir.
TRUMP, MUHTEMEL TAHRAN-TEL AVİV GERGİNLİĞİNE KARŞI
Nitekim Trump geçtiğimiz günlerde Fox News kanalına verdiği demeçte İran'ın nükleer silah edinmesini engellemek için bu ülkeyle bir anlaşma yapmayı tercih edebileceğini ve ayrıca İran'ın da silahlı bir çatışma yerine bir anlaşmaya varmayı tercih edebileceğine inandığını söylemişti.
Bununla birlikte İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik muhtemel saldırısı ilk değil. Muhtemeldir ki bir son da olamayacak…
İsrail'in 2010 ile 2025 yılları arasında İran'a yönelik aralarında hedefli suikastlar, drone saldırıları ve siber saldırıların da bulunduğu düzinelerce operasyon düzenlediği iddia ediliyor.
Ve her geçen gün saldırıların hem kapsamı hem de boyutu artıyor.
NÜKLEER SALDIRILAR NE BİR İLK NE DE SON!
Hedeflerin çoğu ise İsrail'in uzun süredir varoluşsal bir tehdit olarak gördüğü Tahran'ın tartışmalı nükleer programını hedef alıyor.
Bu kapsamda verilebilecek en çarpıcı örnek şüphesiz İran'ın nükleer programının babası olan Muhsin Fahrizadeyi hedef alan suikast olabilir.
Öte yandan Washington ile Tahran arasında müzakere ve diyalog temelli esen sıcak rüzgarların Tel Aviv’i derin bir endişeye sevk etmesi, muhtemel saldırının ihtimalini artırıyor.
Tel Aviv yönetimi, geçtiğimiz yılın ekim ayındaki İran’ı ve vekil unsurlarını hedef alan saldırıların İran'ın hava savunmasını zayıflattığını iddia ediyor ancak Tahran bunu reddediyor.
ABD’DEN NÜKLEER SALDIRIYA KIRMIZI IŞIK!
Bir yandan İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz Kasım ayında “İran, nükleer tesislerini hedef alan saldırılara karşı her zamankinden daha kırılgan. En önemli hedefimiz olan İsrail’e yönelik varoluşsal tehdidi engelleme ve ortadan kaldırma hedefimize ulaşma fırsatına sahibiz” derken bir diğer yandan Donald Trump “Herkes İsrail'in bizim yardımımızla ya da onayımızla İran'a girip onları bombalayacağını düşünüyor. Ben bunun olmamasını tercih ederim” diyor.
Dolayısıyla İran’ın nükleer tesislerini hedef alan muhtemel bir Tel Aviv saldırısının Washington’un yeşil ışık yakmaması nedeniyle -en azından şimdilik- düşük ihtimalli olduğu söylenebilir.
TEL AVİV’İN HEDEFİ İRAN’DA REJİM DEĞİŞİKLİĞİ Mİ?
Bakıldığında ABD'nin son istihbarat raporları da İsrail'in askeri güç kullanma isteğinin ABD Başkanı Donald Trump'ın Tahran'la barış anlaşması yapma arzusuna ters düştüğünü ve İran'ın nükleer tesislerine yapılacak büyük bir saldırının Orta Doğu'da daha büyük bir savaş çıkma riskini arttırabileceği uyarısında bulunuyor.
Zira İsrail'in atmayı düşündüğü adım, geçen yıl Tahran'ın İsrail'e düzenlediği ve İsrail'in Beyrut'ta Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ı vurmasına cevaben yapıldığını söylediği balistik füze saldırılarının ardından misilleme olarak İran'daki askeri hedefleri vurduğu saldırının ötesine geçecektir.
Bu kanıya son ABD basınının işaret ettiği Amerikan istihbarat raporlarına bakılarak rahatlıkla ulaşılabilir.
Nitekim son ABD istihbarat raporlarından biri, İsrail'in hala İran'da rejim değişikliğine yol açma gibi daha geniş bir hedef peşinde olduğunu söylüyor.
Hülasa, böyle bir dilemmada Tel Aviv’in İran nükleer tesislerini hedef alan bir saldırısı kısa vadede pek de muhtemel görünmüyor.
Fatih Yoncalık /Haber7.com Dış Haberler Editörü
Yorumlar13