"Kudüs'ün yeniden istiklali Türkiye'ye bağlıdır"
Trakya Üniversitesi (TÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Kelam ve İslam Mezhepleri Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Muhammet Altaytaş, Kudüs'ün yeniden istiklalinin Türkiye'ye bağlı olduğunu belirtti.
Altaytaş, Türk Ocakları Edirne Şubesi ile Edirne Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nce Devecihan Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Dini, Tarihi ve Siyasi Açıdan Kudüs" panelinde, dini kaynaklara göre yeryüzünde ilk inşa edilen mabedin Mekke ikinci en önemli inşa edilen mabedin ise Kudüs'teki Beyt'ül Makdis olduğunu söyledi.
İlk kıble Kudüs'ün Müslümanlar açısından önemli olduğunu ifade eden Altaytaş, "Daha da önemlisi tarih boyunca İslam vahyinin en önemli peygamberleri, kitapları bu bölge etrafında toplanmış. Dolayısıyla Kudüs'te İbrahim peygamberin ondan daha önce Nuh peygamberin, Süleyman peygamberin, Yahya peygamberin, Üzeyir aleyhisselamın ve bütün peygamberlerin hatıraları var." diye konuştu.
-"İstanbul, Kudüs ve Mekke aynı çizgide"
Kudüs'ün İslam geleneğinin bir mirası olduğunu ifade eden Altaytaş, şunları kaydetti:
"İslam dininin peygamberlerinin ve İslam dininin kitaplarının mekanıdır Kudüs, Allahhüteala tarafından mübarek kılınmıştır. Kudüs'ün mübarek kılındığı ayet-i kerimede buyrulur ki, 'Biz Kudüs'ün çevresini, etrafını, havlini mübarek kıldık.' Bir yorumda, 'Kudüs'ün havli, çevresi derken neresi kastediliyor?' diye sorulmuş. İstanbul, Kudüs ve Mekke aynı çizgide. İki açıdan aynı çizgide. Mesela İstanbul'dan biri Kabe'ye kıbleye yöneldiğinde aynı zamanda Kudüs'e de yönelmiş oluyor. Peygamber efendimizin üç yıl Mescid-i Haram'ı yani Kabe'yi önüne alarak Kudüs'e doğru ibadet ettiğini biliyoruz."
-"Türkiye ve Türk milleti İslam'ın son yurdudur"
İstanbul, Kudüs ve Mekke'nin aynı hat üzerinde olmasının tarih şuuru açısından da son derece önemli olduğunu vurgulayan Altaytaş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bugün aslında Kudüs, Mekke ve Medine'nin istiklali İstanbul'a bağlıdır. Bunu gözden kaçırmamamız lazım. Aslında 1916 yılında Mekke düştü, 1917 yılında Kudüs düştü, 1918 yılında Medine düştü. Bu tarihlerde Osmanlı bu bölgeleri savunamayarak Türkiye'ye çekildi. Tarih şuuru açısından baktığımız zaman Mekke, Medine ve Kudüs'ün yeniden istiklali Türkiye'ye bağlıdır, Türk milletine bağlıdır, İstanbul milletine bağlıdır. Yeryüzünde hakla batılın kavgası aslında, bu kavganın göbeği Türkiye'dir ve Türk milletidir. Bunu gözden kaçırmamak lazım. Kudüs meselesi de, Suriye meselesi de belki Irak meselesi de bunun dışındaki bütün meseleler bu merkezi meselelerin şubeleridir. Biz meseleleri değerlendirirken bu irtibatı, bu mertebeyi kaçırırsak belki o zaman asıl meseleyi kaçırmış oluruz. Çünkü Türkiye ve Türk milleti İslam'ın son yurdudur ve son milletidir. İslam'ın son yurdu ve son milleti düştüğü vakit artık Mekke'nin de Medine'nin de Kudüs'ün de bir manası kalmayacaktır."
-"En delikanlı tepki Türk milleti ve Türkiye'den"
Edirne Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Hacıoğlu da ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü "İsrail'in başkenti" olarak tanıması açıklamasının ardından dünyada "en delikanlı" tepkiyi Türk milleti ve Türkiye'nin verdiğini dile getirdi.
Türk Ocakları Edirne Şube Başkanı Yakup Öz, Kudüs'ün 400 yıl ecdat hakimiyeti altında bulunduğunu belirtti. Bu süre zarfında Kudüs'ün en huzurlu, müreffeh ve barışçı dönemini yaşadığını aktaran Öz, "Kudüs'ün siyonizmin, haçlı heveslerinin, Batı emellerinin tuzağına ve kapanına kıvrana kıvrana düşmesi kabul edilemez." dedi.
TÜ öğretim üyeleri Yrd. Doç. Dr. Veysi Akın, Yrd. Doç. Dr. Halim Işık ve dış politikalar uzmanı Özdemir Akbal'ın konuşma yaptığı panelde, Kudüs konulu fotoğraf sergisi de açıldı.
YORUMLAR