"Diş"ini tırnağına takarak 60 yıldır çalışıyor

Edirne'de yaşayan 83 yaşındaki diş hekimi Tekin Sayınbaş, 60 yıldır hastalarına hizmet veriyor.

İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ndeki eğitimini tamamladıktan sonra 1958 yılında mesleğe Karabük'ün Eskipazar ilçesinde açtığı muayenehanede başlayan Sayınbaş, ilçede 2 yıl çalıştıktan sonra Edirne'ye geldi.

Mesleğini 60 yıldır sürdüren Sayınbaş, Balıkpazarı Caddesi'nde bir apartman katındaki muayenehanesinde hastalarını tedavi ediyor.

- "Mesleğim benim için yaşam kaynağı"

Sayınbaş, gazetecilere yaptığı açıklamada, mesleğini yapmanın kendisi için bir yaşam kaynağı olduğunu söyledi.

İlk, orta ve lise eğitimini Edirne'de tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ni kazandığını ifade eden Sayınbaş, dişçiliği arkadaşlarının tavsiyesiyle tesadüf eseri seçtiğini dile getirdi.

Mesleğini severek yaptığını belirten Sayınbaş, "1954 yılında üniversite sınavını kazanarak eğitime başladım ve 1958 yılında mezun oldum. İki ay sonra kendi muayenehanemi açtım. O zamanın mütevazı şartlarında edindiğim basit aletlerle Eskipazar ilçesinde çalışmaya başladım. Orada ilk protez dişi bir kişiye yaptığımda bana geldi ve 'Çok sağlam yap dişimi, ben öldükten sonra koca karı kullanacak.' dedi. Ben bu olayı hiç unutmuyorum." diye konuştu.

Edirne'ye 1960'ta döndüğünü anlatan Sayınbaş, "Edirne'ye geldiğimde sadece 2 diş hekimi vardı. Sonra Edirne'de sayımız arttı, Allah'a şükür 100'ü buldu. Hepimiz ekmek yedik. Eskiden beri Edirne'de diplomalı diş hekimlerinin yanında çalışan kalfalar vardı. Hatta benim büyükannem bile o dönemin kalfalalarından 'Sen Tahsin ağanın yanında ekmek yiyemezsin oğlum' demişti bana." ifadelerini kullandı.

Sayınbaş, önemli tecrübeler elde ettiği meslek hayatının kendisi için ikinci bir üniversite olduğunu kaydetti.

- "Sağlığım el verdiği sürece mesleğimi sürdüreceğim"

Mesleğini sağlığı el verdiği sürece sürdüreceğini vurgulayan Sayınbaş, şöyle devam etti:

"Her mesleğin mutlaka zor tarafı vardır. Kime sorarsanız sorun, vardır bu. Ama bunun yanında cazibesi de vardır. Her şeyden önemlisi; sevmek ve mesleğe adapte olmaktır. İnsanın meslek ve insan sevgisi olmasa gece üçte yatağından kalkıp hizmet vermez hastaya. Kapınız çalınır, koşa koşa gelirsiniz. Eğitim hayatımda bütün hocalarıma minnet borçluyum. Yalnız şunu da ifade edeyim; ben muayenehanemi açtığımda 23 yaşındaydım. 23 yaşından 83 yaşına gelene kadar 60 sene mesleğimde çalıştım. Hayat, benim için ikinci bir üniversite olmuştur. Çevremi, insanları tanıma mutluluğuna eriştim."

Çalışmayı "hayat iksiri" olarak tanımlayan Sayınbaş, "Yaşamak için çalışıyorum. Kendim emekliyim. Ben bedenen ve fikren çalışan birisiyim. Rahmetli bir hocam derdi ki 'İşçi eliyle çalışır, usta eli ve kafasıyla çalışır, sanatkar eli kafası ve kalbiyle çalışır.' Ben bir sanatkarım, elim, kafam ve kalbimle çalışıyorum. Eğer çalışmazsam ölürüm. Çalışmak benim hayat iksirim." ifadelerini kullandı.