Üniversiteler ne zaman açılacak? Bilim Kurulu üyesi açıkladı: Uygulamalı bölümler açılacak mı?
Üniversitelerin yüz yüze eğitime başlangıç tarihi merak ediliyor. Birçok üniversite Sağlık Bakanlığının tavsiye kararının ardından uzaktan eğitim kararı aldığını duyurmuştu. Bilim Kurulu üyesi Afşin Emre Kayıpmaz üniversitelerin açılmasıyla ilgili açıklama yaptı. YÖK salgın sebebiyle üniversitelerde alınacak önlemleri içeren kılavuzu açıkladı. Uygulamalı ve il bazlı üniversitelerin açılması gündemde...
Üniversitelerin açılma tarihi, yeni kayıt yaptıran ve eğitimlerini sürdürecek adaylar tarafından araştırılıyor. YÖK üniversitelerde koronavirüs tedbirlerini içeren rehber bir kılavuz hazırladı. Bu kılavuzun hazırlanması uzmanlar tarafından yüz yüze eğitimin hazırlık çalışmaları olarak yorumlandı. Üniversitelerde salgın boyunca eğitim, araştırma gibi çalışmaların sürdürülebilmesi için ortak kullanım alanlarındaki kişi sayısının azaltılması gibi önlemler rehberde yer aldı. Ankara Şehir Hastanesi Acil Tıp Kliniği Eğitim Görevlisi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz üniversitelerin açılma kararının öncesinde vaka artış hızının incelenmesi gerektiğini belirtti. Her öğrencinin yaşadığı yerde üniversite eğitimi almadığını vurgulayan illerdeki sağlık altyapısının önemine dikkat çekti. Peki üniversiteler ne zaman açılacak?
ÜNİVERSİTELERDE SEYRELTİLMİŞ VE KADEMELİ EĞİTİM OLABİLİR!
Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz üniversitelerin açılması için gerekli olan önemli şeyin vaka artış hızı olduğuna dikkat çekti. İlkokulların açıldığını hatırlatan Kayıpmaz “ okulların açılmasının vaka sayılarında ne denli etkili olacağını önümüzdeki haftalar gösterecek” dedi. “ Üniversiteler açılsa bile öncelik yine uygulamalı bölümlerin öncelikli olması gibi düşünülebilir “ şeklinde konuşan Kayıpmaz, üniversiteyi yeni kazanan gençlerin, üniversiteyi, hocaları ve kampüsü tanıması için öncelikli olabileceğini ifade etti.
ÜNİVERSİTELER İL BAZLI AÇILIR MI?
Vaka sayılarının çoğunluğunu 15 ile 64 yaş aralığındakilerin olduğunu belirten Kayıpmaz, gençlerde hastalık öldürücü etkisinin düşük olduğunu hatırlatarak bazı gençlerde de ağır seyrettiğini ve risk grubunda yer alan kişilere de bulaş riskinin artırabileceğini söyledi. Üniversitesitelerin yer aldığı şehirde sağlık alt yapısında önemli olduğunu vurgulayan Kayıpmaz “ bu durumda da İl Hıfzıssıhha Kurulunun da alacağı kararların ön planda olabileceğini söyledi.
“HERKES KENDİ YAŞADIĞI ŞEHİRDE OKUMUYOR”
Türkiye’de oldukça fazla üniversite öğrencisi olduğunu belirten Kayıpmaz bu durumun sevindirici olmasının yanı sıra her öğrenci, kendi şehrinde okumadığı için salgının yayılması konusunda risk oluşturabileceğini belirtti. Üniversitelerin açılmasıyla risklerinde ortaya çıkabileceğinin altını çizen Kayıpmaz “ Bu risklere baktığımızda birincisi şehirler arası hareketliliğin artacağı kesin. Çünkü sayısı milyonlara varan öğrencilerimiz var ve herkes kendi yaşadığı şehirde okumuyor. Mecburen de yaşadığı şehirden başka bir şehre eğitim için gitmesi gerekebiliyor öğrencilerin. Bundan dolayı da şehirler arası bir hareketliliğin olacağı kesin. İkincisi şehir içi ulaşımda da öğrencilerin barındıkları evlerden, yurtlardan, pansiyonlardan kampüslere gidişlerde şehir içi ulaşımda da bir artış olacağı kesin” dedi.
ÜNİVERSİTELERİN AÇILMASIYLA İLGİLİ AÇIKLAMA YAPILDI MI?
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) üniversitelerden akademik takvimlerini 1 Ekim sonrasında başlayacak şekilde hazırlamasını talep etmişti. YÖK Sağlık Bakanlığından aldığı tavsiye kararı sonrasında üniversitelerde güz dönemi derslerinin uzaktan (online) eğitim yoluyla verilmesi kararını aldı. Üniversitelerde salgın süresince alınacak tedbirlerle ilgili kılavuz hazırlandı. Ancak YÖK Başkanı ve diğer yetkililerden üniversitelerin yüz yüze eğitime başlamasıyla ilgili bir açıklama gelmedi.
YÖK ÜNİVERSİTELERLE İLGİLİ KILAVUZ HAZIRLADI!
Üniversitelerin salgın süresince eğitim faaliyetlerine, araştırmalarına ve topluma hizmet çalışmalarına devam edebilmeleri için Yükseköğretim Kurulu tarafından kılavuz hazırlandı. Hazırlanan kılavuz içerisinde kampüste bulunan derslik, kütüphane, laboratuvar, yemekhane gibi ortak kullanım alanlarındaki kişi sayısının azaltılması, dersliklerin 4 metrekareye 1 kişi düşecek şekilde hazırlanması gibi tedbirlere yer verildi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç yaptığı açıklamada Bilim Kurulu tedbir ve tavsiyelerini dikkate alarak bu sürecin kısa zamanda aşılacağına inandığını belirtti. Kılavuzun yayınlanmasının üniversitelerde yüz yüze eğitimin başlayacağının sinyalli olarak değerlendirildi.
YETKİ ÜNİVERSİTE KURUMLARINDA OLACAK!
Yükseköğretim Kurulu tarafından yayımlanan kılavuza göre eğitim öğretim süreçlerinde, salgının bölgesel ve yerel seyrine göre farklı programlar için yapılacak uygulamalarda yetki üniversitelerin ilgili kurullarında olacak. Salgın süresince devletin ilgili kurum ve kuruluşlarının yanı sıra yerel otoritelerin kararlarının da takip edilmesi ve ve ona göre uygulamalarda değişikliğe gidilmesi gerektiği kılavuzda ayrıca belirtildi. Üniversitelerin koronavirüs komisyonları ve ilgili diğer kurulları genel planlamalar yapabilecek, alternatif planlar hazırlayan kurumlar gerektiğinde uygulamaya koyabilecek. Bu bağlamda yüz yüze yapılabilecek olan teorik ve uygulamalı eğitimlerin yanı sıra, staj ve iş yerinde mesleki uygulamalarda da kişisel koruyucu önlemlere dikkat edilecek.
YÖK HAZIRLADIĞI KILAVUZDA DETAYLARI PAYLAŞTI!
YÖK’ün yayınladığı kılavuzda üniversitelerde yüz yüze eğitim uygulanması durumunda yapılacak uygulamalar şu şekilde paylaşıldı;
Yüz yüze yürütülen dersleri desteklemek üzere sınıf içi eğitimin yanı sıra çevrimiçi uygulamalar da gerçekleştirilebilir.
Yüz yüze yürütülen derslerde sınıf içi eğitimlerin yanı sıra bazı etkinlikler (ders notu paylaşımı, makale yazdırma/ödev, alıştırma ve kaynak paylaşımı vb.) belirli haftalarda ya da her hafta belirli oranlarda uzaktan öğretim uygulamalarıyla desteklenerek ÖYS (Öğretim Yönetim Sistemi) ve canlı ders sistemleri üzerinden yürütülebilir.
YÖK BAŞKANI YEKTA SARAÇ AÇIKLAMA YAPTI!
Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç YÖK tarafından yayımlanan kılavuzla ilgili sosyal medya hesabından paylaşım yaptı.
"Kovid-19 salgını kapsamında üniversite yerleşkelerimizde sağlıklı ve temiz ortamların geliştirilmesine yönelik tedbirleri içeren genel standartları belirlemek amacıyla geçtiğimiz ay içerisinde TSE ile bir iş birliği protokolü imzalamıştık"
"Bu kapsamda yaptığımız ortak çalışma neticesinde hazırlanan "Küresel Salgın Bağlamında Yükseköğretim Kurumlarında Sağlıklı ve Temiz Ortamların Geliştirilmesi Kılavuzu"nu üniversitelerimiz ile paylaştık"
"Üniversitelerimizin salgın sürecinde eğitim faaliyetlerine, araştırmalarına ve topluma hizmet çalışmalarına devam edebilmesi için güvenli kampüs ortamlarını sağlamaları önemlidir. Kılavuz bu bağlamda bir başvuru kaynağı olmak üzere hazırlandı."
"Bu zorlu sürecin YÖK’ün esnek yönetim, güçlü koordinasyon ve yetki paylaşımı anlayışı ve üniversitelerimizin kendilerine özgü şartlarını Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun tedbir ve tavsiyelerini dikkate alarak değerlendirmeleri çerçevesinde kısa zamanda aşılacağına inanıyoruz."