Nene Hatun’un torunlarından atlı safari!
Kar yağışı ve soğuk havanın etkili olduğu Erzurum’da kadınların, karla kaplı ormanlık alanda yaptığı atlı safaride, renkli görüntüler ortaya çıktı. Rengarenk yöresel kıyafetlerle atlarını karlı zeminde dört nala süren kadınlar, dronla havadan görüntülendi.
Erzurum Atatürk Üniversitesi yerleşkesindeki Kızıl Elma Geleneksel Sporlar ve Atlı Okçuluk Kulübü’nün kadın okçuları, bu kez ok atmayıp, kar keyfi yaptı. Atlarını hazırlayıp, ahırdan çıkaran kadın okçular, giydikleri özel kıyafetleriyle at binerek, kulübün önündeki karla kaplı ormanlık alana gitti. Kulüp Başkanı Ayşe Melek Okuyucu’yu tek sıra halinde takip eden kadınlar, tablo gibi görüntüler oluşturdu. Güneşli havada, beyaz ve yeşil tonlarının hakim olduğu üniversite yerleşkesinde zaman zaman atlarını dört nala süren kadınlar, dronla görüntülendi.
Kızıl Elma Geleneksel Sporlar ve Atlı Okçuluk Kulüp Başkanı Okuyucu, amaçlarının geleneksel sporları gençlere ve çocuklara tanıtmak olduğunu söyledi. Okuyucu, “Geleneklerimizi ve kültürümüzü elimizden geldiğince yaşatabilmek istiyoruz. Kış aylarında ise geleneksel kültürümüzü yansıtan Erzurum manzarasının tadını çıkarmak istiyoruz. Biraz soğuk olsa da bu güzellik ve aldığımız haz onu bastırıyor. Güzel memleketimizin böylesine güzel tabiatında atlarımızla birlikte eğleniyor, safariler yapıyoruz. Bizimle birlikte olmak isteyenler, belli bir eğitim aldıktan ve güven sağladıktan sonra kulübümüze üye olabilirler” diye konuştu.
3 yıldır okçuluk, 2 yıldır da binicilik yaptığını söyleyen Zeynep Koçhan (19), “Tarihi, geçmişimizi temsil ediyor olmak çok güzel bir duygu. Safarilere çıkıyoruz ardından talimlerimizi yapıyoruz. Her sabah ilk işimiz atların tımarını yapmak oluyor. Temizleyip, eyerliyoruz sonrasında hep birlikte safariye çıkıyoruz. Çok eğlenceli ve güzel vakit geçiriyoruz. Tabi geleneksel okçuluk yaptığımız için de geleneksel kıyafetler tercih ediyoruz” dedi.
Kulübe geldiğinde geçmişi yaşadığını söyleyen üniversite öğrencisi Selenay Atasever (20) ise “Buraya geldiğimiz zaman geçmişimizi yaşıyor ve yaşatıyoruz. At biniyoruz ve ruhsal anlamda bu bize çok iyi geliyor. At, tarihimizde atalarımızın saygı duyduğu hayvanlardır. Biz de mutlulukla biniyoruz. Atlı okçuluk yapıyoruz. At üstünde ok atıyoruz. Ruhsal anlamda da iyi geliyor. Ortamımız safari yapmaya da uygun. Ağaçlıkların içinde atla geziyoruz. Doğayla iç içe çok güzel duygular yaşıyoruz. Sevdiğimiz hayvanların bizi anladığına inanıyorum” diye konuştu.
YORUMLAR
1 Yorum Var