Dergilerin mayıs sayılarında neler var?
Genç Dergisi: Utanmak Güzeldir
Yıllardır bir takım katakullilerle sürdürülen sinsi propaganda artık meyvelerini topluyor: Bugünün gençleri utanmazlığı bir tür özgüven ve cesaretle karıştırır hâle geldiler. Artık utanmak utanılacak bir şeymiş gibi algılanıyor. Yazmaya utandık ama dayanamadık yine de yazdık; bu sayımız bu utanmazlığı işliyor. Utanmaya vesile olsun diye, çünkü utanmak birileri ne derse desin hâlâ güzel bir şeydir.
Türkiye’nin aylık gençlik dergisi Genç Dergi bahara hayâ duygusunu vurgulayarak giriyor. Ali Can’ın hazırladığı “Utanmak Güzeldir” başlığını taşıyan dosya, günümüzde hayâ sahibi olmanın her zamankinden daha büyük önem arz ettiğini vurguluyor. Konu çerçevesinde yapılan röportajda,9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Ahmet Tahir Dayhanhayânın gerekliliği ve utanmanın güzelliği üzerinde durarak yükselen değerin maalesef pişkinlik olduğuna dikkat çekiyor. Diğer yandan Psikolojik danışman Mehmet Dinç’in “Utanma Fobi Değil” isimli yazısı da sosyal fobi ile utanma arasındaki ince sınırlardan bahsediyor. Dinç’in mesajı net: “Utanmak değer vermektir; kendine ve karşındakine. Utanmak saygı duymaktır; kendine ve karşındakine. Utanmak var saymaktır; kendini ve karşındakini.”Dosya çerçevesinde son yazı ise Dr. Murat Kaya’nın “Hayâ İmanın Kilididir” başlıklı yazısı.
Röportajlar:
Gazeteci yazar Mustafa Özcan: Rejimler Teknolojiye Mağlup Oldu
“İnşallah İslam dünyası çok hızlı bir şekilde toparlanacak. 2010-2025 yılları tamir ve yenilenme yılları olacak. Bu halk hareketleri ile biz burada bir şans yakaladık. Bunu el birliği ile değerlendirebilirsek ne mutlu bize, değerlendiremezsek bu bizim için bir kayıptır.”
Yazar Zeki Bulduk: Veliliklerini Delilikle Örtenler!
“Güya, bir adam, Allah’a: ‘Rabbim, merhametini öyle bir anlatırım ki sana ibadet edecek kul kalmaz!’ dediğinde Allah: ‘Ben de seni öyle bir deli ederim ki, sana inanacak bir kul bulamazsın!’ der. Valla, bu meselde saklı zaten her ne var ise. Deliyi delirteni bir Allah bir de ‘deli’ biliyor. Ben, uzaktan şahit oldum ama neydi şahit olduğum; aklım almadı!”
Yazar Harun Kırkıl:Âkif’in Olmadığını Bir Düşünsenize?!
“Elinizde ‘İstiklal Marşı’ olmayacaktı. Çanakkale destanını anlatacağınız ona layık bir şiir olmayacaktı. Ve en acısı bu millet nasıl bir evlattan mahrum kaldığını bile bilmeyecekti.”
TV Sunucusu ve Tiyatrocu Erol Çam: Müstehcenliğe Düşülmeden de İnsanlar Güldürülebilir
“Biz belli bir medeniyetin ve kültürün insanlarıyız. Bizim kriterlerimiz var. İnsanları güldürmek güzel bir şey ancak bunu yaparken belli değerlere saygı göstermek de gerekiyor. Ahlaki değerleri erozyona uğratacak seviyesiz espriler belki insanlara ün ve para kazandırır ama değer katmaz.”