İstanbul'un gizli hazineleri: Namazgahlar
04.06.2016
13:58
3
/ 32
Selçuklular döneminde de bazı örneklerine rastladığımız birer açık hava camisi durumundaki namazgâhlar genellikle abdest almak için bir çeşme veya kuyu ile birlikte yapılırdı. Seyahat esnasında yolcuların dinlenme ve ibadet ihtiyaçlarını karşılamak için menzillerde inşa edilen namazgâhlar asıl zeminden bir ya da birkaç basamak seki ile belirtilir, bu alan bazan sütre görevi yapan bir duvar veya benzeri bir yardımcıyla çevrelenir, kıble yönüne de bir mihrap taşı ilâve edilirdi. Çoğunlukla mihrap taşı üzerine cami mihraplarının üzerinde de rastladığımız, “Küllemâ dehale aleyhâ Zekeriyye’l-mihrâb” yahut “el-mihrâb”, bazan da“Sâhibü’l-hayrât ... rûhu için Fâtiha” ibaresi yazılır, bazen de vakfiye yazısı eklenirdi.