İstanbul'un turistik yerleri
Pierre Loti
1876 yılında bir Fransız subayı İstanbul’un görkemli endamıyla karşı karşıya gelecek ve bir daha hiç aklından çıkartmayacaktı. Bu Fransız Subayı “Louis Marie Julien Viaud” namı diğer Pierre Loti.
Tahitili yerliler ülkelerinde gördükleri bu Fransız denizcisini çok sevecek ve egzotik bir çiçek olan “Loti” adını bu subaya layık görecek ve bu egzotik çiçek yıllar sonra Dünya’nın En Güzel şehri İstanbul’da sıkça anılır olacaktı.
İstanbul gezilerinde, hem şehirden hem de Osmanlı kültüründen çokça etkilenen Pierre Loti, her fırsatta eserlerinde Osmanlı ve İstanbul kültüründen izler bırakır olmuştu.
Eyüp’teki Rabia Kadın Kahvesine gidip Haliç manzarasını izlerken yazdığı “Aziyade” romanındaki Aziyade ile de İstanbul’da tanışmış ve İstanbul aşkını ikiye katlamıştı.
İstanbul’a olan aşkı ve Türk milletini benimsemesi sayesinde 1.Dünya savaşı, Milli mücadele yıllarında ülkesi Fransa’nın da içlerinde olduğu Avrupa ülkelerine karşın Türkiye’yi kalemiyle cesurca savunan Pierre Loti, 1920’de “İstanbul Şehri Fahri Hemşehrisi” ünvanını aldı.
İstanbul’da bulunduğu yıllarda yaşadığı Eyüp’te yaşayan Pierre Loti ismi şehirde bir caddeye ve bir de kahveye vefa gösterisi olarak verilirken, bugün Pierre Loti tepesindeki kahve aslında Pierre’in sık sık uğradığı Rabia Kadın Kahvesiydi.
Haliç’in mükemmel manzarasını izlediğimiz Pierre Loti Tepesi’ne bugün Eyüp ile tepe arasında kurulu teleferik ile ulaşmak da mümkün.
İstanbul’u bir başka açıdan görmek isteyen tüm seyyahlar için Pierre Loti, mutlaka uğranması gereken bir durak.