Maliye Bakanı Şimşek: (1)
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Ülke ekonomimiz bu yıl yüzde 3 büyüyecek. Çin ve Hindistan hariç, IMF tahminlerine göre, gelişmekte ülkeler bu yıl yüzde 1.9 büyüyecek. Yani biz kendi sınıfımızdaki ülkelerin 1.5 katı büyüyeceğiz" dedi.
Şimşek, Hasan Kalyoncu Üniversitesinin akademik yıl açılışı kapsamında öğrencilerle söyleşi yaptı. Öğrencilerin sorularını yanıtlayan Şimşek, özelleştirmeyle ilgili bir soru üzerine, özelleştirmelerin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yapıldığını söyledi.
Özelleştirmenin halka arz veya ihaleyle şirketlere satılarak gerçekleştirildiğini ifade eden Şimşek, şimdiye kadar özelleştirilmesi gerçekleştirilen firmalardan hiç birinde küçülme olmadığını, büyüme nedeniyle daha fazla katma değer ve istihdam oluşturulduğunu vurguladı.
Tüm dünyada devletin iyi bir girişimci olamadığını dile getiren Şimşek, en son elektrik dağıtım şebekelerinin özelleştirildiğini, mülkiyetin devlette kaldığını, belirli süreliğine işletmeciliğinin devredildiğini, böylelikle de bütçedeki yatırım yükünün azalması, kamu kaynaklarının verimli kullanılması ve vatandaşın hizmet kalitesinin artması gibi kazanımların sağlandığını kaydetti.
Şimşek, ekonomide yaşanan bazı sıkıntıların ne zaman aşılabileceğine dair bir soru üzerine şöyle konuştu:
"Son 2-3 yıldır ekonomideki performans, Türkiye'nin arzuladığımız performansının altında ama bu Türkiye'ye özgü değil. 2008-09 küresel krizinde tüm dünyanın performansı düşmüş durumda. Bu küresel kriz, son 80 yılın en büyük krizi. Buhrana dönüşmedi çünkü önemli toplantılar düzenlendi ve küresel ölçekli politikalar belirlendi. Küresel kriz, kısa sürdü gibi ama artçı şokları çok güçlü şekilde devam ediyor. Bu artçı şokların en büyüğü Avrupa'da yaşanan borçlanmalar oldu. Türkiye'nin en büyük iş yaptığı pazarlar Avrupa ve ardından Ortadoğu ile Afrika.
Hak ve özgürlük talepleriyle başlayan Arap Baharı, Arap kışına değil de adeta Arap kaosuna döndü. Ortadoğu'da şimdi savaş, kan ve gözyaşı var. Dolayısıyla da ticaret kanalları tıkanmış durumda. Bu da Türkiye'yi aşağı çeken ikinci bir şok. Rusya tek başına Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı. Rusya da işgal ve petroldeki düşüş nedeniyle düşüş içerisinde. Rusya şu an Batı ülkeleri tarafından ambargo uygulanan ülke. Bu da Türkiye'yi aşağı çeken 3. konu. Türkiye yaşadığı 3 şokun etkisi altında halen.
Türkiye kendi içerisinde ise 2013 yılının ortasından itibaren ülkemizde muazzam bir iç belirsizlik ve dönem dönem siyasi motivasyonlarla provokasyonlar ve operasyonlar var. Dolayısıyla bir ülke düşünün 3 tane büyük şokun merkezi, kendi içerisinde de muazzam bir sürü gelişme ve belirsizlik. Bunlara rağmen tahmini olarak ülke ekonomimiz bu yıl yüzde 3 büyüyecek. Çin ve Hindistan hariç, IMF tahminlerine göre gelişmekte olan ülkeler bu yıl yüzde 1.9 büyüyecek. Yani biz kendi sınıfımızdaki ülkelerin 1.5 katı büyüyeceğiz."
Türkiye'nin bir çok sorununun olduğunu, bunların da medeni bir diyalog ve demokratik araçlarla çözülmesi gerektiğini aktaran Şimşek, son dönemlerde yaşanan gelişmelere herkesin bu açıdan bakması gerektiğini kaydetti.
- "Çocukluk hayalim futbolcu olmaktı"
Bakan Şimşek, "Bakan olmasaydınız ne olmak isterdiniz?" şeklindeki soruya şöyle yanıt verdi:
"Çocukluk hayalim futbolcu olmaktı. Futbolu inanılmaz severdim. Benim 10-11 yaşında formam ve ayakkabımın olması, benim için en büyük hayaldi. Onu başaramadık. Bizimkiler de hep 'oku, çalış' diyorlardı. Sonrasında akademisyen olmak istedim. Okuduğum üniversite itibarıyla genelde kaymakam olma hayali vardı herkeste. Babamın gözünde ise kaymakamlık çok büyük bir makamdı. Hiç bir devlet sınavına girmedim ve devlet memuru olmak istemedim. Bundan dolayı açıkçası babamgili de hayal kırıklığına uğrattım. Akademisyen olup, dünyayı değiştirme hayalim vardı. Araştırma görevlisi olunca hayal kırıklığı yaşadım. Çünkü en basiti, düzgün bir maaş bile yoktu. Sonrasında da finansman üzerine eğitim amacıyla yurt dışına gittim."
Şimşek, "Cumhurbaşkanı Erdoğan, görev süresi bitince yeniden partinin başına geçecek mi?" şeklindeki soruya ilişkin, Erdoğan'ın gelecekteki yaşantısıyla ilgili yorum yapmasının doğru olmayacağını dile getirdi.
- "Bunu becerirseniz ben size oy veririm"
Şimşek, CHP'nin mazot fiyatlarıyla ilgili vaadine ilişkin soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Siyasi partiler tabii ki kendi vizyonlarını, programlarını, vizyonlarını kapsayan kampanyayla milletin karşısına çıkıyor. Tüm partiler bunu yapar. Eleştirimin iki boyutu var. Birinci konu eğer bir parti vatandaşa somut vaatlerde bulunuyorsa, bunu hangi kaynaklarla hayata geçireceğini de anlatmalı. Yani hayal tüccarlığı yapmamalı. Buna tüm partiler dahil. Kaynağını ortaya koyduktan sonra tartışmaya bile gerek yok. Ben şunu dedim, bizim hesaplarımıza göre sizin vaadinizin maliyeti 150 ila 180 milyar tutuyor. Yanlışsa söyleyin. Tüm vaatleri sayısallaştırarak ortaya çıkardık bu rakamı. Eğer bu rakamı ortaya çıkarmak için hangi harcamaları çıkaracaksınız veya hangi vergileri artıracaksınız. Bunu söylesinler istedim. Bunu becerirseniz hatta bunun üçte 1'ini bile açıklarsanız, ben size oy veririm. Popülizm yapılır da bunun ölçüsü önemli."
Şimşek, seçim vaatleri arasında asgari ücretin bin 300 lira olarak aktarılmasına ilişkin, 1 Kasım için açıkladıkları seçim vaatlerinin toplam maliyetinin 19,3 milyar dolarlık olduğunu, milli gelirin yüzde 1'i kadar harcamanın tolere edilebilir olması nedeniyle gerçekçi bir seçim vaadi ortaya koyduklarını kaydetti.
Tüm siyasi partilerin somut çözüm önerileri olan vaatlerde bulunmasını isteyen Şimşek, kendilerinin her zaman kandıran olmadan gerçekçi vaatlerle halkın karşısına çıktıklarını vurguladı.
(Sürecek)
YORUMLAR