PKK'yı hava saldırılarından koruyan 3 harf

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Kuzey Irak’taki PKK kamplarına bugüne kadar en kapsamlı hava saldırısını yaptı. PKK’nın kontrol ettiği ve önceden tespit edilen bütün noktalar, hava saldırılarıyla vuruldu.

Resmi kaynaklara göre, bombalanan onlarca noktada 200’ü aşkın terörist öldü. TSK 1990’lı yıllarda sınır ötesi kara harekâtıyla girdiği Kuzey Irak’a son kara harekâtını 2007’de “Güneş” adı verilen operasyonla yapmıştı. Kuzey Irak’taki PKK hedeflerine son 10 yılda ise ağırlıklı olarak sınırlı sürede, güvenlik ihtiyacı kapsamında sadece hava harekâtı yapılıyor.

Terör örgütü ise tüm bu hava operasyonlarından korunmak ya da az kayıp vermek için çeşitli yöntemler kullanıyor. Bu yöntemlerle ilgili malumat, hem teslim olan PKK’lıların anlatımları hem de devletin istihbarat faaliyetleri kapsamında edinilen bilgilere dayanıyor.
 
F-16 KALKTIĞI AN..
.
PKK, hava operasyonlarına karşı nasıl bir yöntem uyguluyor? Örgüt, hava operasyonlarından korunmak için 2 aşamalı plan uyguluyor. İlk aşamada hava operasyonları ihtimalinin arttığı dönemlerde örgüt üyeleri, Diyarbakır, Malatya gibi hava üslerinden kalkan F-16 savaş uçaklarına dair bilgileri anlık olarak milisler aracılığıyla Kuzey Irak’taki örgüt birimlerine iletiliyor. Uçaklar PKK’nın kontrol ettiği bölgeye girdiği andan itibaren örgüt üyeleri telsizle bu bilgiyi örgüt noktalarına ulaştırıyor. PKK, bilgilendirme için örgüt adına yayın radyosu aracılığıyla uçak hareketliliğini bildiriyor. Telsiz, radyo ve kurye uyarısıyla örgütün bulunduğu alanlardaki “savunma ve saldırı” sistemleri devreye giriyor.


 
UÇAĞIN YÖNÜNE GÖRE SİPER

Uçakların geçiş güzergâhında bulunan uçaksavar ve doçka mevzileriyle omuzdan havaya atılan füzeler, uçaklara karşı kullanılıyor. Mevzilerdeki PKK’lılar ise uçağın geliş yönü ve pozisyonuna göre, vurulma ihtimali artarsa mevzisini terk ederek koşu mesafesinde kazdıkları siperlerin içine giriyor. PKK’lılar uçakların geliş yönüne göre ve bomba patladığında hareket imkânı sağlayacak şekilde “L”, “I”, “T” şeklinde şekilde siperler kazıyor. Örneğin 2 dağ arasındaki bir vadide herhangi bir yönden gelecek hava saldırısında hedef olacak noktanın 50-100 metre yakınındaki korunaklı alanda “I” şeklinde kazılan siperin içine koşularak giriliyor. Bu şekilde bomba patladığında şarapnel parçası yatay hareket ettiğinden siperde yaralanmanın önüne geçiliyor. “L” ve “T” şeklindeki siperler de uçağın saldırı sırasında nasıl hareket edeceği hesabıyla önceden kazılıyor.
 
20-80 KIŞILIK KAMPLAR

PKK’nın Kuzey Irak’ta artık isimleri ezberlenmiş Kandil, Hınerek, Hakurk, Metina, Gare gibi kampları var. Bunlara göre daha küçük kamplar ise Avaşin Basyan, Haftanin, Nazdur. Ancak PKK’nın yapısı gereği tüm silahlı kadrosu bu kamplarda bulunmuyor. Kamplarda ortalama 20 ile 80 kişi yer alıyor. PKK’nın bu bölgedeki asıl hâkimiyeti de Irak sınırı içinde dağınık olan irili ufaklı küçük kamplar üzerinden sağlanıyor.
 
KANDİL

Kamplardaki örgüt militanı sayısı işlevine göre 20-80 kişi arasında değişiyor. Kandil bölgesinde 20-30 km’lik aralıklarla dağılan örgüt mensuplarının toplam sayısı 800 ile bin arasında değişiyor. Terör örgütünün Kandil’deki ana kampının çevresinde 10 kadar küçük kamp yer alıyor. Bu üs bölgelerine uçaksavar, doçka, strella ve stringer gibi füze sistemleri kuruluyor. Kandil bölgesinde aynı zamanda hava harekâtına karşı korunmak için derin mağaralar da var. Örgütün sevk ve idaresinde yer alan lider kadrosu ağırlıklı olarak bu bölgede bulunuyor. Örgütün “subay eğitim okulu” da bu bölgede. Örgüt içinden seçilen isimlere suikast-sabotaj eğitimleri, Kandil bölgesinde veriliyor.
 
HINERE VE HAKURK KAMPLARI

Hınere ve Hakurk kampları; Türkiye, İran ve Irak sınırlarının kesiştiği bölgede, Hakkâri’nin Şemdinli İlçesi’nin tam karşısında. Örgütün İran kolu olan PJAK bu kampları kullandığı için zaman zaman İran da top ve hava harekâtıyla bu kampları hedef alıyor. Hınere kampında, Türkiye’den gelenlere ideolojik ve siyasi eğitim veriliyor. Örgütün “kongre” kararları da burada yapılan toplantılarda alınıyor. Türkiye sınırına yakın olan bu kampın sınıra yakın olan bölümünde daha küçük 2 kamp merkezi daha bulunuyor.
 
ZAP KAMPI

Örgütün silahlı kanadının ana karargâhı bu kampta. Bu nedenle örgüt içinde “ana karargâh” diye adlandırılıyor. TSK’nın askeri taktiklerine dair bilgiler ve yeni saldırı taktikleri bu kamplarda geliştiriliyor. Kampta “özel güç taburu” olarak da adlandırılan Kandil’de eğitimden geçirilmiş örgüt mensupları, sansasyonel eylemleri yönlendirilmek üzere bekletiliyor. Kampta PKK’nın “disiplin mahkemesi” dışında “suikast-sabotaj” tatbikatları yapılan alanları var.
 
METİNA KAMPI

Hakkâri Çukurca’nın tam karşısındaki dağlık bölgede yer alıyor. 15-20 km’lik bölgede irili ufaklı 20’den fazla mobil ve kalıcı kamp var. 200’den fazla örgüt mensubu olduğu tahmin ediliyor. Bu kamp eğitim alanı olarak değil, tamamen Türkiye’ye dönük silahlı faaliyetler için kullanılıyor. Örgütün lider kadrosundaki isimlerin bazıları, örneğin Fehman Hüseyin ve Murat Karayılan gibi isimler kimi dönemlerde bu kamplara gidiyor. Kamp çevresindeki stratejik tepelerde ağır silah ve füze sistemleri de var.
 
SİNAHT-HAFTANİN KAMPI

Şırnak-Uludere hattının tam karşısında bulunuyor. Kamp Cudi Dağı üzerinden Şırnak’a geçiş bölgesi olarak kullanılıyor. Bölge hem Türkiye’ye çok yakın hem de Kuzey Irak yönetimine bağlı köyler yer alıyor.
 
GARE KAMPI

Çukurca-Uludere hattı arasındaki bölgede, kısmen Kuzey Irak içinde, stratejik kamplar arasında. Örgüt için hem lojistik hem de eğitim alanı. Burada eğitilen örgüt üyeleri ya Metina’ya ya da araçla Haftanin bölgesindeki Türkiye sınırına taşınıyor. Kamp içinde dikimevi, cephanelik ve lojistik ihtiyaç merkezleri var. Örgütün lider kadrosunun bazen kullandığı kamplar arasında.
 
KAMPLARDA NE VAR?

İrili ufaklı onlarca kampın içinde, bulunduğu bölgeye göre “lojistik”, cephanelik”, “telsiz teknik birim”, “terzi”, “depo”, “cezaevi”, çoğu seyyar olan “fırın”, “destek birim”, “muhabere”, “sicil arşiv”, “eğitim okulları”, “ideolojik ve siyasi alan merkezi” gibi birimler yer alıyor.