Bu günah size yeter!

Yargıtay, cumhuriyet tarihinin en kapsamlı soruşturması ‘Ergenekon’a dair kararını vererek, davayı hem usûlden hem de esastan bozdu.

Bu günah size yeter!
Bu günah size yeter!
GİRİŞ 22.04.2016 06:54 GÜNCELLEME 22.04.2016 06:58
Bu Habere 13 Yorum Yapılmış

Paralel örgütün tasfiye kumpasları için koçbaşı olarak kullandığı devasa soruşturma, çıkış amacının tam aksine, ‘darbecileri korumaya’ yaradı. Sayısız hukuksuzluğa imza atarak adaleti sulandıran FETÖ, cuntanın açığa çıkarılmasına engel olması yanında Türkiye’ye de çok önemli yıllar kaybettirdi.

Milli irade düşmanlarını adalete teslim etme amacıyla başlayan, fakat zamanla TSK, yargı ve emniyet içindeki paralel örgüt üyeleri eliyle özenle sulandırılan, amacından saptırılan ünlü Ergenekon davasında temyiz kararı açıklandı. Dosyayı inceleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 275 sanık hakkında verilen mahkumiyet kararlarını hem esastan hem usûlden bozdu. Bir dönem 'cumhuriyet tarihinin en önemli soruşturması' olarak görülen Ergenekon, şimdi sil baştan ele alınacak. Ümraniye'deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007'de ele geçirilen 27 el bombasıyla başlayan davada karar 6 yıl 2 ay sonra, 5 Ağustos 2013'te açıklandı. Bu yıllar içinde paralel örgüte yakın hakim, savcı ve polisler öylesine hukuksuzluklara imza attı ki, darbecileri ortaya çıkarmak için başlayan dava giderek sulandırıldı. 23 ayrı iddianame birleştirilerek aynı torbaya konuldu. Birbiriyle alakasız yüzlerce isim aynı davanın sanığı yapıldı ve ünlü Ergenekon soruşturması, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) devlet kurumlarına 'çökme' amacıyla dalgalar halinde kullandığı bir koçbaşına dönüştü.

ÜLKENİN YILLARI HEBA OLDU

Sulandırılan soruşturma Türkiye'ye çok önemli yıllarını kaybettirdi. Bozma kararını, yeniden yargılamayı yapacak olan İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderen Yargıtay, dosyada birçok usûlsüzlük tespit etti. Kararda, bozma gerekçesi olarak gösterilen soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki usûlsüzlükler anlatıldı. Dikkat çekilen gerekçeler ise emniyet ve yargıyı bir dönem ağ gibi saran FETÖ'nün amacını da gözler önüne serdi. İşte Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil'in açıkladığı 231 sayfalık bozma kararından dikkat çeken kısımlar...

Doğrusu Yüce Divan'dı

Yargıtay, Ergenekon davasında müebbet hapis cezası alan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un, gerek yargılama gerekse temyiz aşamasında ileri sürdüğü 'Yüce Divan' itirazını haklı buldu. Karar uyarınca Başbuğ, yeniden yargılanacak. Yerel mahkeme, Başbuğ'a isnat edilen suçların görevi kapsamında olduğuna karar verirse, dosyayı ayırarak önce Başbakan'dan izin isteyecek. İzin verilirse Başbuğ, Yüce Divan'da yargılanacak. Mahkeme, Başbuğ hakkında dosyayı ayırmadan beraat kararı da verebilecek.

Keyfilik dizboyu

* Ergenekon Terör Örgütü'nün kim tarafından ne zaman kurulduğu, suçları, hiyerarşik yapısı ve lideri belli değil. Bu nedenle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 'Ergenekon Terör Örgütü'nü kabulü isabetsizdir. Bu nedenle sanıklar hakkında 'Ergenekon terör örgütü üyeliği kapsamında hüküm kurulamaz.
* Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Genel Komutanlığı yazılarında örgütün varlığına ilişkin bilgi yok. MİT'in örgüte ilişkin bilgileri ise ihbar ve açık duyumlara dayanıyor.
* MİT sunumunu ciddi bulmayan tanık eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök de daha önce örgüte ilişkin bilgisinin bulunmadığını beyan etti.
* Örgüt dokümanları olarak kabul edilen belgelerdeki örgüt yapılanması ile mahkemenin kabul ettiği örgüt yapılanması tamamen farklı.
* TSK içinde kurulu olmakla birlikte sivil yapılanmaya da sahip ve 1971'de kurulduğu kabul edilen böyle bir örgütten MİT, Genelkurmay, Jandarma, EGM, TSK ve Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün haberdar olmamasının nedenleri makul bir şekilde açıklanamadı.

ARADAKİ İRTİBAT İSPAT EDİLMEDİ

* Danıştay saldırısı davası ile Ergenekon davası sanıkları arasındaki hukuki ve fiili irtibat somut delillerle ispat edilmedi. Zayıf deliller ve iddialarla dosyalar birleştirildi.
* Bir kısım sanık ifadeleri, kesintisiz, uzun süreli, geceleyin ve sağlıksız koşulda alındı.
* Sanıkların savcılık görüşüne karşı savunma hakları sürelerle kısıtlandı.
* Bir kısım sanıklar hakkında iddianamede bile olmayan suçlardan hüküm kuruldu.
* Birçok dava gereksiz şekilde birleştirildi, dosya hacmi genişledi ve makul sürede yargılanma hakkı ihlal edildi.
* Bir kısım MİT mensupları MİT Müsteşarlığı'ndan izin alınmadan tanık olarak dinlendi.

O İDDİALAR ARAŞTIRILMADI

* Aramalarda ele geçirilen belgelerin tümü 'kolluk görevlileri tarafından' incelendi. Devlet sırrı niteliğindeki belgelerin kolluk tarafından incelenmesi CMK'nın 125. maddesine aykırı.
* Avukatlık büroları ile askeri mahallerdeki aramalar kanuna aykırı yapıldı.
* Ele geçirilen dijital deliller, imajı alınmaksızın emniyette incelendi, bir kopyası ilgilisine verilmedi.
* Aramada ele geçirilen dijital delillere ekleme-çıkarma yapıldığı iddiası araştırılmadı.
* Avukat ve müvekkili arasındaki görüşmelerin dinlenmesi yasak olmasına karşın, bunlar dinlenerek hükme esas alındı.
* Bazı dinlemelere ilişkin 'iletişimin tespitine yönelik karar' bulunamadı.
* Kuvvetli suç şüphesi olmadan bir kısım sanıklar dinlenildi.

YORUMLAR 13
  • şükrü 8 yıl önce Şikayet Et
    O davalar olmasaydı şimdi Ak Parti diye bir parti olmazdı bunu öncelikle ifade edelim. Dönemin Ak Partililerinin de bu davalara destek verdiğini unutmayalım. Paraleli kötüleyelim derken Ergrnrkoncuları gözardı etmeyelim.
    Cevapla
  • salim 8 yıl önce Şikayet Et
    Perinçek, V. küçük, Ç. doğan, y. küçük vs vs birer melek yani..
    Cevapla
  • paralel darbe 8 yıl önce Şikayet Et
    paraleli öldür ama hakkını ver..paralel olmasaydı bugünkü hükümet yoktu hatta darbeciler cumhurbaşkanımızı menderes gibi sallandırmışlardı.sonra paralelde darbe yapmaya kalktı
    Cevapla
  • istanbullu 8 yıl önce Şikayet Et
    ağlama duvarına kim yaslanmışti...şuan bu devletin arkasında halk olduğu için sesleri çıkmıyor.ya halk olmasa yine ayni olurlar..ben sucsuz olduklarına inanmıyorumm
    Cevapla
  • mehmet 8 yıl önce Şikayet Et
    “Savcı millet adına vardır. İddia makamı millet adına oradadır ve biz de milletin hakkını aramanın gayreti içerisindeyiz. Eğer bu anlamda savcılıksa, evet savcıyım". diyen Sayın Cumhurbaşkanımız şimdi ne diyecek çok merak ediyorum.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Mardin'de silahlı çatışma: Yaralılar var
Kent: Uzlaşı, lokanta… Yıkılanı yapmak, ayağa kaldırmak…