Mahrem yapılanma gözler önüne serildi
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan, FETÖ'nün Hava Kuvvetleri Komutanlığına ilişkin "Mahrem imamlar" iddianamesi tamamlandı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlattığı soruşturma ile FETÖ/PDY'nin Hava Kuvvetleri'ndeki "mahrem yapılanması" hakkında iddianame düzenlendi. İddianamede, "mahrem imamlar" ve isim isim Hava Kuvvetleri'nde bağlantılı olduğu askerler yer alırken, 81'i asker, 76'sı sivil (mahrem imam) 157 şüphelinin 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis cezaları istendi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu'nda görevli Cumhuriyet Savcısı Müslüm Canpolat tarafından hazırlanan 596 sayfalık iddianamede, soruşturmanın FETÖ'nün, genelde Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda, özel de ise Akıncı 4. Ana Jet Üssü Komutanlığı'ndaki mahrem hizmetlerine yönelik yapıldığı belirtildi.
MAHREM YAPININ İŞLEYİŞİ
İddianamede, FETÖ'nün Örgüt için en önemli kurumlar olan TSK, Emniyet, MİT ve yargı organlarına yerleştirilecek öğrenciler Talebe İmamları tarafından belirlenerek ve durumlarına göre sınıflandırılarak o yönde yetiştirildiği anlatılarak, mahrem yapının işleyişi şu şekilde verildi:
"Birim, FETÖ'nün askeri yapılanmasıdır. Her askeri kuvvetin (Kara, Hava, Deniz, Jandarma) başında bir sorumlunun bulunduğu, onların altında Türk Silahlı Kuvvetlerinin (Hava Kuvvetleri Komutanlığı) yerleşimine göre ayarlanmış olan bölge temsilcilerinin yani bölge sorumluların bulunduğu, Temsilcilerin altında müdürlerin bulunduğu, duruma yani personel (öğrenci) sayısına göre müdürlerin sayısının da değiştiği, müdürlerin altında ise müdür yardımcılarının bulunduğu, Müdür yardımcılarının altında ise öğretmenlerin bulunduğu, bu şekilde isimlerin kullanılma amacının ise dikkat çekmemek için olduğu, kural olarak Öğretmenlerin onların altında bulunan askeri personel ile ilgilendikleri (üst rütbeli veya kritik görevdeki subaylar ile duruma göre müdür yardımcısı, müdür yada bölge sorumluları ilgilenmektedir), görüşmeler yaptıkları, askeri personelin ortak adının "Öğrenciö olduğu, örgütün eğitimlerini sağlamak veya soruları ele geçirmek ve benzeri yöntemlerle orduya sızdırdığı / sızdıracağı şahıslarla ilgili izlediği yol ve yöntemleri belirlediği, ordudan tasfiye edilmesi istenen karşıtları tespit ve tasfiye argümanlarını topladığı ve orduyu kontrol altında tutmaya çalıştığı yapıdır."
RÜTBESİ NE OLURSA OLSUN ASKERİN ORTAK İSMİ ÖĞRENCİ
İddianamede, mahrem yapının içindeki her askerin rütbesi ne olursa olsun ortak adının 'öğrenci olduğu belirtilerek, birim yapının şeması da ayrıntılı şekilde yer aldı. İşte FETÖ'nün TSK'daki yapılanması olan birim yapılanmasının terminolojisi: "Müdür, Müdür Yardımcısı , Belge Enformasyon Yöneticisi (BEY), Bilgin, Öğretmen, Gezici , Serrehber, Eğitim Danışmanı , Serdoktor, Doktor, Gözcü, Arama/Tarama Mesulü, O3-L3 Mesulleri, Ümit Mesulü, İzdivaç Mesulü"
BİRİM YAPILANMASINDA BİLGE ADAM KAVRAMI
İddianamede, birim yapılanmasında önemli bir yer alan 'Bilge Adam' kavramı şu şekilde açıklandı. "Bilgin Türk Silahlı Kuvvetlerine sızdırılan örgüt mensupları vasıtasıyla örgüte karşı personelin fişleme bilgilerini temin eden ve bu bilgiler üzerinden örgüt mensuplarına yer/pozisyon açmak, örgüt karşıtlarını tasfiye etmek amacı ile isimsiz mektup, e-posta, twitter gibi yollarla TSK ve BİMER tarafından bilinir hale getirmek amacıyla çalışan bir örgüt mensubudur. Aynı zamanda 'Bilgin' denilen örgüt mensubu örgüt içinde kullanılan iletişim sistemlerinin güncel kullanım biçimi ve sosyal medya üzerinden algı oluşturma amacına yönelik olarak takip edilecek sosyal medya hesaplarını belirleme görevi de bilgin tarafından icra edilmektedir."
FETULLAH GÜLEN AKIN ÖZTÜRK'ÜN EŞİNE DE SAAT GÖNDERMİŞ
İddianamede şüpheli olarak yer almayan ancak hakkında farklı soruşturmaların yürütüldüğü belirtilen eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk'ün 'ün adı iddianamenin birçok yerinde geçiyor. Bir şüphelinin verdiği ifadede, Akın Öztürk şu şekilde geçiyor:" Murat Kara'nın koordinesinde Müdür Yardımcılarının katılımı ile yapılan bir toplantıda Kamil (K) Kemal Alkan kendisinin ilgilendiği bir subay hanımına Fetullah GÜLEN tarafından saat gönderildiğini, bu subay eşinin aynı saati 'Büyük Patron'un eşinde de gördüğünü söylediğini, bu sohbet üzerine Murat Kara'nın Kemal Alkan'a 'keşke bunları burada paylaşmasaydın deşifre ettin, iyi olmadı' şeklinde bir söylemde bulundu, orada bulunan herkes bu söylem üzerine gülümsedi. Burada Büyük Patron olarak geçen kişinin Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk olduğunu tahmin ediyorum."
ANKARA AKINCI 4.ANA JET ÜS KOMUTANLIĞI MÜDÜRÜ
İddianamede, darbe girişiminin üslerinden biri olan Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığı'nın mahrem yapı içerisindeki müdürünün, tanık ifadesine dayandırılarak Selim (K) kod adlı Murat Kara olduğu belirtildi. Murat Kara'nın, üssün tamamındaki subaylardan sorumlu sivil imam olduğu, ilk etapta iki yardımcısı, daha sonra da yardımcı sayısının 4'e çıktığı ve bir dönem de Muhsin kod adını kullandığı anlatıldı.
CLİNTON GÜLEN'E, GÜLEN DE CLİNTON'A İLTİFAT ETMİŞ
Yine aynı tanığın ifadesinde Murat Kara'nın kendi evinde Müdür Yardımcılarıyla yaptığı bir toplantıda, kendilerine hitaben, " Fetullah Gülen ile Hillary Clinton'ın aralarının iyi olduğundan bahsederek, Hillary Clinton'ın Fetullah Gülen'e hitaben 'Dünyada çok belirgin değilsiniz, ancak dengeleri değiştirebilecek güçtesiniz, fark edilmeyecek bir gücünüz var' diye iltifat ettiğinde Fetullah Gülen'in de Clinton'a 'Asıl dünyadaki tüm dengeleri değiştiren Amerika'dır' şeklinde iltifatlarda bulunduğunu söylemişti" dediği belirtildi.
HAKAN KARARUŞ FİLODAKİ SUBAYLAR ARASINDA SEVİLMEZDİ
İddianamede, bir şüphelinin ifadelerinde ise Akın Öztürk'ün damadı Kurmay Yarbay Hakan Karakuş'un adı geçiyor. Şüphelinin ifadesi şöyle: "İbrahim Aygün Hava Pilot Kurmay Yüzbaşı'dır. Kod ismini hatırlamıyorum. Eşi hemşiredir, geliş gidişleri düzenlidir. Kurmay Yarbay Hakan Karakuş ile arasının hiç iyi olmadığını söylerdi. Murat Kara, Hakan Karakuş'tan aldığı bilgiye göre İbrahim Aygün'ün uçuşunun iyi olmadığını vb. sebeplerden dolayı pilotlukta başarılı biri olmadığını söylüyordu. İbrahim Aygün ile Hakan Karakuş arasında sürekli problemler tartışmalar olduğunu İbrahim Aygün bana anlatırdı. Ayrıca İbrahim Aygün, Hakan Karakuş'un filodaki bütün subaylar tarafından sevilmediğini ve kayınpederi Akın Öztürk sayesinde bulunduğu konuma geldiğini söylerdi. İbrahim Aygün, psikolojisinin Hakan Karakuş tarafından sürekli bozulduğunu söylerdi." Mahkemeye gönderilen iddianamenin kabul edilmesi halinde şüpheliler, 'Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme', 'Cumhurbaşkanına Suikast Girişimi', 'TBMM'yi Ortadan Kaldırmaya ve Görevini Yapmasını Engellemeye Teşebbüs Etme', 'Cumhuriyeti ve Hükümeti Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme', 'Silahlı Terör Örgütü Kurma ve Yönetme', 'Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olma' suçlamalarıyla 4'er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 15 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacaklar.