Baykal ve MHP'lilere kaset kumpasında flaş gelişme
Deniz Baykal ile eski MHP'li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerin internet ortamında yayımlanmasıyla ilgili iddianame tamamlandı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile eski MHP'li yöneticilerin özel hayatlarına ilişkin görüntülerin internet ortamında yayımlanmasıyla ilgili Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) elebaşı Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu 171 şüpheli hakkında, "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme", "özel hayatın gizliliğini ihlal" gibi 8 ayrı suçtan iddianame hazırlandı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianame, Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi.
İddianamede, Baykal'a ilişkin görüntülerin internette yayınlanmasından sonra soruşturmaya başlandığı ancak 2016'ya kadar herhangi bir sonuca ulaşılamadığı belirtildi.
MHP'li yöneticilere ilişkin görüntelerle ilgili dosyanın ise 2011'de İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği anlatıldı.
İddianamede, olay faillerinin ortaya çıkarılmasında delil olarak kullanılabilecek görüntülerin çekildiği adreslerin belirlenmesi, plaka tanıma sisteminden, güvenlik kamera görüntülerinden, telefon konum ve irtibat bilgilerinden, tanık bilgilerinden yararlanılarak olayın gerçek failleri ve çevresinde odaklanması, bu şekilde şüphelilerin ortaya çıkarılması gerekirken, tam aksi yönde hareket edilerek soruşturma dosyasının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği ve bu delil ve imkanlardan yararlanılmasının önüne geçildiği kaydedildi.
Her iki soruşturma dosyasının, görüntülerin çekilip yayınlanması eylemleri arasındaki benzerlikler, bu eylemlerin aynı örgütsel yapı tarafından gerçekleştirildiğine ilişkin beyanlar, deliller doğrultusunda aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu gerekçesiyle birleştirildiği bildirildi.
FETÖ İRTİBATI
FETÖ'nün, diğer devlet kurumları gibi emniyet teşkilatı içinde de örgütlendiğine değinilen iddianamede, örgütün bu kurum içerisindeki kadrolaşmasını belirli bir düzeye ulaştırdıktan sonra kurumun personel, teknik, araç ve gereçlerini örgütsel operasyonlarının ana aracı olarak kullanmaya başladığı vurgulandı.
İddianamede, müştekiler Deniz Baykal, Recai Yıldırım, Metin Çobanoğlu, Ümit Şafak, Osman Çakır, Mehmet Ekici, Bülent Dinmez, Ahmet Deniz Bölükbaşı ve İhsan Barutçu'ya yönelik eylemlerin yöntem, hedef kişi, zamanlama, amaç, kurgu, yayınlanma gibi özellikleriyle birbirlerine benzer nitelikte olduğunun altı çizildi.
Ayrıca, iddianamede, şüphelilerden Sedat Zavar, İlker Usta, Enes Çığci ve Ali Özdoğan hakkında, kamuoyunda "Böcek davası" olarak bilinen, o dönemde Başbakanlık yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Keçiören'deki konutu ile Başbakanlık Resmi Konutu'nda 2 adet telsiz verici cihazı ele geçirilmesi üzerine kamu davası açıldığı hatırlatıldı.
İddianamede, "Sonuç olarak, tüm organlarıyla devlet yönetimini ele geçirme amaç ve hedefi bulunan FETÖ'nün, bu amaç ve hedeflerin gerçekleştirilmesine yönelik olarak siyasi hayatı dizayn etmek için emniyet istihbarat birimlerinde bulunan örgüt mensuplarının etkin katılımı ve çalışmaları ile kaset kumpasları denilen operasyonları gerçekleştirdiği, örgüt kurucusu ve yöneticisi olan şüpheli Fetullah Gülen'in örgütün emniyet istihbarat birimlerindeki mensuplarına doğrudan ve dolaylı talimatlar vererek soruşturmaya konu edilen müştekilere yönelik eylemlerin gerçekleştirildiği anlaşılmıştır." denildi.
24 KİŞİ İÇİN 12 AYRI ADRES
İddianamede, şüpheliler tarafından, söz konusu eylemler kapsamında 24 mağdur/müştekiye yönelik, 10 ikamet, 2 iş yeri olmak üzere toplam 12 ayrı adrese, ses ve görüntü alabilen cihazlar yerleştirildiği, teknik araçlarla izleme ve dinleme yapıldığı, elde edilen ses ve görüntülerin bir kısmının örgüt amaçları doğrultusunda hedefsel olarak internette yayınlandığı tespitine yer verildi.
Şüphelilerin "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme", "silahlı terör örgütüne üye olma", "siyasi hakların kullanılmasını engelleme", "özel hayatın gizliliğini ihlal etmek", "kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek", "haberleşmenin gizliliğini ihlal etmek", "kamu görevlisinin sahteciliği", "nitelikli olarak konut dokunulmazlığını ihlal etme" suçlarından cezalandırılmaları talep edildi.
118'İ BYLOCK KULLANIYOR
Soruşturmaya konu eylemlere katıldığı belirlenen 171 şüpheliden 151'inin FETÖ mensubu olduğu, 164'ünün emniyet istihbarat birimlerinde görev yaptığı belirtildi.
Emniyet istihbarat birimlerinde görev yapan 164 şüpheliden 145'inin FETÖ üyesi olduğu, bunlardan 118'inin kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandığı tespit edildi.
Örgüt mensubu olduğu belirlenen 145 şüpheliden 134'ünün FETÖ'nün darbe girişimi sonrasında ihraç edildiği ya da rütbelerinin geri alındığı, 20'sinin Bank Asya'da hesabının bulunduğu, 53'ünün eşi, çocuğu, kardeşi, anne ya da babasının ByLock kullandığı kaydedildi.
Ayrıca, FETÖ mensubu 151 şüpheliden 46'sının soruşturma kapsamında tutuklandığı, 44 şüpheli hakkında yakalama kararı alındığı belirtildi.
GÜLEN DE ŞÜPHELİ
İddianamede FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen, örgütün "Emniyet imamı" olan "Kozanlı Ömer" lakaplı Osman Hilmi Özdil, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanları Ramazan Akyürek ve Ömer Altıparmak, kapatılan Nokta dergisinin eski genel yayın yönetmeni Cevheri Güven ve suç tarihlerinde Vakit gazetesi Ankara temsilcisi olan ve "Habervaktim" internet sitesinde yazan gazeteci Yener Dönmez "şüpheli" olarak gösterildi.
-
Veli 7 yıl önce Şikayet Etİstemedikleri herkesi sindirdiler. Kumpaslarının iğreçlik ve sinsiliğinin haddi hesabbı yok. En ummadığımız yerlerden çıktılar. Allah Vekil diye diye sabır umduk. Zalimsiniz vicdansızsınız.Beğen
-
Ali 7 yıl önce Şikayet EtBaykalın videosuna mevcut hükümet bile çanak tuttu. Hiç fetönün işi falan diyen olmadı.Beğen Toplam 1 beğeni