Bakanlık harekete geçti: Yüzde 95 arttı!

Sağlık Bakanlığı son dönemde geliştirdiği projelerle sağlıkta dijital dönüşümü gerçekleştiriyor. Kişisel Sağlık Sistemi e-Nabız kullanıcı sayısı 5 milyon 700 bine ulaştı, sisteme yeni özellikler eklendi. Sağlığın tüm alanlarında geliştirilen projelerle Türkiye dünyaya örnek olacak projelerle öne çıkıyor.

Sağlık Bakanlığının hem hizmet kalitesini artırmak hem de artan talebe çok daha hızlı cevap verebilmek amacıyla başlattığı sağlıkta dijital dönüşüm süreci tüm hızıyla sürüyor. Tüm vatandaşların sağlık verilerinin yer aldığı ve isteyen herkesin kendi verisini bizzat yönetebildiği e-Nabız’ı kullanan vatandaş sayısı 2017 yılında 1,7 milyon artış göstererek 5 milyon 700 bine ulaştı. Yeni yılla birlikte yeni tasarımıyla hizmete devam eden e-Nabız sistemine aile hekimi değiştirebilme, kalp krizi riski hesaplama, VKİ hesaplama gibi özellikler eklendi.

Engelli vatandaşların, acil durumlarda 112 Acil Çağrı Merkezi ile iletişime geçebildikleri, Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nden randevu talebinde bulunabildikleri, muayene sırasında tercüme hizmeti alabildikleri mobil uygulama olan Engelsiz Sağlık İletişim Merkezi (ESİM) hizmete alınırken; ESİM’de bu güne kadar 4 bin 38 kullanıcı, 5 binin üzerinde çağrı hizmeti aldı.

Yeni özellikleriyle e-Nabız

Tüm vatandaşların laboratuvar tahlillerinden, radyolojik görüntülerine, kullandığı reçete ve ilaç bilgilerinden, acil durum bilgilerine, konulmuş teşhis, verilmiş her türlü rapor gibi muayenelerine ait her tür detaylı bilgiyi içeren e-Nabız Sistemi her geçen gün büyümeye devam ediyor. Vatandaşların tüm sağlık kayıtlarına cep telefonlarından, tabletlerinden, bilgisayarlarından 7/24 erişebildiği, dilerse belirlediği kurallar çerçevesinde tümünü ya da bir kısmını istediği süre kadar hekimleri ya da yakınlarıyla paylaşabildiği e-Nabız üzerinden randevu alınabiliyor, kan ve kemik iliği bağışı bildiriminde bulunulabiliyor ve organ bağışı yapılabiliyor. Giyilebilir teknolojilerin entegre edilebildiği e-Nabız sistemine vatandaşlar, akıllı bileklikleri ya da kablosuz özellikli şeker, tansiyon gibi cihazlardan elde ettikleri sağlık bilgilerini kaydedebiliyor. Sistemin mobil uygulamasında yer alan 112 acil butonu ile ise acil durumlarda konum ve acil sağlık bilgilerini acil ekipleriyle paylaşabiliyor.

Vatandaşların hayat boyu sağlık kayıtlarını tutabilmesi sayesinde teşhis ve tedavinin kalitesini ve hızını artıran, hasta-hekim iletişimini güçlendiren e-Nabız bu özellikleriyle 2017 yılında Birleşmiş Milletler’in Dünya Bilgi Toplumu İnisiyatifi tarafından, 178 ülkenin 400’den fazla projesi arasından “en iyi sağlık uygulaması” seçilerek Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi. Öte yandan 13. eTürkiye (eTR) Ödülleri Töreni’nde daha önce “Kamudan Vatandaşa En İyi Uygulama Ödülü”ne layık görülen e-Nabız Sistemi 2017 yılında “En İyi Gelişim Gösteren Proje Ödülü” nü aldı.

Hızla gelişen ve büyüyen e-Nabız’a 2018 yılında yeni özellikler eklendi. Yeni tasarımı ile hizmete devam eden e-Nabız’dan artık vatandaşlar aile hekimi değiştirebilme talebinde bulunabiliyor, kalp krizi riski ve VKİ hesaplayabiliyor. Bu bilgileri sistemine kaydederek hekimi ile paylaşabiliyor.

Dünyadaki benzerlerinin öncüsü: Teleradyoloji Sistemi

Hekimlerin hastalarına ait tüm radyolojik görüntülere zaman ve mekandan bağımsız olarak erişebilmelerini, uzaktan rapor yazabilmelerini ve karşılıklı konsültasyon yapabilmelerini sağlayan, öte yandan e-Nabız üzerinden vatandaşlara kendi görüntülerine erişebilme olanağı sunan Teleradyoloji Sistemi de sağlığın dijital dönüşümünde büyük pay sahibi. Ülkedeki kamuya ait tüm sağlık tesislerinin entegre olduğu Teleradyoloji Sistemi, hastane sayısı ve veri büyüklüğü açısından dünyadaki benzerlerinin büyük farkla önünde yer alıyor. Sistemdeki çekim sayısı 78 milyonu, rapor sayısı ise 51 milyonu aştı.

Sağlık raporları elektronik ortamda düzenlenebilecek

Manuel ortamda ve kağıt üzerinde yürütülen tüm sağlık raporu işlemlerinin elektronik ortamda gerçekleşmesinin sağlanması amacıyla Bakanlık tarafından e-Rapor Sistemi üzerinde çalışılıyor. Yakın zamanda devreye girecek olan e-Rapor Sistemi ile doğum, engelli, sürücü, istirahat gibi sağlık raporları elektronik ortamda üretilebilecek, elektronik imza ile kayıt altına alınacak.

Günde 500 bin randevu

Vatandaşların Türkiye’deki tüm kamu hastaneleri, ağız ve diş sağlığı merkezleri ile aile hekimlerinden 7/24 randevu alabildikleri Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS)’nin de kullanımı giderek artıyor. MHRS ile vatandaşlar, kamudaki en büyük çağrı merkezi olan ALO182 üzerinden, mhrs.gov.tr ve e-nabiz.gov.tr web portalleri üzerinden, mobil uygulamaları ile akıllı telefonlar üzerinden, yani birden çok kanaldan randevu alabiliyor, değişiklik yapabiliyor ya da iptal edebiliyor.

Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nde 2017’de 129 milyon 354 bin 69 çağrı cevaplandı;122 milyon 67 bin 859 randevu verildi. Randevu gerçekleşme oranı ise yüzde 76,60 olarak gerçekleşti. Günlük ortalama çağrı sayısı 354 bin 394; günlük ortalama randevu sayısı ise 494 bin 516 oldu. Bununla birlikte 4443833 Evde Sağlık Hizmetleri Çağrı Merkezine şimdiye kadar gelen toplam çağrı sayısı 243 bin, cevaplanan çağrı sayısı 219 bini buldu.

Avrupa’ya fark attık

Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Şuayip Birinci, Türkiye’nin son yıllarda sağlık bilişimi alanında kalıcı ve dünya ile yarışabilen, ayrıca dünyaya da örnek olabilecek sistemleri hayata geçirdiğini söyleyerek, “Sağlığın iki öznesi olan doktor ve hastaların ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde dijitalleşme stratejisi geliştirdik. Bir yandan sağlık profesyonellerinin çok daha kaliteli ve verimli hizmet vermelerine yönelik uygulamalar geliştirirken, diğer taraftan da vatandaşlarımızın sağlığa erişimlerini ve aldığı sağlık hizmet kalitesinden memnun olmalarını amaçlayan bir dijital vizyon benimsedik” dedi. Birinci, şunları kaydetti:

“Ülkemizde sağlık tesislerinin dijitalleşmesi konusunda dünya ölçeğinde önemli bir oyuncu haline geldik. Uluslararası geçerliliği olan dijital seviyelere ulaşılmasına yönelik çalışmaları sürdürüyoruz. Sağlık tesislerinin dijitalleşmesi konusunda önemli bir derecelendirme kuruluşu olan HIMSS dünyada hastaneleri dijitalleşme yönünden değerlendiren bağımsız bir kuruluştur. Biz de ülkemizde sağlık tesislerinin dijitalleşmesi konusunda HIMSS ile ortak çalışmalar yürüterek hastanelerimizi dünya ölçeğinde dijitalleşmiş kurumlar olarak akredite etmeyi sürdürüyoruz. Bugün itibarıyla dijitalleşme konusunda birçok gelişmiş ülkenin de önünde yer alıyoruz. HIMMS Avrupa skorlarına bakacak olursak, Avrupa genelinde 196 olan HIMSS Seviye 6 hastanenin 164’ü ülkemizde. Yine dijitalleşmedeki en yüksek seviye olan HIMSS Seviye 7 sayısı Avrupa genelinde toplam 5 adettir. Bunlardan biri de ülkemizde bulunan İzmir Tire Devlet Hastanesi. Bizim vizyonumuz ülkemizdeki tüm hastaneleri minimum Seviye 6’ya çıkarmak, bunların en az 20 tanesini de bu yıl içerisinde Seviye 7 olarak tescil ettirmektir. Biz dijitalleşme vizyonumuzu bu yıl da kesintisiz olarak sürdürerek bu alanda dünyaya liderlik eden bir ülke haline gelmek istiyoruz.”