Erdoğan'ın yürüyüşünden rahatsızlar!
Haber7. com olarak 24 Haziran seçimleri öncesi Güneydoğu’da halkın nabzını tuttuk. Ekip olarak ilk duraklarımızdan biri AK Parti’nin Güneydoğu’daki kalesi Şanlıurfa oldu. AK Parti Şanlıurfa Milletvekili ve 2. sıra adayı AB Uyum Komisyonu Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar haber7'ye özel açıklamalar yaptı.
İbrahim Günay ve Serkan Üstüner'in haberi
Mehmet Kasım Gülpınar, "Ramazan olması nedeniyle vatandaşlar da biraz rehavet var. Uzun yıllar sonra ilk defa seçim Ramazan ayına denk geldi. Hem Cumhurbaşkanlığı seçimi hem de milletvekili seçimleri oruç ayında olmasının bazı dezavantajları olabilir ama Şanlıurfa’nın heyecanı aşkı bitmiş değil. İftar sonrası yaptığımız programlarda bunu çok rahat bir şekilde görüyoruz. Urfa yoluna aynı şekilde devam edecek" dedi.
Gülpınar, Avrupa Parlamentosu'nda yaşadığı ilginç bir olayı Haber7'ye anlattı. 15 Temmuz darbe girişimi öncesi AP'li bir vekilin dostane şekilde yanına geldiğini ve Erdoğan'ın yürüyüşünden rahatsız olduklarını, bunun kulislerde konuşulduğunu kendisine anlattığını söyledi.
"AK PARTİ AÇIK ARA FARKLA BİRİNCİ PARTİ OLACAK"
Gülpınar, "Ben hiçbir seçim de rakam telaffuz etmem. Bunu da çok sağlıklı bulmuyorum. Bunlar seçime katılım oranını ilgilendiren durumlar. Çünkü yaz vakti Urfa kırsalı yoğun olan, tarımsal faaliyeti yoğun olan, mevsimlik işçisi fazla olan bir şehir. Her seçimin kendine has özellikleri var. Yepyeni bir sistem uygulaması var. Kimsenin şüphesi olmasın Şanlıurfa’da açık ara birinci parti AK Parti’dir. Ne kadar açık ara olacak, ne kadar fark atacak orasını bilemem
MHP-AK PARTİ İTTİFAKI KÜRT SEÇMENİ NASIL ETKİLEDİ?
Sağ muhafazakar seçmen bunlara dikkat etmez. Sağ ve Sol fark etmez . Kürtler yapılana bakar. Geçmişte neydi şimdi neydi? Geçmişte ne vardı? AK Parti geldikten sonra ne oldu? Çok mu iyi oldu? Her şey mükemmel mi? Tabii ki hayır.
ÖZELLİKLE ALMANYA TÜRKİYE ALEYHİNDE ÇALIŞIYOR
2011 seçimlerinden sonra artan, mülteci kriziyle beraber dinginleşen, Türkiye’yi daha fazla tolere eden bir dönem oldu. Darbe sürecinde mülteci meselesi de kenara kaldırıldı.Son 4-5 yıldır özellikle Cumhurbaşkanımız Erdoğan nezdinde AK Parti’yi düşman ilan etmiş durumda. Özellikle Almanya’nın başını çektiği bir grup Türkiye aleyhinde çalışıyor.
ERDOĞAN'IN YÜRÜYÜŞÜNDEN RAHATSIZLAR
Bunu burada ilk kez açıklıyorum: Kapı arkasında, özel sohbetlerde kulislerde AP vekili yanıma geldi ve şöyle dedi; bunu dostane bir şekilde söylerken Avrupa Parlamentosunda bu konuşuluyor, bu darbeden önce olan bir olay“ Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yürüyüşünden dahi rahatsızlar.” Basiretleri bağlanmış, gözleri kör olmuş. İşi bu noktaya kadar vardırmışlar. Kendini ileri bir medeniyetin unsuru olarak gören insanların bir liderin yürüyüşüne dahi kafayı takıyor olması bunların nasıl bir hezeyan içinde olduğunu gösteriyor bize. Bunu da darbe sürecinden sonra hep beraber yaşadık. Bunların hepsini gördük. Kim ne yaptı? Kim ne kadar destek verdi. Konuşmalarımızda şunu da diyen var:
Mesele Erdaoğan meselesi değil. Allah korusun biz hiçbir zaman böyle bir şeyi arzu etmeyiz. Tayyip Erdoğan gittiğinde dahi biz Türkiye absorve edemeyiz, sindiremeyiz. Mesele Türkiye meselesi. Gerçekten çok uyanık olmamız lazım. Muhalefet zannediyor ki, iktidar oldukları zaman Avrupa onlara daha sempatiyle bakacak. Avrupa onlara kapıları açacak. Böyle bir şey yok. Bugün Tayyip Erdoğan ellerinde iyi bir malzeme onu bahane edip Tayyip Bey’in şahsında düşmanlık yapıyorlar. Sen ne yaparsan yap Türkiye büyük bir ülke. Ha sen muhalefet ülkeyi küçülteceksen, birkaç parçaya ayıracaksan, Avrupa’ya entegre edeceksen ha bunu sana yaparlar. Ama bu haliyle Türkiye’nin bu bütünlüğüyle sen mümkün değil, Avrupa Birliği’ne şirin gözükemezsin. Bunu bir defa kafanızdan çıkaracaksınız. Almanya’daki mesele: Geçen Hessen eyaletinden bir heyet gelmişti. Hiç bu olay daha olmamıştı. Yine yalan işler söyleyerek propaganda da Almanya’nın iki yüzlülüğü yakın zamanda HDP mitingiyle bir kez daha ispatlanmıştır.
AB'NİN MÜLTECİ KORKUSU
Buraya gelip takdir ediyorlar, gerekirse sırtınızı sıvazlıyorlar ama gerisi yok. Ne mali yardım ne anlaşmalara uyma. Biz vize serbestisi anlaşması yaptık. Hala o konuda adım atmadılar. Darbe girişimi sonrası daha yeni bir heyet geldi de bununla ilgili bir çalışma başlattılar da kim bilir ne zaman olacak?
Fırat Kalkanı meselesi çok yanlış bir algıyla bir yere çekildi. Siz bunların evveliyatını bilmeden Batı’dan kaynaklı görüşle bakmazsınız anlayamazsınız. Burada terör örgütü YPG denen bir yapılanma var.
Bundan yıllar önce, daha hiç kimsenin haberi dahi yokken, ruhu dahi duymamışken biz Avrupa’daki temaslarımızda Fransa meclis başkanvekili bana YPG ile ilgili öyle sorular sordu ki, öyle açıklamalar yaptı ki, bana öyle gözlemlerini aktardı ki, YPG’yi laiklik savaşçısı ve laiklikliğin temsilcisi yaptılar. Laiklik dediği kendi tanımladıkları laiklik anlayışı. Bu örgütün mutlak surette desteklenmesi gerektiğini söyledi. Bu 5-6 sene önceki bir mesele. YPG o zaman Türkiye kamuoyunda çok da tanınmayan bir mesele. O zamandan bu terör örgütünü hazırladıklarını görüyoruz. Bu DAEŞ de danışıklı dövüş. Bir taraftan DAEŞ’i destekleyen Batı bir taraftan YPG’yi destekleyen Batı. Oradaki dizaynı gerçekleştirmek için kurdukları örgütler. Bu iki terör örgütü birbirine dokunmuyor. Türkiye Cumhuriyet’i buna mecbur bırakıldı. Buradaki tehdit Türkiye Cumhuriyet’ini dizayn edecek bir tehdit. Türkiye’ye bir tehdit söz konusu olmasaydı bu işlere kimse girişmeyecekti. Burada çok net bir şekilde oradaki yapının Türkiye’ye yöneleceği aşikardı. DAEŞ bitti o zaman bunu lağvedin. DAEŞ bir gün çıkıyor bir gün yok oluyor. Bir günde Musul’u alıyor ertesi gün Musul’u veriyor. Siz kimi kandırıyorsunuz?
İNCE BİR USLÜP DEĞİL
Şimdi zaman zaman Suriyelilerle ilgili şikayetler oluyor. Misal batılıların en çok şaşırdığı olay bu: Urfa’ya geliyor Batılılar burada 700 bin Suriyeli rakamını duyunca hayretler içinde kalıyor. Ya nasıl sorun olmuyor, nasıl bunca zamandır bir problem olmadı? Toplumda zaman zaman şikayetler oluyor. Vatandaşın şikayetlerinin de farkındayız. Bir yere kadar sabr etmek lazım. Suriye’deki olay en fazla Türkiye’yi etkilemiştir. Türkiye bundan çok mu memnun? Türkiye maddi olarak çok etkilenmiştir. Biz inanıyoruz ki, bunun da bir karşılığı olacaktır. Bunu yapmak zorundayız. Bir empati yapalım Allah korusun bizim başımıza aynı şey gelseydi? Bugün Türkiye Suriye olur mu tehlikesinden bahsediyoruz. 15 Temmuz’da amaçlanan buydu. Allah korusun Türkiye, Suriye gibi olsaydı? Bizim gidecek yerimiz var mıydı? Bu insanlar bize neden geldiler? Din kardeşliğimiz var. Sizi bir liman gibi görüp sığındılar. Bizim geleneğimizde size sığınanı kapı önüne koymak var mı? Adam iki odasından birini Suriyeli’ye tahsis ediyorsa hiçbir karşılık beklemeden bu din kardeşliğidir.
KOLLARINDAKİ BİLEZİKLERİ ALSA ŞAŞIRMAM
Tabii CHP, Türkiye’nin geleneğine, adeti uzak olduğu için bunu anlayamaz. CHP her konuda bihaber olduğu için bu meseleyi anlayamaz. CHP şimdiye kadar hangi geleneğe sahip çıkmış? CHP bu memleketin uzaylısı. İnce’nin açıklamasına baktığımızda bunu Avrupalı yapar. Avrupalı gelir, kolundaki bilezikleri alır, der ki ben size harcama yapmak kolundaki bilezikleri alacağım. Eğer İnce ileride Suriyelilerin bileziklerini alacağım derse şaşırmam. CHP’nin Türkiye’ye ne kadar yabancı olduğunu bize bir kez daha gösterdiği için aslında İnce’ye teşekkür etmemiz lazım. Bu arada son bir şey eklemek istiyorum: Bugün Türkiye zaten Suriyeli kardeşlerimizin evine dönmesi için her türlü zorluğu yeniyor." dedi
-
mehmet02 6 yıl önce Şikayet Etyürü uzun adam ümmet arkandan geliyorBeğen Toplam 1 beğeni
-
Osmanli Türk 6 yıl önce Şikayet EtBen Almanyadanim Oyum ReisBeğen Toplam 1 beğeni
-
güven 6 yıl önce Şikayet Etsiz necisiniz ordaBeğen
-
refik 6 yıl önce Şikayet Etben akp diyorum daha iyisi yok? hastane imf önünde mendil açıldığını unutmadım?su kuyrukları çöp yığınları bunlar bu işi beceremez ?Beğen
-
ALİ 6 yıl önce Şikayet EtBunu da dediyseler, Allah'ın izniyle o yürüyüş sırat-ı mustakîm yolu. Onu farketmiş bu kefereler. Durmak Yok Yola devam...Beğen Toplam 11 beğeni