Erdoğan sitem edip duyurdu: Ciddi sıkıntılar yaşıyoruz...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda "Okullardan Yarınlara" programında önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan burada yaptığı konuşmada "Kentsel dönüşüm için kapısını çaldığımız vatandaşlarımız bize aynı şekilde cevap vermiyor. Ciddi sıkıntı yaşıyoruz." ifadelerini kullandı.

Erdoğan sitem edip duyurdu: Ciddi sıkıntılar yaşıyoruz...
Erdoğan sitem edip duyurdu: Ciddi sıkıntılar yaşıyoruz...
GİRİŞ 25.02.2020 01:00 GÜNCELLEME 26.02.2020 15:18
Bu Habere 47 Yorum Yapılmış

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda düzenlenen 'Okullardan Yarınlara Programı'na katılan iş insanları, Türkiye'nin derslik ve okul ihtiyacını karşılamada kullanılmak üzere bağışta bulundu. Bağış kampanyası programının açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihindeki en önemli istiklal ve istikbal mücadelelerinden birini veren Türkiye'nin bu süreçten de alnının akıyla çıkacağını belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu toprakları nasıl bin yıldır kanlarımızla yoğurarak vatanımız yaptıysak, bundan sonra da aynı inançla mücadeleye devam edeceğiz. Her birinin haberiyle yüreğimizin dağlandığı aziz şehitlerimize layık olabilmenin yolu aynı anda farklı cephelerde verdiğimiz bu kutlu mücadeleyi zaferle taçlandırmaktan geçiyor. Yine dün 5.9 büyüklüğündeki depremde Van'da hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Mevla'dan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum" dedi. 

 

 

KENTSEL DÖNÜŞÜM SİTEMİ

 

 

Van'daki can kayıplarının çoğunun kerpiç evlerin yıkılması nedeniyle yaşandığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Depreme dayanıksız yapı meselesi ülkemizin eski ve yaygın bir sorundur. Bu konuda başlattığımız çalışmalar çok büyük maliyetler ve zaman istiyor. Şu ana kadar gerçekten önemli neticeler elde ettik ama daha gidecek çok yolumuz olduğunu da biliyoruz. Bununla birlikte görüldüğü gibi deprem bizi beklemiyor. Afetlere hazırlık çalışmalarımızı hızlandırmalıyız. Vatandaşlarımızdan depreme dayanıksız yapıların dönüştürülmesi noktasına özellikle vurgu yaparak bize yardımcı olmalarını istiyoruz. Devlet ancak vatandaşının desteğiyle böyle bir yükün altından kalkabilir. Kentsel dönüşüm için kapısını çaldığımız vatandaşlarımız bize aynı şekilde cevap vermiyorlar, burada ciddi sıkıntılar yaşıyoruz" diye konuştu. 

'ÜCRETSİZ DAĞITTIĞIMIZ KİTAP SAYISI 3 MİLYARI GEÇTİ'

Hükümete geldiğinde eğitim öğretimi, önceliklerin en başına yerleştirdiğini ve uzun yıllar boyunca eğitim öğretim bütçesinin, devlet harcamalarının ilk sıralarında yer aldığını anlatan Erdoğan, eğitim öğretime yapılan yatırımlara ilişkin şu verileri paylaştı:

"Ana sınıfından yüksek öğrenime kadar her aşamada ülkemizin eğitim öğretim altyapısını ve insan gücünü fevkalade güçlendirdik. Üniversite sayımızı 76'dan 207'ye, akademik personel sayımızı 70 binden 170 bine, üniversite öğrencisi sayımızı 1.6 milyondan 8 milyona yükselttik. Zorunlu eğitimi 4'er yıldan oluşan 3 kademeli olacak şekilde 12 yıla çıkardık. İlk ve ortaöğretimde 343 bin olan derslik sayısını 316 bin ilaveyle 590 bine çıkardık. Öğretmen sayısını 652 bin yeni öğretmen atayarak 946 bine yükselttik. Fatih Projesi ile öğretmen ve öğrencilerimize 1.5 milyona yakın tablet bilgisayar dağıttık, 432 bin sınıfımıza etkileşimli tahta yerleştirdik. 46 bin okulumuza çok fonksiyonlu yazıcı kurduk. Müfredatları geliştirerek, seçmeli dersleri çoğaltarak, ders kitaplarını yenileyerek çocuklarımızın çok yönlü gelişimini hedefledik. Ders kitaplarını ücretsiz vererek vatandaşlarımızı büyük bir yükten kurtardık. Bugüne kadar ücretsiz dağıttığımız kitap sayısı 3 milyar adeti geçmiştir. Maddi imkanı yetersiz ailelerimizin okula giden çocuklarına eğitim öğretim desteği veriyoruz. Pansiyonlu okul ve taşımalı eğitim yoluyla hiçbir evladımızın eğitimden mahrum kalmaması için gereken gayreti gösterdik."

'13 BİN YENİ OKULA İHTİYAÇ VAR'

Buna rağmen hem sınıf ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısının azaltılması hem de nüfusun artmasıyla birlikte sürekli yeni öğrencinin gelmesi nedeniyle hala eksiklerin olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bugün ülkemizde 18 milyonu aşkın öğrencimiz, sayıları 70 bini bulan eğitim kurumlarında eğitim hizmeti alıyor. Özel eğitim kurumları ve diğer eğitim öğretim birimleriyle bu sayı 86 bine kadar çıkıyor. Milli Eğitim Bakanlığımızın bunlara ilave olarak 21 bin dersliğe sahip, 13 bin yeni okula ihtiyacı bulunuyor. Ayrıca mevcut okulların bir kısmında da depreme karşı güçlendirme çalışması yapılması gerekiyor. Bu akşam burada birlikte olduğumuz ülkemizin seçkin iş insanları ve hayırseverlerinin desteğiyle Milli Eğitim Bakanlığımızın okul ihtiyacını tamamen çözmeyi hedefliyoruz. Bir yıl sonrasını düşünüyorsanız tohum ekin, on yıl sonrasını düşünüyorsanız fidan dikin, 100 yıl sonrasını düşünüyorsanız insan yetiştirin sözüne uygun şekilde bu kampanyada ben sizlerin yerinizi alacağınıza inanıyorum." 

'BU OKULLAR AYRICA, DEPREM SONRASI SIĞINILACAK BARINAKLAR'

Ekrana gelecek haritada nerede okula ihtiyaç duyulduğunun görüleceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bağışçılarımız dilediği yerdeki okulun inşasını veya güçlendirmesini üstlenebilecektir. Benim sizlerden ricam deprem riski yüksek alanlara öncelik vermenizdir. Çünkü bu bölgelerde yapılan okullar öğrencilerimiz için güvenli çatılar olmanın yanında, deprem sonrasında vatandaşlarımızın sığınacakları barınma alanları olarak da kullanılabilecektir. Gerek ağır hasarlı binaların tamamen boşaltılması gerek artçı sarsıntılar sebebiyle diğer binalara bir müddet girilememesi sebebiyle bu tarz yerlere ihtiyaç duyuluyor. Elazığ'da okullardan spor salonlarına kadar depreme dayanıklı olarak inşa edilmiş tüm kamu binaları uzunca bir süre bu amaçla kullanılmıştır" diye konuştu. 

'VATANDAŞLARIMIZ DA KAMPANYAYA İŞTİRAK EDEBİLİR'

Masalara bırakılmış olan kartlara yazılan bağışların ekrana yansıtılacağını belirten Erdoğan, "Böylece kimin nerede hangi okulun veya okulların inşasını üstlendiğini tüm Türkiye buradan takip edebilecek. Ayrıca ekranları başlarında bizi izleyen vatandaşlarımıza da bir çağrıda bulunmak istiyorum. Bağış kampanyamız sadece bu salondaki arkadaşlarımızla sınırlı değildir. İmkanı olan her vatandaşımız sadaka-i cariye olarak dilediği yerde ister derslik ister okul şeklinde katkıyla bu kampanyaya iştirak edebilir. Unutmayınız ki bağışlarınızla inşa edilecek okullarda eğitim öğretim görecek öğrencilerin her biri sizin manevi evlatlarınız olacaktır. Bu okullarda yetişen her evladımızın ülkesine ve milletine yaptıkları katkıların manevi hasılasından size de pay düşecek" dedi.

'EĞİTİM ÖĞRETİM KONUSUNDA YENİ BİR YOL HARİTASI HAZIRLAMALIYIZ'

Eğitim kurumlarından yetişecek çocukların zihin ve gönül dünyalarına yönelik çalışmaların önemine de dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuda süratle yeni bir yol haritası hazırlanması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu mesajları verdi:

"Eğitim kurumlarımızın bina ve donanım eksiğini giderirken, buralarda yetiştirilecek evlatlarımızın zihin ve gönül zenginliğini artıracak çalışmaları da ihmal etmemeliyiz. Bugün dünyada gıpta ile takip edilen ülkelere baktığımızda, eğitim öğretim sistemlerinin öncelikle iyi insan, iyi vatandaş, iyi birey yetiştirme üzerine kurulu olduğunu görüyoruz. Sevgi, saygı, ahlak, merhamet ve şefkat üzerine kurulu olmayan bir eğitim öğretim sisteminden belki donanımlı birey çıkar, ama sonraki nesillere örnek olacak insan çıkmaz. Bunun için önümüzdeki dönemde, okul kadar, derslik kadar, araç gereç kadar, öğretmen sayısı kadar evlatlarımızın zihin ve gönül dünyalarını geliştirmeye de önem vermeliyiz. Son yıllarda bu konuda medyada giderek daha sık şekilde gerçekten can acıtıcı, üzüntü verici olduğu kadar da düşündürücü haberlere, görüntülere, fotoğraflara rastlıyoruz. Çocukluğa ve gençliğe veremeyeceğimiz derecede vahamet arz eden bu tabloyu süratle değiştirmemiz gerekiyor. Hem kamu hem toplum olarak derin bir muhasebe yapmamız, tefekkür etmemiz, eğitim öğretim konusunda yeni bir yol haritası hazırlamamız önem arz ediyor. Evlatlarımıza iyi matematik, iyi fen bilgisi, iyi edebiyat, iyi coğrafya bilmenin yanında ve hatta onlardan önce iyi insan olmayı öğretmeliyiz. Annesine babasına öğretmenlerine arkadaşlarına çevresine saygılı olmayı bilmeyen bir çocuğun diplomasında ne yazdığının önemi kalmaz. Medeniyet ve tarih değerleriyle yoğrulmamış, milletine, bayrağına, ezanına, vatanına, devletine sıkı sıkıya bağlı olmayan her evladımız dalından kopan bir yaprak gibi savrulup gitmeye açık demektir. Halbuki hep tekrarladığımız gibi bizim en büyük servetimiz genç ve yetişmiş insan gücümüzdür. Böylesine muazzam bir serveti böyle hoyratça savurmaya, tehditlere açık bırakmaya hakkımız yoktur. Son 200 yılımız bu konuda çok büyük dersler çıkartabileceğimiz acı örneklerle doludur."

'EVLATLARIMIZ HAYATI SOSYAL MEDYADAN TEDRİS ETMEMELİ'

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yer alan Millet Kütüphanesi'nin açılışı vesilesiyle, Türkiye'nin büyük medeniyet birikimini bir kez daha hatırlama imkanı bulduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

"Hamdolsun bugün itibarıyla gelen gençlerimizin sayısı 26-27 bini buldu. Dün bir bugün iki. Güzel bir cazibe merkezi oldu. Eğer bugün aynı başarıyı yeniden yakalamak istiyorsak özellikle işe nereden başlamamız gerektiğini de bilmemiz lazım. Bu başarının da altında yatan gerçek işte bu okullarımızın sayısını çoğaltarak, bir defa çift değil, özellikle tek derslik haline getirmemiz lazım. İşe başlayacağımız yer aileden okula kadar tüm eğitim öğretim sistemimizdir. İnşallah milletimizle ve bakanlığımızla birlikte bu meselenin de üstesinden geleceğiz. Sorunu tespit ettiğimize ve çözme kararlılığını ortaya koyduğumuza göre vakit kaybetmeden bu doğrultuda hazırlıklara başlamalıyız. Bu akşam burada toplanmamızın ana gayesi, ana amacı bu. Evlatlarımızın hayatı ve değerlerimizi sosyal medyadan, televizyondan, internetten değil ailelerinden ve öğretmenlerinden tedris edeceği bir iklimi en kısa sürede tesis edeceğiz. Türkiye'nin kurtuluşu da geleceği de bu anlayışla atılacak adımların isabetinden ve başarısından geçiyor." 

YORUMLAR 47
  • Tr2 4 yıl önce Şikayet Et
    Kentsel donusumde evin %40 sadece kullanimda kaliyor 150 m2lik 3+1lik ev 1+1 olarak vatandasa geri verildikten ve uzerine de 57 bin tl borclandirildiktan sonra kim kabul eder. Kentsel donusum yasal duzenlemesinin "duzeltilmesi" lazim
    Cevapla
  • fatih 4 yıl önce Şikayet Et
    kat karşılığı devri kapanmalı. muteahhit daire başı ücret karşılığı yapmalı. sorun böyle çözülecek. rantsal dönüşüm ortadan kalkacak.
    Cevapla
  • hasanpasa 4 yıl önce Şikayet Et
    kazan kazan mantığı olmadan bu iş olmaz istanbulda yenilenmeyen bina kalmadı.Halkı müteahitler ve bankaların insafına terk ettiniz bu yüzden millet sıcak bakmıyor.Kazanan müteahhit ve banka belediyelerde başkan yardımcıları müdürler bile zamanında kardeşleriyle ortak inşaat şirketi kurup karun gibi zengin oldular
    Cevapla
  • evyok 4 yıl önce Şikayet Et
    devlet kurumları dayanıksız olan binayı tesbit edip mühürleyip süre tanıyacak, o süre içinde anlaşmasını yapıp orayı yıkıp yerine yenisini yapana veya başka yerden devletin verdiği yere geçene devlet toki aracılığıyla ufak bir yardımda bulunabilir. Fakat asıl iş vatandaşta bitiyor. Vatandaş param yok diyerek tepesine yıkılacak binalarda oturmak istiyorsa , devlet süre bittiğinde zorla boşalttırıp yıkmalı.
    Cevapla
  • Şaka gibi 4 yıl önce Şikayet Et
    insanların evini al senin dairen arsan 300 bin ama ben sana 400 binlik daire yaptım de üstüne borçlandır. Bir şeyde de vergisiz algısız kar paysız insanların yararına olsun
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
KKTC’den GKRY’ye sondaj tepkisi!
"İsrail'in 2025 rüyası" adlı parça sosyal medyada viral oldu