TBMM Başkanı Şentop'tan Hazreti Mevlana'yı Anma Törenleri'nde anlamlı mesaj

TBMM Başkanı Şentop, 'Bırakınız onlar müttefiklik iddialarını sürekli sabote etsinler, bırakınız onlar yurdundan sökülmüş milyonlarca mülteciyi evinden uzakta alayla, şiddetle, acımasızlıkla karşılayıp sığındıkları teknelerde ölümün karanlık sularına terketsinler. Bırakınız onlar bu dünyayı her anlamda biraz daha yaşanmaz hale getirmek için talan etmekten çekinmesinler. Biz işimize bakalım sevgili dostlar.' dedi.

GİRİŞ 17.12.2020 21:50 GÜNCELLEME 17.12.2020 21:55
Bu Habere 2 Yorum Yapılmış

Şentop, Mevlana Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Hazreti Mevlana'nın 747. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri'ndeki konuşmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın programları nedeniyle Konya'ya gelemediğini söyledi.

Çin'den tüm dünyaya yayılan ve bütün insanlığı etkileyen küresel salgın sürecinden geçildiğini anımsatan Şentop, böyle bir zamanda ve atmosferde, Hazreti Mevlana'nın bu dünyadan ayrıldığı günü yad etmenin bir iftihar ve mutluluk vesilesi olduğunu vurguladı. Şentop, Konya'nın bu sıradışı yeryüzü köşesinin "kalpgahı" konumunda bir şehir olduğuna işaret ederek Mevlana'nın da bu şehrin, coğrafyanın ve dünyanın gönül erlerinden biri olduğunu belirtti.

Şentop, Mevlana'nın sultanları etkileyen bir sultan olduğunu belirterek "Bir sufi ama bu dünyaya veda ettiği günde yalnızca Müslümanların değil Hıristiyanların ve başka inanç mensuplarının da feryat ettiği bir sufi. Onu bazı uzman araştırmacılar, 'insanlık tarihinin en büyük mistik şairi' olarak kabul ediyor. Kanaatimce Mevlana, şairliğin ötesinde bir hüviyete sahip. Şiir onun elinde, düşüncelerini ve ilkelerini iletmek için bir edebi form. Onun bütün sözlerinin temelinde ilahi sevgi, insanın hakikat arayışı ve sevgili Efendimize bağlılık, İslam'ın esenlik ülkesinde bir var ve teslim olma bilinci var." diye konuştu.

- "HAZRETİ MEVLANA'NIN BİR 'İÇSEL NAVİGASYON' İŞLEVİNDEN SÖZ EDEBİLECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUM"

Şentop, dünyadaki 130 Mevlevi tekkesinin estetik, nezaket, letafet ve adabı muaşeretin dolaşım ve merkez üsleri olarak değerli bir mektep ve medrese işlevi gördüğünü anlattı. Yaşadığı çağı aşarak yüzyıllar sonrasında da sözleriyle dijitalleşmiş kalplere bile dokunan, modern karanlıklar içinde ışıldayan Mevlana'nın anlam çiçeklerinin doğu ve batının ruh dünyasında açmaya devam ettiğine işaret eden Şentop, şöyle konuştu:

"Çağımızda, insan takatini aşan bilgi yığılmasının, başka deyişle enkaz ya da çöpünün altında kalan ve sayısal bir veri haline getirilmek istenen insanın, zihin ve ve kalp yolculuğu için, Hazreti Mevlana'nın bir 'içsel navigasyon' işlevinden söz edebileceğimizi düşünüyorum. Son yıllarda bütün hakikatin tepetaklak edilmeye çalışıldığı bazı bölgesel ve küresel yanlışlara şahit oluyoruz. Bu yanlışların bir kısmı, terörle kurulan destekleyici ilişkiler zemininde. Bir kısmı güçsüz, yoksul insanlara ve topluluklara zulüm şeklinde. Bir kısmı ise barış ve esenlik dini olan İslam'ı, onun aziz Peygamberini ve Müslümanları şeytanlaştırmak isteyen sefil yaklaşım ve eylemler şeklinde gerçekleşiyor."

- "BİZ İŞİMİZE BAKALIM"

Şentop, geçmişte bütün bir uygarlığı talan eden, yakıp yıkan Moğolların bugün de değişik ve çağdaş modellerinin, Doğu'da ve Batı'da tarih sahnesine çıkmaya çalıştığını vurgulayarak şöyle devam etti:

"Bırakınız onlar sınırlarımızın hemen ötesindeki terör gruplarını açıktan desteklemeye devam etsinler. Bırakınız onlar arabulucu kisvesi altında bir işgali 30 yıl ayakta tutmaya çalışsınlar. Bırakınız onlar Akdeniz'deki eli kanlı askeri işbirlikçilerinin toplu katliamlarını desteklesinler. Bırakınız onlar kendi halkını katletmekten çekinmeyen diktatörlere sırayla kırmızı halılar serip silah satmaya devam etsinler. Bırakınız onlar bombalarla, savaş uçaklarıyla, kitlesel cinayetlerle güçsüz bölgelere demokrasi götürdüklerini söyleyedursunlar. Bırakınız onlar, yalnızca daha fazla sömürü uğruna daha fazla yıkım yapmayı tercih etsinler. Bırakınız onlar müttefiklik iddialarını sürekli ve açıktan sabote etsinler, bırakınız onlar yurdundan sökülmüş milyonlarca mülteciyi evinden uzakta alayla, şiddetle, acımasızlıkla karşılayıp sığındıkları teknelerde ölümün karanlık sularına terketsinler. Bırakınız onlar bu dünyayı her anlamda biraz daha yaşanmaz hale getirmek için talan etmekten çekinmesinler. Biz işimize bakalım sevgili dostlar."

- "TÜRKİYE TÜM DÜNYA HALKLARI İÇİN MERHAMET DOLU BİR TUTUM SERGİLEDİ"

Şentop, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının başladığı andan itibaren Türkiye'nin, bütün dünya devletleri ve halkları için fedakar, merhamet dolu bir tutum sergilediğini aktardı. Hazreti Mevlana'nın "Merhamette güneş gibi ol" sözlerini hatırlatan Şentop, şunları söyledi:

"Kimseye kabalık etmek istemem ama o süreçte bazı devletlerin başka devletlere ait sağlık ürünlerine el koymaları, bazı devletlerin birbiriyle çatışmaya girmeleri ve bazı devletlerin çaresizlik içinde yardım bekleyip aynı siyasal blokta yer almalarına rağmen uğradığı haksızlıklarla ilgili sitemleri hatırımızdadır. Bu toprakların kurucu bilgeleri, Balkanlardaki varlığımızı ve buradaki ruhu mayalayan Horasan erleri, Alperenler, Yesevi'den Yunus'a, Hacı Bayram ve Hacı Bektaş Veli'den Mevlana Celaleddin'e bize değerli bir miras bıraktılar. O miras şudur, 'İnsanlık için düşünmeyi de hesaba katan iyi insan olma sorumluluğu.' Bu sorumluluk ruhuyla hala STK'larımız ve devletimiz güçsüzlere, muhtaçlara, felakete uğrayanlara, darda kalmışlara merhamet ve iyilik elini uzatmaya devam ediyor ve inşallah kıyamete kadar da devam edecek."

Konuşmaların ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluluğu üyeleri sema ayini cra etti.

Kovid-19 tedbirleri kapsamında sınırlı davetlinin yanı sıra 11 ülkeden 35 gazetecinin izlediği programa, Konya Valisi Vahdettin Özkan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta, Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay katıldı.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 2
  • kamil 3 yıl önce Şikayet Et
    bu adama inanmiyorum..
    Cevapla
  • kamil 3 yıl önce Şikayet Et
    ben bu adama inanmiyorum
    Cevapla
DİĞER HABERLER
AK Partili isimden bomba açıklamalar: Türkiye başka bir boyuta geçiyor!
Bakan Tekin: Kendi icat ettiğin bir laikliği bana dayatıyorsun!