Türk milletinin zafer günü: 30 Ağustos!

Türk ordusunun 26 Ağustos'ta başlayıp 30 Ağustos'ta zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi, dünyanın gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından biri olarak tarihe geçti.

GİRİŞ 30.08.2021 09:29 GÜNCELLEME 30.08.2021 09:53
Bu Habere 24 Yorum Yapılmış

Birinci Dünya Savaşı sonrası İtilaf Devletleri, Mondros Ateşkes Antlaşması hükümlerine dayanarak türlü bahanelerle Anadolu'yu işgale başladı, ordusunun cephanesi elinden alınan Türk milleti zor durumda bırakılmaya çalışıldı.

Halide Edip Adıvar'ın "Türk'ün Ateşle İmtihanı" kitabında anlattığı işgal günlerinde, itilaf donanması İstanbul'a, Fransızlar Adana'ya, İngilizler Urfa, Maraş, Samsun ve Merzifon'a, İtalyanlar, Antalya ve Anadolu'nun güneybatısına yerleşti.

15 Mayıs 1919'da İtilaf Devletlerinin izniyle Yunan Ordusu İzmir'e çıkarma yaptı.

Bu durum karşısında Türk milleti, tarih boyunca gösterdiği "millet olma bilinci" içerisinde işgallere karşı kuvayımilliye hareketini başlattı. İki seçenek vardı, ya işgal güçlerine teslim olunacak ya da yıkılan yakılan bir ülke, yılmaz evlatlarının azmiyle yeniden ayağa kalkacak ve küllerinden doğacaktı.

Türk milletinin şanlı tarihinin dönüm noktası: 30 Ağustos

1920'de TBMM'nin açılması üzerine işgal güçleri tüm baskıcı politikalarını Atatürk ve silah arkadaşları üzerine yoğunlaştırdı, özellikle Batı Cephesi'nde hareketlilik başladı. 1921'de Polatlı'ya kadar gelen Yunan ordusunu püskürtmek, daha birkaç yıl önce tarih literatürüne "Çanakkale geçilmez" sözünü altın harflerle yazdıran vatan evlatlarına düştü.

Sakarya'da 22 gün 22 gece süren kanlı çarpışmaların ardından durdurulan düşman ordusunu tamamen yurttan atmak amacıyla bir yıl kadar süren hazırlık döneminden sonra 26 Ağustos 1922'de Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Büyük Taarruz'u başlattı.

Türk milletinin zafer günü: 30 Ağustos!

26 AĞUSTOS'TA KOCATEPE'DE ŞAFAK SÖKERKEN... 

Başkomutan Mustafa Kemal, 26 Ağustos sabahı Genelkurmay Başkanı Fevzi Paşa (Çakmak), Batı Cephesi Komutanı İsmet Paşa (İnönü) ile muharebeyi yönetmek üzere Afyonkarahisar sınırlarında kalan Kocatepe'de yerini aldı.

Topçu ateşleriyle şafak vakti başlayan harekatın devamında Türk askeri, sabahın ilk ışıklarıyla hücuma geçip Tınaztepe'yi ele geçirdi ve Belentepe ile Kalecik Sivrisi'nden düşmanı uzaklaştırdı.

Türk milletinin şanlı tarihinin dönüm noktası: 30 Ağustos

Taarruzun ilk gününde 1. Ordu birlikleri, Büyük Kaleciktepe ile Çiğiltepe arasındaki 15 kilometrelik alanda, düşmanın birinci hat mevzilerini ele geçirdi. 5'inci Süvari Kolordusu, düşman gerilerindeki ulaştırma kollarına başarılı taarruzlarda bulundu, 2'nci Ordu ise cephede tespit görevini aksatmadan sürdürdü.

Türk ordusu, 27 Ağustos sabahı bütün cephelerde yeniden taarruza geçti ve aynı gün Afyonkarahisar, 8'inci Tümen tarafından düşman işgalinden kurtarıldı. 28 ve 29 Ağustos'ta başarıyla sürdürülen taarruz, düşmanın 5'inci tümeninin etkisiz kılınmasıyla neticelendi.

29 Ağustos gecesi durum değerlendirmesi yapan komutanlar, hemen harekete geçilip taarruzun kısa sürede sonuçlandırılmasında hemfikir oldu ve planın 30 Ağustos'ta aksamadan uygulanması için gerekli önlemler alındı.

BÜYÜK ZAFER VE BİR KIRIK KAĞINI 

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, Türk Ordusu'nun Kurtuluş Savaşı'nda kazandığı en önemli zaferin arifesinde, 30 Ağustos sabahında şimdi belde olan Kütahya'nın Altıntaş ilçesine bağlı Zafertepe Çalköy'de birliklere taarruz emrini verdi.

Bizzat yönettiği Dumlupınar'daki meydan muharebesinde kahraman Mehmetçik, Yunan birliklerini Allıören, Keçiler, Kızıltaş deresi yolunun iki yanında tamamen sarıp imha etti. Kızıltaş deresi bölgesinde açık kalan alandan bazı Yunan birlikleri, General Trikopis, General Diyenis ve birçok Yunan komutanı kaçtı.

Büyük Zafer'in ertesi günü, 31 Ağustos'ta Zafertepe Çalköy'de bir evin bahçesindeki kırık kağnının üzerine muharebe alanlarının haritasını koyan Başkomutan Mustafa Kemal, Fevzi Paşa ve İsmet Paşa ile durum değerlendirmesi yaparak Yunanlıların yeniden savunma düzenine geçmesini önlemek ve onları mağlup etmek için İzmir'e girme görüşünde birleşti.

"ORDULAR İLK HEDEFİNİZ AKDENİZ'DİR İLERİ!"

Mustafa Kemal Paşa, Büyük Zafer sonrası 1 Eylül'de Dumlupınar'da, Batı Cephesi'ndeki tüm subay ve erlere okunmak üzere yayımladığı bildiride, şu ifadelere yer verdi:

"Türkiye Büyük Millet Meclisi Orduları, Afyonkarahisar-Dumlupınar Büyük Meydan Muharebesi'nde, zalim ve mağrur bir ordunun temel varlığını inanılmayacak kadar az bir zamanda yok ettiniz. Büyük ve seçkin ulusumuzun fedakarlıklarına layık olduğunuzu kanıtladınız. Sahibimiz olan büyük Türk ulusu, geleceğine güvenmekte haklıdır. Savaş alanlarındaki başarı ve fedakarlıklarınızı yakından görüp izliyorum. Ulusumuzun size olan övgülerinin iletilmesine aracılık etme görevinin arkasını bırakmayacak, sürekli olarak yerine getireceğim. Ödüllendirme için Başkumandanlığa öneride bulunulmasını, Cephe Kumandanlığına buyurdum. Bütün arkadaşlarımın, Anadolu'da daha başka meydan muharebeleri de verileceğini göz önünde bulundurarak ilerlemesini ve herkesin akıl gücünü ve yurtseverliğinin kaynaklarını kullanarak, yarışmayı bütün gücüyle sürdürmesini talep ederim. Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz'dir, ileri!"

27 Ağustos'ta Afyonkarahisar, 30 Ağustos'ta Kütahya'nın kurtuluşunu 1 Eylül'de Gediz, 3 Eylül'de Emet ve Tavşanlı'nın kurtuluşları izledi, 9 Eylül'de İzmir'de Yunan Ordusunu denize döken Türk ordusu, Mustafa Kemal Paşa'nın emrini büyük bir başarıyla yerine getirdi.

Büyük Taarruz'dan akıllarda kalan en önemli olaylardan biri, 57'nci Tümen Komutanı Albay Reşat Bey'in, 27 Ağustos'ta Çiğiltepe'nin alınmasının yarım saat gecikmesi üzerine, görevini yerine getirememenin üzüntüsü ile kendisini vurarak intihar etmesiydi.

Kocatepe'den verilen emirle Büyük Taarruz'u başlatan Türk askerleri, taarruzun ilk ve ikinci gününde tüm tepeleri ele geçirmeye başladı. Çiğiltepe'de bulunan Yunan askerlerine karşı direnen 57'nci Tümen Komutanı Albay Reşat Bey ile Mustafa Kemal Paşa arasında, şu telefon konuşması geçti:

"VERDİĞİM SÖZÜ YERİNE GETİREMEDİM" 

Sonraki yarım saatte Çiğiltepe'yi düşman askerinden alamayan Albay Reşat Bey, "Verdiğim sözü yerine getiremediğim için yaşayamam." diyerek beylik tabancasıyla intihar etti.

Mustafa Kemal Paşa'ya, Çiğiltepe sırtlarında çarpışan 57'nci Tümen Komutanlığını yeniden telefonla aradığında Albay Reşat Bey'in intihar ettiği söylendi ve yazdığı "Yarım saat zarfında o mevkiyi almaya size söz verdiğim halde, sözümü yapamamış olduğumdan dolayı yaşayamam." notu okundu.

Çiğiltepe, Albay Reşat Bey'in ölümünün 15 dakika sonrasında düşman askerlerinden kurtarıldı.

"TÜRK CUMHURİYETİ'NİN TEMELİ BURADA SAĞLAMLAŞTIRILDI" 

Atatürk, Büyük Zafer'den tam iki yıl sonra, 30 Ağustos 1924'te, Şehit Sancaktar Mehmetçik Anıtı'nın temel atma törenine katılmak üzere Zafertepe Çalköy'e geldi.

Törene katılanlara iki yıl öncesini hatırlatan Atatürk, Büyük Zafer'i şu cümlelerle anlattı:

"Afyonkarahisar-Dumlupınar Meydan Savaşı ve onun son parçası olan 30 Ağustos Zaferi, Türk tarihinin en önemli dönüm noktasıdır. Ulusal tarihimiz çok büyük, çok parlak zaferlerle doludur ama Türk ulusunun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, dünya tarihine yeni bir adım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum. Besbellidir ki yeni Türk devletinin, genç Türk Cumhuriyeti'nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları, devletimizin, cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır. Türk ulusu burada kazandığı zaferle, açığa vurduğu gücü ve istemiyle, bu belli gerçeği bir kere daha tarihin bağrına çelik kalemle koymuş bulunuyor."

30 Ağustos'un hiç görmediğiniz tarihi kareleri30 Ağustos'un hiç görmediğiniz tarihi kareleri

30 Ağustos nedeniyle Vatan Caddesi trafiğe kapatıldı 30 Ağustos nedeniyle Vatan Caddesi trafiğe kapatıldı

KAYNAK: AA
YORUMLAR 24
  • Türk 3 yıl önce Şikayet Et
    Vatan icin kosan savasan ve mücadele eden Atatürk ve silah arkadaslari ve tüm Sehitler Allah razi olsun sizden Türk yurdunu Mülteci yurdu edenler ders alsin insallah ne diyelim baska
    Cevapla
  • Alparslan Muhammed 3 yıl önce Şikayet Et
    Bir millet nasıl uyutulur?Zafer bayramını kutluyoruz da kimi yenmişiz?Yunanı ülkemizdeki bir aşiret bile denize dökebilirdi.İstanbulu işgal eden dönemin süper gücü İngiltere neden topraklarımızı ansızın terketti?Hemde savaşmadan.Biz yedi düvele diz çöktüren bir milletiz.Yunanı yendik diye bunca yıl kutlama yapmak bize yakışmıyor.CHP zihniyeti İngilizlere ne gibi bir söz verdi de ingilizler sessiz sedasız topraklarımızı terketti?Bu zihniyetin yönettiği ülkemiz neden hep geri kaldı?Yalanlar er yada geç ortaya çıkar.
    Cevapla
  • Can 3 yıl önce Şikayet Et
    Hainlik parayla değil tabi
    Cevapla
  • Yufan Hun 3 yıl önce Şikayet Et
    Tarihimizin en önemli dönüm noktası olan 30 Ağustos Zafer Bayramı’mızın 99. yıldönümünü gururla kutluyor, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, aziz şehitlerimizi, kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.
    Cevapla
  • Aytunç kurt 3 yıl önce Şikayet Et
    Başta Gazi Maresal Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu vatanin kurtulmasinda emegi gecen atalarimiza Rabbim rahmet eylesin. Mekanlari cennet-i âlâ olsun Peygamber Efendimiz SAV e komsu olsunlar. Amin
    Cevapla
  • Aytunç kurt 3 yıl önce Şikayet Et
    Başta Gazi Maresal Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu vatanin kurtulmasinda emegi gecen atalarimiza Rabbim rahmet eylesin. Mekanlari cennet-i âlâ olsun Peygamber Efendimiz SAV e komsu olsunlar. Amin
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
DİĞER HABERLER
Uzmanlar tarih verdi! Kar İstanbul'un kapısına dayandı
Galatasaray gözünü kararttı! Osimhen'in yanına 95 Milyon Euro'luk golcü