Veysel Eroğlu'ndan eğitim için önemli tavsiyeler

Önceki Dönem Orman ve Su İşleri Bakanı, Küresel İklim Değişikliği ve Kuraklıkla Mücadele Araştırma Komisyonu Başkanı, Afyonkarahisar Milletvekili Prof. Dr. Veysel Eroğlu, '24 Kasım Öğretmenler Günü' nedeniyle değerlendirmelerde bulundu.



Eroğlu mesajında şu iafadeleri kullandı;

Mensubu olmaktan gurur duyduğum ve uzun yıllar bu önemli vazifeyi yapmış biri olarak, öğretmenlik mesleğini hakkıyla icra eden kıymetli öğretmenlerimizin ve öğretmen adaylarının 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü gönülden kutluyorum.
    
Eğitim, bir toplumun geleceğini tayin eden en önemli konulardan biridir. Eğitimsiz kişi ve toplumlar başarısız olmaya mahkûmdur. Kaliteli insan gücü ve yüksek vasıflı bir toplum, ancak iyi bir eğitimle mümkün olabilir. Öğrenmek ve bilmek muhakkak iyi bir eğitimle olur.
    
Toplumumuzun geleceği olan çocuklarımızı yetiştiren, onları geleceğe hazırlayan öğretmenlik; çok kutsal bir meslektir. Öğretmenlik mesleğinin ehemmiyeti ile alakalı İstanbul Teknik Üniversitesinde, Hidrolik dersi hocam rahmetli Kazım Çeçen’in bir hatırasını paylaşmak istiyorum. Kazım Çeçen Hocam, 2. Cihan Harbi sırasında doktora çalışmaları için Almanya’nın Başşehri Berlin’de bulunurken, çok dakik ve disiplinli bir Alman hocaları varmış. Hocalarının hassasiyeti dolayısıyla doktora öğrencileri, hocaları derse geldiği saatte, saatlerini ayarlarlarmış. Doktora hocası bir gün derse vaktinde gelmemiş. 5 dakika, 10 dakika derken yarım saat sonra üstü başı yırtık ve toz duman içinde sınıfa girmiş. Öğrencilerin şaşkın bakışları içinde “Arkadaşlar özür dilerim, evim bombalandığı için derse yarım saat geç geldim.” demiş. Kazım Çeçen Hocam, bu hatırasını bize anlattığında hayretler içinde kalmıştım. Bir öğretmenin mesleğine ve öğrencilerine olan saygı ve dakikliği takdire şayan bir durumdur. O günden sonra ben de hem akademisyenlik yıllarımda ders saatlerine, hem de daha sonra Genel Müdürlük ve Bakanlıklarım dönemlerinde toplantı saatlerine büyük ehemmiyet gösterdim ve hala bu konuda çok titizimdir.


    
Bizim ecdadımız eğitime büyük ehemmiyet göstermiştir. Peygamber Efendimiz (Sav), Bedir Savaşından sonra Müslümanlara okuma yazma öğretmeleri şartı ile esirlerin serbest bırakılacağını buyurmuştur. Hz. Ali (r.a.) "Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum" demiştir. Bütün bunlar eğitime ve öğretmenliğe verilen ehemmiyetini gayet güzel ifade etmektedir.
    
Eğitim, Ülkemizin en önemli mes’elesidir. Geleceğimizin teminatı olan gençlere iyi bir eğitim ortamı hazırlamak, onları bilgili ve kendini iyi yetiştirmiş bir şekilde geleceğe hazırlamak hepimizin mes’uliyetindedir. Bu sebeple biz de Hükümet olarak Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde eğitime büyük ehemmiyet verdik. Eğitim kalitesini artırmak için büyük düşündük ve çok önemli adımlar attık.

Hükümetlerimiz döneminde son 19 yılda bütçeden en fazla payı eğitime ayırdık. Milli Eğitim Bakanlığının bütçesini takriben 37 kat arttırdık. 2003 yılında 7,5 milyar TL olan Milli Eğitim Bakanlığı Bütçesini, 2022 yılında 275 milyar TL’ye yükselttik.
İnşa etmiş olduğumuz yeni ve modern okullar sayesinde okul başına düşen öğrenci sayılarını azalttık. 2002-2003 eğitim öğretim yılında 343.194 olan remi derslik sayısını, dönemimizde 588.010’a yükselttik.



Aynı şekilde dönemimizde derslik başına düşen öğrenci sayısını da azaltarak daha ferah ve fiziki imkânları uygun sınıflar oluşturduk. 2002-2003 eğitim öğretim yılında ilköğretimde derslik başına düşen öğrenci sayısı 36 iken, dönemimizde bu sayıyı ortalama 24’e düşürdük.

2003 yılında başlattığımız Ücretsiz Ders Kitabı Projesi ile öğrencilerimiz ve velilerimizin kitap alma çilesine son verdik. Çocuklarımız artık sınıflarına girdiklerinde kitaplarını sıralarının üstünde buluyorlar. Ülke genelinde takriben 7 milyar TL maliyetinde 3 milyar 150 milyon adet ders kitabını ücretsiz olarak öğrencilerimize dağıttık.
Eğitim ve öğretimin en önemli unsuru öğretmenlerdir. Dönemimizde 2003 yılından 2020 yılı sonuna kadar 672.608 yeni öğretmen istihdamı sağladık. Bakanlığa bağlı sözleşmeli statüde olan öğretmenler ve eğitim kurumu yöneticileri ile birlikte toplam 974.837 öğretmen vazife yapmaktadır. Özel eğitim kurumlarında vazife yapan 186.269 öğretmen ile birlikte bu sayı 1.161.106’ya yükselmektedir.

Ülke genelinde eğitimin kalitesini arttırmak için bütün eğitim paydaşlarını bir araya getirecek Milli Eğitim Şurası, 1-3 Aralık 2021 tarihlerinde “Eğitimde Fırsat Eşitliği” temasıyla Ankara’da tertip edilecektir. Bu şura neticesinde eğitim için hayırlı kararlar alınacağına şüphem yoktur.

İstanbul Teknik Üniversitesinde uzun yıllar akademisyenlik yapmış biri olarak, öğretmenlik vazifesinden büyük gurur duyuyorum. Gençlerimizin geleceğe daha iyi şartlarda hazırlanması için çok çalıştık ancak yapılması gereken önemli hususlarında olduğu bir gerçektir.

Eğitimle alakalı bazı konu başlıklarının çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Bunlar;

1.    Fiziki Şartların Oluşturulması
2.    Öğretmen Kalitesi ve İdarecilerin Belirlenmesi
3.    Uygun Müfredatın Belirlenmesi
4.    Yabancı Dil Eğitimi
5.    Öğretmen Modelinde Değişiklik Yapılması
6.    Öğrencinin Geleceğe Hazırlanmasıdır.

Eğitimin daha kaliteli hale gelmesi için bu 6 başlık üzerinde daha fazla çalışmamız gerekmektedir.

Türkiye, pek çok ülkede olmayan genç nüfusunu, iyi bir eğitim programı ile donatarak yetiştirmesi neticesinde Dünyanın sayılı devletlerinden biri haline gelecektir. 21. yüzyılda, gelişen teknoloji ve sanayi hamlesini ancak iyi yetişmiş gençlerimizle yakalayabiliriz.  
Ülkemizin eğitim kalitesini daha da arttırarak, Dünyada söz sahibi bir ülke olmak için idarecilerimize, öğretmenlerimize, velilerimize, öğrencilerimize büyük mes’uliyetler düşmektedir. Allah’ın izni ile ülkemiz bunu başaracak güce sahiptir.  

2023, 2053, 2071 ve 2099 hedeflerimize bizleri taşıyacak olan gücümüz, tarihini bilen, medeniyet değerlerini özümsemiş, dinamik, açık fikirli, üretken, bilgi ve mes'uliyet sahibi nesillerdir. Öğretmenlerimiz, çocuk ve gençlerimizin geleceğe hazırlanmasında üstlendikleri mes'uliyetlerle yarınlarımızı inşa etmektedir.



Ülkemizin 81 vilayetinde, şehir merkezlerinden en ücra köylere kadar her karışında vazifelerini hakkıyla yerine getiren öğretmenlerimizi, kendilerini eğitime ve öğrencilerine adamış olmalarından dolayı gönülden tebrik ediyorum.

Bu vesileyle şehit öğretmenlerimiz başta olmak üzere, ebediyete irtihal eden bütün öğretmenlerimizi rahmetle yâd ediyorum. Bu manidar günde öğretmenlik mesleğini hakkıyla icra eden vefakâr, cefakâr öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü en kalbi duygularımla kutluyorum.