Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı
AK Parti milletvekillerinin imzasını taşıyan Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi, Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaştı.
Kanunla, eğitim öğretim hizmetlerini yürütmekle görevli öğretmenlerin atamaları ve mesleki gelişimleriyle kariyer basamaklarında ilerlemelerinin düzenlenmesi amaçlanıyor.
Öğretmenliğin, "eğitim öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleği" olarak tanımlandığı kanuna göre, öğretmenler bu görevlerini, Türk milli eğitiminin amaç ve temel ilkeleri ile öğretmenlik mesleği etik ilkelerine uygun olarak ifa etmekle yükümlü olacak. Öğretmenlerin çalışma şartları, eğitimde kalitenin yükseltilmesi için belirlenen amaçları gerçekleştirmek üzere düzenlenecek. Öğretmenlik mesleğine hazırlık, genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon/öğretmenlik meslek bilgisiyle sağlanacak. Öğretmenlik mesleği, aday öğretmenlik döneminden sonra "öğretmen", "uzman öğretmen" ve "başöğretmen" olmak üzere üç kariyer basamağına ayrılacak.
Öğretmen adaylarında genel kültür, özel alan eğitimi ve pedagojik formasyon/öğretmenlik meslek bilgisi bakımından aranacak nitelikler Milli Eğitim Bakanlığınca tespit edilecek. Öğretmenler, öğretmen yetiştiren yükseköğretim kurumlarından ve bunlara denkliği kabul edilen yurt dışı yükseköğretim kurumlarından mezun olanlar arasından seçilecek.
Aday öğretmenler, özel mevzuatında yer alan hükümler saklı kalmak üzere, aday öğretmenliğe atanabilmek için Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili maddesinde sayılan şartlara ek olarak yönetmelikle belirlenen yükseköğretim kurumlarından mezun olacak. Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Kanunu'na göre güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmış olma ve Milli Eğitim Bakanlığınca ve/veya Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı tarafından yapılacak sınavlarda başarılı olma şartları aranacak.
Adaylık süresi bir yıldan az, iki yıldan çok olamayacak. Bu süre içinde zorunluluklar dışında aday öğretmenlerin görev yeri değiştirilemeyecek. Aday öğretmenler, eğitim ve uygulamadan oluşan Aday Öğretmen Yetiştirme Programı'na tabi tutulacak. Aday öğretmenlerden adaylık süreci sonunda Adaylık Değerlendirme Komisyonu tarafından yapılan değerlendirme sonucunda başarılı olanlar öğretmenliğe atanacak.
Aday öğretmenlerden atanma niteliklerinden herhangi birini taşımadığı sonradan anlaşılanların, adaylık süresi içinde atanma şartlarından herhangi birini kaybedenlerin, adaylık sürecinde aylıktan kesme veya kademe ilerlemesinin durdurulması cezası alanların, aday öğretmenler için öngörülen Aday Öğretmen Yetiştirme Programı'na mazeretsiz katılmayanlarla bu program sonunda Adaylık Değerlendirme Komisyonu'nca yapılan değerlendirmede başarısız olanların görevine son verilecek ve bunlar 3 yıl süreyle öğretmenlik mesleğine alınmayacak.
Görevlerine son verilmesi gerekenlerden aday öğretmenliğe başlamadan önce Devlet Memurları Kanunu'na göre memurlukta adaylığı kaldırılarak asıl memurluğa atanmış olanlar, kazanılmış hak aylık derecelerine uygun memur unvanlı kadroya atanacak. Aday öğretmenlerin adaylık sürecinde yetiştirilmelerine esas Aday Öğretmen Yetiştirme Programı ve Adaylık Değerlendirme Komisyonu'nun oluşumu ve aday öğretmenlik sürecine ilişkin diğer usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenecek.
ÖĞRETMENLİK KARİYER BASAMAKLARI
Kanunla öğretmenlik kariyer basamakları belirleniyor. Buna göre, aday öğretmenlik dahil öğretmenlikte en az 10 yıl hizmeti bulunanlardan mesleki gelişime yönelik 180 saatten az olmamak üzere düzenlenen Uzman Öğretmenlik Eğitim Programı'nı ve mesleki gelişim alanlarında uzman öğretmenlik için öngörülen asgari çalışmaları tamamlamış, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası bulunmayan öğretmenler, uzman öğretmen unvanı için yapılan yazılı sınava başvuruda bulunabilecek. Uzman öğretmen unvanı için yapılan yazılı sınavda 70 ve üzeri puan alanlar başarılı sayılacak. Yazılı sınavda başarılı olanlara uzman öğretmen sertifikası verilecek.
Uzman öğretmenlikte en az 10 yıl hizmeti bulunan ve kademe ilerlemesinin durdurulması cezası olmayan uzman öğretmenlerden mesleki gelişime yönelik 240 saatten az olmamak üzere düzenlenen Başöğretmenlik Eğitim Programı'nı tamamlamış olan ve mesleki gelişim alanlarında başöğretmenlik için öngörülen çalışmaları tamamlayanlar başöğretmen unvanı için yapılan yazılı sınava başvuruda bulunabilecek. Yazılı sınavda 70 ve üzeri puan alanlar başarılı sayılacak. Yazılı sınavda başarılı olanlara başöğretmen sertifikası verilecek.
Yüksek lisans eğitimini tamamlayanlar, uzman öğretmen unvanı için öngörülen doktora eğitimini tamamlayanlar ise başöğretmen unvanı için öngörülen yazılı sınavdan muaf tutulacak.
Eğitim kurumu yöneticiliği ve sözleşmeli öğretmenlikte geçen süreler öğretmenlik süresinin hesabında dikkate alınacak.
Öğretmen unvanından bu göreve atanmanın atamaya yetkili amir tarafından onaylandığı tarihten, uzman öğretmen veya başöğretmen unvanından ise uzman öğretmen/başöğretmen sertifikasının düzenlendiği tarihten itibaren yararlanılacak. Uzman öğretmen veya başöğretmen unvanını kazandıktan sonra alan değiştiren ya da ilgili düzenlemelerle alanı kaldırılan veya alanının adı değiştirilen öğretmenler, kazandıkları unvanları kullanmaya devam edecek.
Uzman öğretmen veya başöğretmen unvanı alanlara her unvan için ayrı ayrı olmak üzere bir derece verilecek. Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası almış olanlar, cezaları özlük dosyasından silindikten sonra uzman öğretmen veya başöğretmen unvanı için başvuruda bulunabilecek. Öğretmenlik mesleği kariyer basamaklarında ilerlemeye ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenecek.
EK GÖSTERGE VE TAZMİNATLAR
Kanunda hüküm bulunmayan hallerde, İlköğretim ve Eğitim Kanunu, Devlet Memurları Kanunu, Milli Eğitim Temel Kanunu ile diğer yasaların bu düzenlemeyle çelişmeyen hükümleri uygulanacak.
Devlet Memurları Kanunu'nda yapılan değişiklikle uzman öğretmen ve başöğretmen unvanını haiz olanların, eğitim ve öğretim tazminatında iyileştirmeye gidiliyor. Uzman öğretmenlere ödenen eğitim öğretim tazminatı yüzde 20'den yüzde 60'a, başöğretmenlere ödenen eğitim öğretim tazminatı ise yüzde 40'tan yüzde 120'ye yükseltiliyor.
Birinci dereceli kadroda görev yapan öğretmenlerin ek göstergeleri 3600'e çıkarılıyor. Diğer derecelerde bulunan öğretmenler bakımından da bu artışa göre düzenleme yapılması öngörülüyor. Ek gösterge, ikinci derecede bulunan öğretmenler için 3000, üçüncü derecede bulunanlar için 2200 olarak belirlenirken dördüncü derece için 1600, beşinci derece için 1300, altıncı derece için 1150, yedinci derece için 950, sekizinci derece için 850 olacak. Bu madde, 15 Ocak 2023'te yürürlüğe girecek.
Özel Barınma Hizmeti Veren Kurumlar ve Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin ilgili maddesinde yapılan değişiklikle, sözleşmeli öğretmenlerin can güvenliğine ve sağlık mazeretine bağlı olarak yer değiştirmelerine imkan sağlanması öngörülüyor.
Öğretmenlik ve öğretmenlerin nitelikleri ve seçimiyle ilgili hususlar bu kanunla düzenlendiği için Milli Eğitim Temel Kanunu'nun ilgili maddeleri yürürlükten kaldırılıyor.
Yayımlandığı tarihte uzman öğretmen ve başöğretmen unvanını haiz olanlar bu düzenlemeden yararlanacak.
Öğretmenlik Meslek Kanunu, öğretmenlerimiz başta olmak üzere tüm eğitim camiamıza hayırlı olsun. pic.twitter.com/oVR40UDNrk
— Millî Eğitim Bakanlığı (@tcmeb) February 3, 2022
BAKAN ÖZER'DEN "ÖĞRETMENLİK MESLEK KANUNU PAYLAŞIMI"
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Meclis Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaşan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun eğitim alanında tarihi bir adım olduğunu belirterek, öğretmenler başta olmak üzere tüm eğitim camiasına hayırlı olmasını diledi.
Milli Eğitim Bakanlığının Twitter hesabından yapılan paylaşımda, Bakan Özer'in Öğretmenlik Meslek Kanunu'na ilişkin mesajı yer aldı.
Özer mesajında, Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun eğitim alanında tarihi bir adım olduğunu vurgulayarak, "Öğretmenlerimiz başta olmak üzere tüm eğitim camiamıza hayırlı olsun. Bu tarihi adıma öncülük eden Sayın Cumhurbaşkanımız ve yüce Meclisimize teşekkür ediyorum." ifadesini kullandı.
GÖRÜŞMELERDEN
Öte yandan teklifin maddeleri üzerine konuşan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, aralarında AK Parti İstanbul Milletvekili Ravza Kavakçı Kan'ın da bulunduğu bazı AK Parti'li milletvekillerin fotoğraflarını göstererek İstanbul Büyükşehir Belediyesinden burs aldıklarını söylemesi, tartışmalara neden oldu.
Ağbaba, "Sayın Kavakçı'nın bu bursu alırken kiminle yarıştığını merak ediyorum. Kimleri geçti, kaç puanla geçti? Almış olduğu burs, burs değil bir servettir. Aldığı para 2 milyon 161 bin 291 liradır." dedi.
Ağbaba'nın iddialarına cevap veren Kan, şöyle konuştu:
"Sayın Ağbaba, 'haram yememiş' diyerek 'yedi' demek istedi. Kimin haram yiyip yemediğini gayet net biliyoruz. Ben çalışıp burs almanın ve burslu olarak doktora yapmanın kanun dışı olduğunu, bir usulsüzlük olduğunu bilmiyordum. Usulsüzlük bunun neresinde, onu da bilmiyorum. Günlerdir sosyal medyada, aylardır farklı yerlerde bağırıyorlar. Usulsüzlüğü göstersinler, usulsüzlük yok. İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 1994 yılında Akıllı Bilet Projesi'nde bir mühendis olarak çalıştım. Büyükşehir Belediyesi burslu olarak yurt dışına göndermek istediğini mail ile duyurduğunda bütün çalışanlar gibi ben de başvurdum, kabulümü aldım. Eksik kalan mecburi hizmetimi de milletvekilliğim bittiği gün gidip tamamlayacağım. Bunun neresi usulsüzlük? 'Haram yedi' diyemezsiniz. Ben İstanbul Büyükşehir Belediyesine 1994'te düz mühendis kadrosunda çalıştım. Sözleşmeli mühendis kadrosundan başka idari bir sıfatı olmayan bir insan, kendisini belirli yerlere zorla gönderemez. Bunu herkes bilir. Bursu alabilmek için öncelikle yurt dışındaki üniversitelerden kabul almanız gerekiyor. Dünyadaki ve Türkiye'deki üniversiteler böyle. ABD'de iki ayrı üniversiteden kabul aldım. Sonra da yabancı dil imtihanına girmem gerekiyordu, onları yaptım sonra da 4 üzerinden 4 ortalamasıyla eğitimimi tamamladım."
Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun kabul edilmesinden sonra Türkiye Cumhuriyeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında Müttefiklik İlişkileri Hakkında Şuşa Beyannamesi'nin Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi görüşmelerine geçildi.
-
Leyla 2 yıl önce Şikayet EtSoruyorum size harbiden vicdanen doģru cevap yazin lütfen, Bu zamanin şartlarinda bir ögretmenin 9800 TL gibi basit rakamlar kazanmasi doģrumu.Beğen Toplam 12 beğeni
-
Adem kurt 2 yıl önce Şikayet EtÇok haklisiniz Hocam, avrupada ögretmen maaslari 5000 yurodan başliyor, Bizim neyimiz eksik avrupalilardan'da onlarin aldigi ücretin 15 misli eksiğini aliyor bizim degerki ögretmenlerimizBeğen Toplam 6 beğeni
-
misafir 2 yıl önce Şikayet EtMemurların maaşlarından, işçiler gibi tüm gelirlerinden sgk kesintisi yapmadığınız müddetçe memur düşük emekli aylığı almaya mecbur kalır ve maalesef işte böyle 3600 ek göstergeyi benim gibi beklemek zorunda kalır. Şimdi çalışırken aldığımız 8 bin küsur maaş emekliye ayrılınca 5 bin liraya düşünce kusura bakılmasın da herhalde kolayca bırakıp emekli olamaz. 3600 ek gösterge bir nebze nefes aldıracaktır. Onun için bu işin köklü çözümü 1 nci dereceye inen tüm memurlara 3600 ek göstergenin verilmesidir.Beğen
-
meraci83 2 yıl önce Şikayet EtEh! Artık önüne gelen profesör olduğu gibi şimdi de önüne gelen baş öğretmen olacak. Yani yüksek maaşlara, imkanlara tahvil etme yöntemi olsa gerek. Ne güzel (!)Beğen
-
ishak BAYRAKTAR 2 yıl önce Şikayet Etöğretmenlik mesleğini sınıflara ayıran meslek kanunu. bu ayırım ne için yapılmış anlayamadım ve yanlış buluyorum.Beğen
-
insan 2 yıl önce Şikayet Etuzman öğretmen ve başöğretmen olmak için öğretmenlerin sınava tabi tutulması fikri üzerinde tekrar düşünülmelidir.Beğen